Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

32 bin sayfalık gerekçeli kararın ayrıntıları! 'Yapılan çağrı tehdit içerikli'

Kobani davası gerekçeli kararında, HDP genel merkezinden 'Taleplerimiz nettir' kelimeleri ile başlayan çağrının, şartların kabul edilmesine yönelik tehdit içerdiği belirtildi. Ayrıca HDP MYK’sı tarafından barışçıl açıklama yapılması mümkün iken, tam aksine hareket edildiği kaydedildi.

32 bin sayfalık gerekçeli kararın ayrıntıları! 'Yapılan çağrı tehdit içerikli'
AYDINLIK / ANKARA

Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'teki eylemlere ilişkin aralarında terör örgütü PKK elebaşılarının yanı sıra eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 108 sanığın yargılandığı davada karar 16 Mayıs 2024 tarihinde açıklanmıştı. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan 32 bin 630 sayfalık gerekçeli karar da önceki günlerde taraflara tebliğ edildi. Gerekçeli kararda, terör örgütü tarafından, HDP MYK çağrısından önce ayaklanma yönünde yapılan çağrıların ve talimatların yeterince karşılık bulmadığı kaydedildi. Bunun üzerine örgütün, Türkiye'de siyasi faaliyette bulunmak üzere legal olarak kurulmuş HDP’den çağrı yapmasını istediği, bu şekilde, halkın da terör eylemlerine kanalize edilmesi için partiyi araç olarak gördüğü kaydedildi.

'HALKI TAHRİK ETTİLER'

HDP parti yönetiminde yer alan sanıklar 6 Ekim 2014 tarihinde HDP MYK toplantısında, terör örgütünün çağrılarına paralel ve aynı mahiyette çağrılar yaptığı belirtilen gerekçeli kararda şöyle denildi:

"HDP MYK’sı tarafından alınan karar doğrultusunda parti sosyal medya hesabı üzerinden 6/7 Ekim 2014 tarihlerinde halka eylem çağrısı yapma ve Türkiye'den kabul edilmesini istedikleri şartlar ileri sürme içerikli paylaşımlar yaptıkları tespit edilmiştir. Sanıkların, aldıkları karar doğrultusunda herkese açık, erişim sağlanabilen sosyal medya hesabı üzerinden, alenen kanuna aykırı gösteri için halkı sokağa çağırmışlar ve tahrik etmişlerdir. Tahrikin maksadı, terör örgütünün başlattığı süreci, daha fazla örgütlenme ve katılım ile büyüterek, kamu düzeni, güvenliği ve barışın bozulduğu bir ortama dönüştürmektir."

'BARIŞÇIL AÇIKLAMA YAPMAK MÜMKÜNDÜ'

Sanıkların kendilerinin çağrı yapmalarından önce de bir kısım olayların meydana geldiğini belirttikleri aktarılan gerekçeli kararda şu ifadelere yer verildi:

"Dolayısıyla sanıklar eylemlerin yapıldığını bilmektedirler. HDP MYK'sı olarak karar alıp müzahir kesimi sokağa dökmek için çağrı yapma fiilinin sanıklar tarafından bilerek ve isteyerek gerçekleştirildiği ve başkalarının bundan etkilenebileceğini bildikleri ve olaylardan haberdar oldukları halde, böyle bir çağrı ile örgütün amaçlarıyla örtüşen bir kaos ortamı yaratmak için kitleleri sokağa dökmeyi amaçladıkları anlaşılmaktadır. Olayın meydana geldiği tarih nazara alındığında HDP MYK’sı tarafından başkalarının zarar görmesini engelleyecek şekilde, dikkat çekmek ve parti adına kamuoyu oluşturmak için demokratik ve barışçıl bir açıklama yapması mümkün iken, tam aksine hareket edildiği görülmektedir."

'ŞART İLERİ SÜRÜLDÜ'

Mahkeme gerekçeli kararında ayrıca şu tespitler yer aldı:

"HDP genel merkezinden yapılan çağrılardan 'Taleplerimiz nettir' kelimeleri ile başlayan çağrı, kaos ortamı oluşturulduktan sonra terör olaylarının son bulması için şartların kabul edilmesine yönelik tehdidi içermektedir. Çağrıda devamla, bu şartlar; 'Türkiye topraklarından IŞID'e sağlanan her türlü desteğin derhal kesilmesi', 'Rojava'nın kanton yönetimleri statüsünün tanınması', 'Öz savunma dahil Kobane halkının bütün ihtiyaçlarının sağlanması için Türkiye'den bir koridor' ve 'Türkiye topraklarından IŞID'e sağlanan her türlü desteğin derhal kesilmesi' şeklinde yer almaktadır.

Söz konusu taleplerde, yine terör örgütün propaganda argümanı Türkiye'nin IŞİD’e destek verdiği kara propagandasına başvurularak, terör örgütünün Suriye'deki yapılanmasının siyasal olarak tanınması şartı ileri sürülmüştür.”

Kobani davası HDP