Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul 17°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur

Azerbaycan, Ermenistan ve ABD arasında Beyaz Saray’da gerçekleştirilen görüşmelerden ‘Trump Yolu’ çıktı. Anlaşmaya göre ABD önceleri Zengezur koridoru olarak bilinen güzergah üzerinde 99 yıla kadar işletme ve yönetim hakkına sahip olacak. Yaşanan gelişmeleri uzmanlar Aydınlık Avrupa’ya değerlendirdi

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur
YASİN OKYAY

Azerbaycan, Ermenistan ve ABD arasında yapılan son anlaşmaya göre Zengezur Koridoru olarak bilinen koridor artık ‘Trump yolu’na dönüştü. Bu koridor Azerbaycan’a bağlı, Türkiye ile de sınırı bulunan Nahçivan bölgesinden çıkıp Ermenistan’ın güneyindeki Zengezur üzerinden geçerek Bakü’ye bağlanıyor. Koridor üzerinde 99 yıllık kontrol sahibi olacağı söylenen ABD’nin ise bölge üzerindeki etkisinin artacağı bekleniyor.

Gelişmeleri Aydınlık Avrupa’ya değerlendiren Vatan Partisi Rusya Temsilcisi Doç. Dr. Mehmet Perinçek, ABD’nin bölgedeki planlarının başarısızlığa mahkum olacağı görüşünde. ABD’nin koridor üzerindeki fiili kontrol planını tersine çevirmek için bölge ülkelerine görev düştüğüne dikkat çeken Perinçek, “Bölge ülkeleri ABD'nin bu inisiyatifini tersine çevirecek hamleler yapmalıdır. Bunun en önemli aracı 3+3 Güney Kafkasya platformudur. Bölge ülkeleri kendi sorunlarını kendi inisiyatifleriyle ele aldıkları zaman çözebileceklerini göstermişlerdir.” dedi. Perinçek şunları ifade etti:

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur - Resim : 1
Mehmet Perinçek

‘TRUMP YOLU ÜZERİNDEN TÜM AVRASYA’YI KUŞATMA PLANI’

“Bu proje Zengezur Koridoru olarak adlandırılmamaktadır. ‘Trump Yolu’ ismi verilmiştir. Bu da zaten artık bu projenin bölgesel bir inisiyatif olmadığını, bunun bir Atlantik-Amerikan projesi olduğunu, Amerika’nın çıkarlarına göre belirlenen bir proje olduğunu net bir şekilde göstermektedir. ABD Trump Yolu üzerinden, Rusya'yı İran'ı aslında tüm Avrasya ülkelerini kuşatacak bir hedef izlemektedir. ABD, Rusya'ya Ukrayna konusunda kendi şartlarını dayatmak için de Güney Kafkasya üzerinden Rusya'yı kuşatmayı sürdürmek istemektedir. İran'ı aynı şekilde kuşatmaktadır. Çin'e baktığımızda Çin'in Bir Kuşak, Bir Yol projesi orta kuşağı kesmektedir. Çin'e karşı bir avantaj elde etme hedefindedir. Aynı şekilde Hindistan da burada hedeftir. Hindistan ile Amerika ilişkileri son dönemde iyice gerildi, Hindistan’a karşı uygulanan yeni gümrük tarifeleri var. Sadece bu ülkeler değil. Aynı şekilde Azerbaycan, Türkiye de hedeftedir. Nasıl ABD, Suriye, Doğu Akdeniz, Ege, Trakya üzerinden Türkiye'yi kuşatıyorsa, bu da Türkiye’yi kuşatma projesinin yeni bir halkasıdır. Dolayısıyla bu proje tamamen bölgesel bir inisiyatif olmaktan çıkıp ABD'nin bölge ülkelerine ve tüm Avrasya karşı bir üssü görevi görecek bir projeye dönüşmüştür.”

‘TÜRKİYE VE AZERBAYCAN’I YALNIZLAŞTIRMA PROJESİ’

“ABD, Türkiye'yi ve Azerbaycan'ı bu proje içerisine sokarak Türkiye'yi gerçek müttefikleriyle kavgalı ve çatışmalı hale getirmektedir. Türkiye-Rusya, Türkiye-İran, Azerbaycan-Rusya, Azerbaycan-İran-Çin ilişkilerini bozmaktadır. Bu da Türkiye'yi ve Azerbaycan'ı yalnızlaştırıp daha sonra bu ülkeleri kolay lokma haline getirmek için de bu proje kullanılmaktadır. Dolayısıyla bu proje üzerinden hem Türkiye ve Azerbaycan'ın kendisi kuşatılmakta hem de yalnızlaştırılarak kolay bir hedef haline de getirilmektedir. Bu anlamda da proje Türkiye karşıtıdır.”

