08 Aralık 2024 Pazar
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar

Moskova’dan yola çıkarak 14 saatlik yolculuğun sonunda eski sınırı geçip gece yarısı Donetsk Halk Cumhuriyeti'ne vardık... Çok özel bir birliği ziyaret edeceğiz: Ukrayna ordusunda savaşırken Rus tarafına geçen gönüllülerin taburu Maksim Krivonos... Kendimizi bir anda mermilerin ortasında buluyoruz

Aydınlık Donbass cephesinde! Ukrayna ordusundan Rus saflarına geçen gönüllü taburu... Donbass cephesinde neler yaşanıyor? Rus askerlerinin morali nasıl?

Moskova merkezli kar amacı gütmeyen bir kurum olan Kültür Gönüllüleri'nin davetlisi olarak 2014'ten beri savaşın sürdüğü Donbass'taydık. 1-4 Ekim tarihleri arasında düzenlenen ve çok özel olduğu kadar eşsiz bir tecrübe de sunan basın turuna Ulusal Kanal Dış Haberler Şefi Kıvanç Özdal'ın yanı sıra Amerikalı, Alman, İtalyan ve Kamerunlu gazeteci ve akademisyenler de katıldı.

Kültür Gönüllüleri bu turları, 2014'ten beri Donbass'ta yaşananların pek de Batı basınında yansıtıldığı gibi olmadığını yabancı gazeteciler kendi gözleriyle görsün, kendi kulaklarıyla duysun diye beş yıldır düzenliyor.

Ekibimize rehberlik eden Rus dostlarımız merkezimizi, 2014'teki referandumla Ukrayna'dan ayrılan ve 2022'de Rus Federasyonu'na bağlanan Donetsk Halk Cumhuriyeti (DHC) olarak belirledi. Varış noktamız savaşın izlerini taşısa da hayatın normal akışına döndüğü fakat hala arada sırada bombalanan Donetsk kentiydi. Bu tehlikeli bölgede bulunduğumuz süre boyunca organizasyonun kabiliyetleri sayesinde kolay kolay girilemeyecek askeri bölgelerde bulunduk.

DHC Lideri Denis Puşilin tarafından kabul edildik, kendisine sorular sorduk. Kiev rejiminin yarattığı yıkımla Rusya'nın bölgeyi kısa bir süre içinde nasıl ıslah ettiğini gördük. Sıradan insanlar ve yetkililerden “Ukro-Naziler”in uyguladığı zulmü dinledik. Yazı dizimizde dopdolu geçen dört gün boyunca edindiğimiz bilgileri, yaptığımız gözlemleri aktaracağız.

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar - Resim : 1
Kıvanç Özdal ve Yiğit Saner zırhlıda.

ZİFİRİ KARANLIKTA YOLCULUK

Macera dolu yolculuğumuz 30 Eylül'de başladı. Bu, DHC'nin Rus Federasyonu'na bağlanmasının yıl dönümü olduğu için oldukça özel bir tarih. Fakat Moskova'dan karayoluyla Donetsk'e ulaşmak 14 saatten fazla sürdüğünden geçit töreninde yer alamadık. Ertesi gün Kiev rejiminin bu sembolik günde Donetsk'e saldırdığını öğrendik. Biz yoldayken 25 yaşında bir genç yaşamını kaybetmiş, sekiz kişi yaralanmıştı.

Otobüsümüz Donbass'a girdiğinde, bir eskort da bize katıldı. Ana yolu terk edip ufak yerleşimlerin arasından geçerek zifiri karanlıkta ilerledik. Aracımız birkaç noktada durduruldu ancak herhangi bir pasaport kontrolü yapılmadı. Engebeli kasaba yollarından geçerken askeri araçları hep daha sık görmeye başlıyoruz. Potansiyel olarak tehlikeli noktalardayız.

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar - Resim : 2
Rus tarafına geçen askerler hikayelerini anlatıyor.

OTEL GİRİŞİNDE ÖLÜMCÜL ANI

Gece 12 sularında kente ulaştık. Yorgun argın kalacağımız yere girdiğimizde, Donbass'taki gerçekleri yerinde görerek yazdığı için üniversitedeki işinden olan Alman gazetecilerden biri önceki sene yaşadığı korkutucu deneyimi anlattı. Kaldığımız yerin girişine roket isabet etmiş, yaralananlardan biri daha sonra yaşamını yitirmişti.

