07 Mayıs 2024 Salı
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Alerjik hastalıklarda ilk basamak besin alerjisi

Alerjide genetik etkenler en başta geliyor. Çocuk Sağlığı Hastalıkları ve Çocuk Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, alejik yürüyüşte ilk adımın besin alerjisi olduğunu söyledi.

Alerjik hastalıklarda ilk basamak besin alerjisi
A+ A-

Besin alerjisi, alerji gelişiminde ilk basamak. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Sağlığı Hastalıkları ve Çocuk Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Anne ya da babada sadece besin alerjisi değil, atopik dermatit, astım, alerjik nezle ya da başka bir alerjik hastalığın olması da çocukta besin alerjisi ortaya çıkmasında etkilidir.  Çocuklarda alerjik hastalıklar besin alerjisi şeklinde ortaya çıkar.” dedi.

ANNE BABADA VARSA ÇOCUKTA YÜZDE 60 GÖRÜLÜYOR

Genetiğin etken, alerjik hastalıklarda en başta gelen neden…  Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, çocukluk çağı alerjisinin nedenlerini anlattı: “Anne ve babanın her ikisinde birden alerjik hastalık varsa çocukta hastalığın çıkma olasılığı yüzde 60'a çıkıyor. Eğer ebeveynlerden birinde alerji varsa bu durumda oran yüzde 40 civarında seyrediyor. Çevre şartları da alerjik hastalıkların artmasında önemli rol oynuyor. Deterjanlar, çözücüler ve kimyasallar yaşamımıza çok fazla girdi. Bulaşık, çamaşır makinelerinde ya da yüzey temizliğinde kullandığımız deterjanların kalıntılarını hem soluyoruz hem de yutuyoruz ya da cildimizle temas ettiriyoruz. Bunlar deri epitel bariyerlerini eritiyor ve bozuyor. Sezaryenle doğum yapmak, antibiyotik kullanmak gibi nedenlerden dolayı bizim için yararlı bakteriler olması gereken yerde çoğalamıyor. Sonuç olarak, bu noktalarda zararlı mikroorganizmalar kendilerine yer buluyor. Buna bağlı olarak bariyerin bozulması ve buradaki alerjenlerin daha kolay vücuda taşınmasına neden olur. Nanoplastiklerin hayatımızda çok fazla yer bulmaya başlaması da besin alerjilerinin artmasına neden olan çevresel faktörlerden biri.”

Alerjik hastalıklarda ilk basamak besin alerjisi - Resim : 1

GEBELİKTE BESLENME

Gebelik döneminde beslenmenin çocuklarda alerjiyle ilişkisi üzerine çalışmalar yeni yeni yapılmaya başlandı. Sarıçoban,  “Kesin olmamakla birlikte; gebelik döneminde probiyotiklerden zengin beslenme, kimyasallardan uzak durmanın doğacak çocuklarda besin alerjisi görülme riskini azalttığına dair umut verici çalışmalar var. Elbette bunların kanıt düzeyleri ve çalışmalar arttıkça çok daha net veriler sunmak mümkün olabilecek.” ifadelerini kullandı.

Alerjik reaksiyonların; hazımsızlık, karın şişliği, ishal, açıklanamayan kabızlık, dışkıda kan, mukus gibi bağırsak belirtileriyle ortaya çıkabileceğine dikkati çeken Sarıçoban belirtilerle ilgili de şunları söyledi: “Deride döküntü kaşıntı ile ani ortaya çıkabilen kurdeşen şeklinde kaşıntılar, deride şişlik, gözlerde şişlik görülebilir. Aniden ortaya çıkabilen besin alerjilerinde solunum yollarında daralma ve şişmesine bağlı öksürme, nefes darlığı, konuşamama, hırıltılı solunum, tansiyonun düşmesi, bayılır gibi olma, bayılma, çarpıntının olması, ritim bozukluğu, baş ağrısı, huzursuzluk gibi şikayetler görülebilmektedir. Bunun yanında daha yavaş ortaya çıkabilen atopik dermatit ve buna bağlı deride kaşıntı ve döküntü ortaya çıkabilir.”


RİSKLİ BESİNLERDEN UZAK DURULMALI

Anaflaksi; ani gelişen, şiddetli ve tüm vücudun aynı anda tepki vermesine neden olan hayati risk taşıyan alerji durumu anlamına geliyor. Alerjide belirli şikayetlerin tekrar etmesi durumunda hekime başvurulması gerektiğini belirten Sarıçoban, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şikayetlerin ağırlığı çok yüksekse nefes darlıkları, bayılma, vücutta şişme, anaflaksi geçirme, çocuklarda aşırı huzursuzluk, yoğun kusma, kilo alamama durumunda hekime başvurulmalı. Anaflaksi oluşmaması için özellikle riskli besinlerin kesinlikle tüketilmemesi gerekiyor. Bunu sağlayabilmek için de alınan tüm ürünlerin içerikleri mutlaka okunmalı, gidilen restoranlarda sipariş verilen yemeklerin içerikleri mutlaka sorgulanmalı. Anaflaksi geçirmemek için çok uyanık olmalı. Bu nedenle sadece anne baba değil, çocukla ilgilenen bakıcılar, öğretmenler, anneanne, dede gibi yakınlar, sınıf arkadaşları bilgilendirilmeli. Çünkü anaflakside her şey birdenbire ve kısa sürede gerçekleşiyor. Bu ciddi duruma karşı hem çok uyanık olmalı hem de hızla hareket edilmeli. Dolayısıyla çocuk bir besin aldıktan sonra aniden tansiyonu düşüp bayılıyorsa bu bir anaflaksidir, nefesi daralıyorsa anaflaksi yaşıyordur, bu tek başına anaflaksidir. Sadece döküntü tek başına değerlendirilmez. Beraberinde kusma, ishal, baş ağrısı, huzursuzluk ya da ani gelişen bir kalp çarpıntısı gibi belirti varsa yine çocuğun anaflaksi geçirdiğini gösterir."


SÜT ALERJİSİ GEÇEBİLİR

Alerjik hastalıklarda ilk basamak besin alerjisi - Resim : 2

Sarıçoban, inek sütü protein alerjilerinin 3 yaş civarında, yumurta alerjilerinin 5 yaşına kadarki dönemde yüzde 80-90'ının düzeldiğini belirterek şunları söyledi: "Buğday alerjisi biraz daha az olmakla birlikte çoğunlukla düzelir. Sebze ve meyve alerjileri de yine düzelme eğilimindedir. Özellikle pişirmek gibi işlemlerle daha tolere edilebilir hale gelebilir. Ancak kuru yemiş ve deniz ürünleri alerjileri yüzde 90 oranında düzelmemeye eğilim gösterirler. Daha geç ortaya çıkar ve kalıcıdır."

Son Dakika Haberleri alerji hastalıklar besin alerjisi hülya ercan sarıçoban genetik etkenler gebelik