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur - Resim : 2

‘TRUMP YOLU; ABD’NİN ÇIKARLARINA, İSRAİL’İN ÇIKARLARINA ÇIKAR’

“Ayrıca bu bir paket programdır. Türkiye'nin önüne sadece Güney Kafkasya’daki bu Trump Yolu projesi koyulmamış, bunun ikiz kardeşi olarak Türkiye'nin himayesinde Kürdistan projesi de ileri sürülmektedir. Bu ikisi de Türkiye açısından büyük bir tuzaktır. Cazip gösterilse de ekonomik açıdan Türkiye'nin çeşitli faydaları elde edeceği, Türk dünyasıyla birleşeceği gibi gerçek dışı bazı sonuçları doğuracağı ifade edilse de, aslında Türkiye bir tuzağa çekilmektedir. Bu Türkiye'nin Türk dünyasıyla birleşmesi değildir. Trump Yolu, Türk dünyasıyla Avrasya ile birleşmeye değil, ABD'nin çıkarlarına, İsrail'in çıkarlarına çıkar. Bu projede ancak ve ancak ABD'nin Suriye'deki, Doğu Akdeniz’deki, Ege'deki başarılarıyla birlikte hayata geçebilecek bir projedir. O bakımdan da bu projeyi kabul ettiğiniz zaman ABD'nin Doğu Akdeniz’deki, Suriye'deki, Ege'deki, Karadeniz’deki, Doğu Avrupa'daki, Orta Asya’daki planlarına da aslında ‘evet’ demiş oluyorsunuz. Çünkü ABD'nin o bölgelerdeki başarısı bu projenin hayata geçmesinde rol oynayacaktır. Bu projenin içinde yer alarak Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlamak da Suriye'de Türkiye'nin çıkarlarını savunmak ve İsrail'i durdurmak da yine mümkün olmayacaktır. ABD, Güney Kafkasya'da bir güç elde ederek Suriye'nin bölünmesi, İsrail'in oradaki genişleme ve saldırgan tutumlarının meşrulaştırılması konusunda avantajlar elde edecektir.”

‘ABD GÜNEY KAFKASYA’DA KAYBETTİĞİ İNİSİYATİFİ GERİ ALMA PEŞİNDE’

“ ABD, Güney Kafkasya'da Azerbeycan’ın Karabağ Zaferinden sonra ciddi bir inisiyatif kaybına uğramıştı. Ankara-Moskova-Bakü ekseni hem Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü sağlanmasında hem de bölgeye dış müdahalenin engellenmesinde önemli rol oynamıştı. Orada Minsk grubu fiilen tasfiye edilmişti. ABD'nin, Fransa'nın elindeki bölgeye müdahale edecek araçlar ortadan kalkmıştı. Bizzat Ermenistan'ın kendisi işbirliği noktasına getirilmişti. 3+3 Platformuna dahil edilmişti. ABD, Gürcistan üzerindeki etkisini de kaybetmeye başlamıştı. Gürcistan o kadar turuncu devrimlere Soros faaliyetlerine rağmen tekrardan kendi milli çıkarlarına sarılan bir çizgi izlemeye başladı. Bununla birlikte İran'a, İsrail bölgede diş geçiremedi ve bu tabii ABD'nin bölgeden dışlanmasına ABD planlarının da aslında suya düşmesine neden oldu. 3+3 Platformu, bölge inisiyatifinin güçlenmesine katkı sağlamış ve bölge ülkelerinin kendi kaderlerini belirlemesine imkan tanımıştı. Şimdi ABD bu hamlesiyle kaybettiği inisiyatifi geri almak istiyor.

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur - Resim : 3

‘ABD’NİN İRAN PLANI’