Ekipteki iki Alman da ülkelerinde gördükleri baskı nedeniyle asla fotoğraf veya videolarda gözükmek istemedi. Haberlerimizde isimlerinin kullanılmamasını rica etti. Uykuya dalmadan önce kulaklarımız dışarıdan gelebilecek patlama ya da siren seslerine odaklandı fakat hiçbir şey olmadı, sessizlik içinde uykuya daldık, yarın bizi heyecanlı bir gün bekliyor.

YELEK GİYİLDİ KASKLAR TAKILDI

Sabahın erken saatlerinde köylerin, ayçiçeği tarlalarının arasından geçerek iki saatlik bir yolculuğun sonunda sadece tek bir askeri kulübenin bulunduğu, arkası ormanlık önü ise uçsuz bucaksız boş araziden oluşan bir yere varıyoruz. Ziyaretimiz çok özel bir askeri birliğe: Rus ordusu için savaşan Ukraynalı gönüllülerin taburu Maksim Krivonos.

2023 yılında kurulan birlik, ismini 17. yüzyılda yaşamış Kozak asker ve köylü ayaklanmaları liderlerinden Maksim Krivonos'tan alıyor. Tabur, 2023 Kasım ayında Kiev için savaşan çok sayıda Gürcü paralı askeri esir alarak kendinden söz ettiriyor, sonra da namı yürüyor.

Otobüsten iniyoruz. Bizi yaklaşık iki metre boyunda, yüzü maskeli, kamuflajlı bir dev karşılıyor. Bir zırhlı aracın yanına götürülüyoruz, asker her birimize kurşun geçirmez yelek ve kask veriyor. Hepsini doğru biçimde üzerimize yerleştirmemize yardımcı oluyor.

Güvenlik nedeniyle ufuk çizgisini ve çevredeki binaların fotoğraflarını çekmek yasak. Önceki yıllarda özellikle sosyal medyada paylaşılan bazı görsel ve videolar, karargahların yerinin belirlenmesine ve akabinde vurulmasına neden olmuş. Fakat askerleri görüntüleyebileceğimizi söylüyorlar. Onların da kimi maskeli kimi değil.

Zırhlı araçlara biniyoruz, bizimkini dev asker kullanıyor, vitesin hemen arkasına namlusu yukarı bakan tüfeğini yerleştirmiş. Direksiyon başındayken arkadan fotoğrafını çekiyorum fakat o anda bana doğru dönüp bakınca bunun belki de iyi bir fikir olmadığını düşünerek telefonu cebime koyuyorum. Engebeli yollarda hızla ilerleyen zırhlının çıkardığı toz bulutunun içinde neredeyse önümüzü göremeden poligona varıyoruz.

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar - Resim : 3
Gönüllüler atış talimi yapıyor.

'ÇOK TEHLİKELİ BİR YERDESİNİZ'

Talim alanı çok büyük, çevrede bir sürü asker var, sürekli patlama sesleri duyuluyor: Taramalı tüfekler, roketler, RPG'ler, dronlar, el bombaları. Alışık olmadığımız için ilk dakikalarda her patlamada yüreğimiz ağzımıza geliyor. Bizi öncelikle korunaklı bir sipere alıyorlar, burada kod adı Jak olan tabur komutanlarından biriyle tanışıyoruz. Bize birlikteki gönüllerinin neredeyse tamamının Ukrayna ordusu için savaşırken Rus tarafına geçtiğini söylüyor.

Gönüllü statüsündeki birliklerin Rus Savunma Bakanlığına bağlı olmadığını vurguluyor. Çok tehlikeli bir yerde olduğumuzu hatırlatıyor. Çok dikkatli olmamız ve söylenenleri harfiyen uygulamamız gerekiyor. İki gruba ayrılıyoruz ve siperden çıkarak kendimizi başlamış olan, mermi kovanlarının havalarda uçuştuğu bir talimin orta yerinde buluyoruz.