“İran’ın bu proje ile birlikte Rusya ile bağı kesiliyor. Dibine bir Amerikan gücü girmiş oluyor. Aynı şekilde hem Kuzey-Güney hem Doğu-Batı ekseni bu proje ile kesilmiş oluyor. İran hem ticaret yolları açısından, hem diğer ülkelerle iletişimi açısından bir zorluğa giriyor. Ki bunu aslında ABD Suriye politikalarıyla, Hizbullah'ın tasfiyesi üzerinden de yapmaktadır. Bu da ikinci boyutudur. ABD-İsrail ikilisi hem direniş eksenini kesmeye çalışmaktadır, hem de bu proje üzerinden İran'ın Rusya ile Karadenizle, diğer bölgelerle ilişkisini kesmekte ve kuşatmaktadır. Baş hedeflerden bir tanesinin de İran olduğu açıktır. Bunun öncesinde Zengezur Koridoru daha Trump Köprüsüne dönüşmeden bir yerel projeyken İran'ın tabi o dönemde de endişeleri vardı. Fakat bu endişelerin, bölge inisiyatifi ile giderilmesi mümkündü ve hatta İran Cumhurbaşkanı Reisi hayatını kaybetmeden hemen önce de İran'la bu konuda çeşitli uzlaşılara varılıyordu. Bölgeyi kalkındıracak, bölge barışı ve refahına hizmet edecek bir proje haline dönüşüyordu.”

‘TÜRKİYE AMERİKAN PROJELERİNE KARŞI NET BİR TUTUM ALMAK ZORUNDA’

“Türkiye ve Rusya ne yapmalı? Bölge ülkeleri ABD'nin bu inisiyatifini tersine çevirecek hamleler yapmalı. Bunun en önemli aracı 3+3 Güney Kafkasya platformudur. Bölge ülkeleri kendi sorunlarını kendi inisiyatifleriyle ele aldıkları zaman çözebileceklerini göstermişlerdir. Şimdi bu çerçevede işbirliği yapacak bir ortam oluşturmalıdır. Bunun aracı da 3+3 Platformudur. 3+3 Platformunun harekete geçirilmesi için Türkiye’ye sorumluluk düşmektedir. Çünkü bu projeye Türkiye'nin bizzat olur verdiği görülmektedir. Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamalarla bu desteği gösterdiler. Türkiye Amerikan projelerine karşı net bir tutum almak zorundadır. Suriye’de, Güney Kafkasya'da, Doğu Akdeniz’de, KKTC’de, -KKTC'yi, tanıtacak- inisiyatifler geliştirilmelidir. Ancak, bütüncül bir dış politika izlemedikçe ve bu projelerin içinde yer almaktan vazgeçmedikçe, Türkiye açısından olumlu sonuçlar beklemek mümkün değildir.

Türkiye, bu adımları attıktan ve ilgili projelerden çekildikten sonra, Rusya, İran, Çin, Hindistan, Pakistan ve Türk Cumhuriyetleri ile işbirliği yaparak gerçek anlamda bir Zengezur Koridoru'nun açılması için inisiyatif geliştirecektir. Bu, bölgesel bir gerekliliktir ve doğru olan yoldur. Üstelik, bunu başaracak siyasi irade ve bölgesel güç de mevcuttur."

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur - Resim : 4

‘ABD’NİN BU PROJEYİ HAYATA GEÇİRMESİ MÜMKÜN DEĞİL’

“Bu proje başarısızlığa mahkumdur. Rusya, Çin, İran gibi büyük güçlerin karşısında olduğu, Türkiye'nin, Azerbaycan’ın çıkarlarına karşı olan bir projenin; ABD'nin Atlantik ötesinden gelerek hayata geçirmesi mümkün değildir. Bu bakımdan başarısızlığa mahkumdur. Dolar saltanatının yıkıldığı ABD'nin projelerinin tüm dünyada başarısızlığa uğradığı bir süreçte başarı şansı yoktur. Fakat bu projenin peşinden sürüklenmek Türkiye'yi yalnızlaştıracaktır. Güney Kafkasya'da başka sorunlar doğuracaktır. Başarısızlığa mahkum olmakla birlikte ciddiye alınıp mücadele edilmesi gereken bir projedir.

ABD, KAFKASYA’DA YENİ BİR HEGEMONYA PEŞİNDE

Kafkasya’nın ve Zengezur Koridoru’nun tarihsel önemi nedir? Zengezur Koridoru’nun Trump Yolu’na dönüşmesi ne gibi riskler taşıyor? Merak edilenleri Hacettepe Üniversitesi Uluslararası Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Erdem İlker Mutlu yanıtladı. Mutlu “Koridora Amerikan işletmesinin gelmesi Türkiye ve İran açısından tedirgin edicidir. Koridorun işleyişinin Amerikan şirketlerine bırakılması, güvenlik geçiş rejimi, kontrolün ABD de olması Amerikaya yeni bir hegemonya sahası oluşturacaktır.” ifadelerini kullandı. Mutlu şunları ifade etti:

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol planı: Trump Yolu projesi başarısızlığa mahkûmdur - Resim : 5
Erdem İlker Mutlu

‘KAFKASYA’NIN ÖNEMİ’

“Kafkasya'daki jeopolitik oyun Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş döneminden beri tarihsel ve bizim için varoluşsal bir önem taşır. Bundan dolayıdır ki Atatürk Cumhuriyetin ilk yıllarında ivedilikle Kafkasların İngiliz etkisinden arınması için Sovyetlerle işbirliği yapmış, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan'dan oluşan Kafkas Seddi’ni bağımsız, Batı etkisinden uzak ulusal yönetimlerin eline bırakmışlardır.