Sürünerek, koşarak, siper alarak hurdaya çıkmış tank, araç ve hedefler arasında atış yapıyorlar. Toprağa baktığınızda taşlar mı yoksa mermi kovanları mı daha fazla karar veremiyorsunuz. Üstümüzden patlayıcı yüklü ufak ebatta dronlar uçuyor, hızla gidip hedefleri vuruyor. Alanın sol tarafında etkin kamuflajları sayesinde fark edilmesi oldukça zor keskin nişancılar var.

Bu arada sıra dışı bir öneri sunuyorlar: “İsteyen kalaşnikoflarla ateş edebilir.” Bu fırsatı kaçırmıyoruz, gözlem yapılarak elde edilen bir dakikalık eğitim sürecinin ardından tüfekleri elimize alıp başlıyoruz hedeflere doğru sıkmaya…

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar - Resim : 4
Bu bakıştan sonra araçta fotoğraf çekmeyi bırakıyorum.

GERÇEK MERMİYLE TAHLİYE OPERASYONU

Talimin bu kısmı bitiyor, hızla zırhlılara doldurulup bir dahaki etabın yapılacağı noktaya gidiyoruz. Şimdi bir yaralı tahliye operasyonu simüle edilecek. Hepimizi bir çizgi üzerine yerleştiriyorlar. Bu sınırı geçmek yasak. Toz bulutuyla beraber askerleri taşıyan bir zırhlı kamyon sahneye giriyor, ilerde düşmanın bulunduğu siperlere doğru sürüyor, kamyondan inen askerlerle siperdekiler arasında çatışma başlıyor.

Bu arada komutanlardan biri gururla bize mermilerin gerçek olduğunu söylüyor. Patlama sesleri, bağrışmalar arasında ikinci bir kamyon daha geliyor, yaralılar savaş alanından hızla tahliye ediliyor. İkinci kamyon savaş alanından kaçarken o kadar çok toz kaldırıyor ki bir süre hiçbir şey göremiyoruz.

Bu kargaşada bir de yemek organize ediyorlar. Borş’a benzediğini düşündüğüm çorbayı içmek için sofraya geçiyoruz. Taburdaki en kıdemli asker olduğu anlaşılan ve geldiğimizden beri gülümseyen komutan bize kendi matarasından vodka ikram ediyor. Ve plastik bardağını Donbass şerefine kaldırıyor.

ASKERLERİN MOTİVASYONU

Yemeğin ardından başka bir noktaya doğru ilerliyoruz, üzerinde taze kan izleri olan bir patikadan yürüyerek Ukraynalı gönüllüleri dinleyeceğimiz noktaya varıyoruz. Kameralar kuruluyor, not defterleri açılıyor, on kadar asker yanımıza geliyor.

Taburdaki gönüllülerin önemli bir bölümü teslim olarak ya da esir alındıktan sonra Rus tarafına geçmiş. Büyük çoğunluğunun motivasyonu ülkesini Kiev'i yönetenlerin elinden kurtarmak. Kendilerini Ukraynalı vatanseverler olarak tanımlıyorlar. Ukrayna yerine “Kiev rejimi” ya da “Zelenskiy rejimi” gibi ifadeleri tercih ediyorlar.

Nemo kod adlı gönüllü, “Hem Rusya ile hem Rusya için savaşıyorum” diyor. Kiev güçlerinin 2022'de Mariupol'dan tahliye edilen halkı nasıl bombaladığını anlatıyor. “Zelenskiy ile savaşacak cesarete sahibiz, tarih yazıyoruz.” diye ekliyor.

Ocak 2024'te esir alındıktan sonra Rus güçlerine katılan Bravo kod adlı asker, “Memleketim için... Faydalı olmak için savaşıyorum.” vurgusu yapıyor. Bir diğerinin kod adı Yılan ve Kiev'den geliyor: “Biz tek milletiz, dinlerimiz de aynı. Niye savaştığımızı bile anlamıyorum. Savaşın bitmesi için Zelenskiy rejiminin düşmesi gerek.”

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar - Resim : 5
Siperde mühimmat hazırlanıyor.

'KİEV REJİMİNİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN'

İşçi olarak iş ararken hasbelkader Kiev güçlerine katılan sonra da Rus tarafına geçen bir gönüllü, “diğer taraftaki ailesi için çok endişeli olduğunu” aktarıyor. Maksim ise üniversite tezini yazarken kendini cephede buluvermiş. Donetsk'e gönderilmiş ve sivillere ateş açıldığını görünce taraf değiştirmeye karar vermiş. Onun da tüm yakınları diğer tarafta ve hiçbirinden haber alamıyor.

Sidoy, 1,5 aylık eğitimin ardından ön saflara gönderilmiş, yaralanmış. Cephedeki 26. günde Rus ordusuna katılmış. Onun da amacı diğerleri gibi ülkesine huzur getirmek: “Bunun için savaşıyoruz, Kiev rejimini değiştirmek için...”

Askerleri dinlerken siren çalmaya başlıyor, saldırı endişesiyle apar topar bir sığınağa alınıyoruz. İçeride iki büklüm bekliyoruz. Bu arada patlama sesleri sürüyor. Gürültüler, taburdan mı düşman saldırısından mı kaynaklanıyor anlamak güç. İşaret geliyor ve tekrar dışarıdayız. Bizim dışımızda kimsenin istifini bozmadığını fark ediyoruz.

Askerlerle ayaküstü sohbet kısa bir süre daha devam ediyor. Sonra otobüsümüzün beklediği noktaya dönmek üzere iki gruba ayrılıp yeniden zırhlılara biniyoruz. Günün son sürprizi araçlarımızı süren askerlerin engebeli arazide yarış yapması oluyor. “Paris Dakar rallisi” esprisi yapan asker, kireç beyazı olmuş suratlarımıza bakarak kahkahalar eşliğinde bizi bitiş noktasına ulaştırıyor.

AMERİKA'DAN ÇATLAK BİR SES

Aydınlık Donbass cephesinde - 1 Rus saflarına geçen Ukraynalılar - Resim : 6

ABD'li yazar, akademisyen ve aktivist Dan Kovalik de ekibimizin bir parçasıydı. Dan, Pittsburg Üniversitesinde Hukuk Fakültesinde ders veriyor, bu arada 2016'dan itibaren Donbass ve Rusya bağlamında eserler de üretiyordu. Fakat Şubat 2022'de Özel Askeri Operasyon'un başlamasıyla Batı'da başlayan cadı avı birçokları gibi Dan'i de etkiledi...

“Evet, Özel Askeri Operasyon (ÖAO) başladıktan sonra konu hakkında yazmaya başladım. Aslında uluslararası hukuk açısından Rusya'nın Ukrayna'ya müdahale etmek için BM tüzüğünün 51. Maddesi uyarınca tartışılabilir bir hakka sahip olduğunu, çünkü Donetsk ve Lugansk'ı egemen ülkeler olarak tanıdığını ve onları korumak için bir anlaşması olduğunu savunan ve çok ilgi gören bir yazı yazdım.

“ÖAO'dan sonra özel bir burs alarak üniversitede okumaya gelen bazı Ukraynalı öğrenciler ki okul onları gururla destekliyordu ve bilirsiniz, uluslararası hukuk davaları açısından Rusya'yı zor duruma sokma çabalarına yardımcı olacaklardı; görünüşe göre sınıfımda olmamalarına rağmen beni dekana şikayet etmişler, beni duymuşlar, Google'da aratmışlar, araştırma yapmışlar. Ve ondan sonra, sömestrden sonra, on iki yıl sonra ve bilirsiniz, çok iyi değerlendirmelere sahipken, okula geri dönmemem istendi.”

SSCB SONRASI DÖNEMİN SANCILARI

Ukrayna'da yaşananları farklı bir açıdan görmeyi nasıl başardığını sorduğumuzda şu şekilde yanıt verdi:

“En azından 2016'dan beri savaş ve Donbass hakkında yazıyorum. O zamanlar bu kadar ilgi çekmiyordu. Sovyetler Birliği (SSCB) ile olduğu kadar çöküşü ile de çok ilgiliydim. Şu anda Ukrayna'da ve Rusya'da gördüğümüz şey tam olarak da SSCB'nin çöküşünün ardından yaşananların bir sonucudur.

"Bildiğiniz gibi 1991'in başlarında SSCB genelinde yapılan bir referandumda insanlar yüzde 78 gibi bir oranla SSCB'nin devam etmesini istedi. Yine de dağıtılmasına karar verdiler. Nasıl yapacaklarını da bilmiyorlardı. Hala bunun sonuçlarıyla uğraşıyoruz.”

Ukrayna Rusya Kiev Donbass Moskova