Bundan dolayıdır ki Zengezur Koridoru’nun bugünkü önemi aslında Cumhuriyetin kuruluş yıllarındaki ulusal güvenlik modelimiz açısından düşünülmelidir.”

‘TÜRKİYE, BATI EMPERYALİZMİNİN VEKALET SAVAŞÇILARI İLE KUŞATILMIŞTIR’

“Günümüzde geldiğimiz noktada maalesef Türkiye Cumhuriyeti Batı ve Güneyden bir kuşatma altındadır. Yunanistan'ın adeta kurulduğu yüzyıldan itibaren Türkiye ile bir vekalet savaşı yürütme misyonuna Türkiye'nin Güney sınırındaki Suriye ve Irak’taki etnik grupların Batı emperyalizminin vekalet savaşçısı olarak ortaya çıkmış olması eklenmiştir. Bunun anlamı şudur: Türkiye, Batı emperyalizminin vekalet savaşçıları ile kuşatılmıştır. Dedeagaç’tan Ege Adalarına, oradan Kıbrıs'a, Kuzey Suriye ve Kuzey Irak'a kadar birçok yerde artık vekalet savaşçılarını açıkça destekleyen Amerikan üsleri de bulunmaktadır.

Diğer bir deyişle 1945'ten sonra yeni kurulan dünyada müttefik olarak seçtiğimiz NATO-ABD bu vekil savaşçıları desteklediler ve milli varlığımız büyük tehdit altına girdi.Nihayetinde Türkiye güçlendi ve bu süreçten sıyrılıp kendi savunma stratejisini oluşturacağı dönemde beceriksiz stratejik derinlik anlayışı yüzünden Suriye merkezli ciddi bir tehditle karşı karşıya kalmış, Türkiyenin etrafındaki kuşatma artmıştır. Bu süreçte Türkiye özellikle Türk Devletleri Teşkilatı, Rusya ve Çin ile ilişkilerini geliştirmiştir. Ne var ki bu Batı emperyalizmi bu süreci de baltalamayı başarmış, Suriye’de Baas Partisi ve Esad'ın devrilmesinde aldığı rol nedeniyle Rusya ile ilişkileri kopma noktasına gelmiştir.

Bugün Azerbaycan- Ermenistan ateşkes görüşmelerini barış anlaşmasına çevirecegini söyleyen Trump yönetimi ile bu iki devletin bir araya gelmesi, özellikle Rusya ile limoni bir dönem geçiren Azerbaycan’ın doğrudan Amerika’yı Zengezur Koridoru’nun koruyucusu olarak seçmesi düş kırıklığı yaratmıştır. Bu davranış da en az Güney Kıbrıs Rum kesimine diplomatik temsilcilik açmak kadar olumsuz bir davranıştır.”

‘ANTİ EMPERYALİST CEPHE ALARMDA’

“Türkiye’nin olmadığı bir masada zaten Azerbaycan tarafını savunacak kimse kalmayacağı düşüncesi bir yana koridora Amerikan işletmesinin gelmesi Türkiye ve İran açısından tedirgin edicidir. Koridorun işleyişinin Amerikan şirketlerine bırakılması, güvenlik geçiş rejimi, kontrolün ABD de olması Amerikaya yeni bir hegemonya sahası oluşturacaktır. Bu güç hem bize karşı masada bir avantaj verecek hem de bu bölgede asker bulundurması veya üs kurması Türkiyenin Batı ve Güney’den kuşatılmasına bir de Kuzey Doğu’yu ekleyecektir. Bu nedenledir ki bu bölgede tüm ilgili devletlerin olmadığı bir antlaşma maalesef bir güvenlik tehdidi dayatmasına dönecek ve barışı tehdit eder hale gelecektir. Bundan dolayıdır ki bu antlaşma jeostratejik olarak Türkiye ve İran'ı ve bu devletlerin güvenliğini önemseyen anti-emperyalist cepheyi alarma geçirmiştir.

Azerbaycan Ermenistan ABD Zengezur Koridoru