Balyoz mağduru isyan etti! 'Cami bombalamakla suçlandık’

Demir, Balyoz davasında cami bombalamakla itham edildiklerini ancak 15 Temmuz'da camiyi kendilerine karargâh yapıp darbecilerle çatıştıklarını söyledi.

FETÖ'nün Balyoz kumpası davasında yargılanan bazı sanıklar hakkında örgüt talimatıyla karar verdikleri iddia edilen 5 eski Yargıtay 9. Ceza Dairesi üyesinin "görevi kötüye kullanma" suçundan yargılanması devam ediliyor. Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu'nda görülen davanın son duruşmasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca esas hakkında mütalaa dosyaya sunulmuştu. Diğer yandan Yüce Divan salonuna gelen Balyoz mağdurları arasında emekli Tuğgeneral Ali Demir de vardı. Balyoz davasında "Fatih Camii bombalanacaktı" şeklinde atılan iftiralara maruz kalan Demir, beraat ettikten sonra görevine döndü. Demir, 15 Temmuz gecesi Hisarcıklıoğlu Camisi'ni karargâh yaparak darbecilerle sabaha kadar çatışan isimlerden birisiydi.

'İLK 4 KİŞİDEN BİRİYİM'

Emekli Tuğgeneral Ali Demir, Balyoz davasını onayan eski Yargıtay 9. Ceza Dairesi üyesi 5 sanığın Anayasa Mahkemesi'nde yargılandığı davaya gelerek katılma talebinde bulundu. Demir'in katılma talebi mahkeme tarafından kabul edildi. Demir duruşmada şunları söyledi:

"Ben 15 Temmuz'da FETÖ/PYD mensuplarının darbe girişimine Türkiye genelinde ilk karşı koyan 4 kişiden biriyim. Bizi cami bombalamakla itham ettiler. Gölcük’te gömülen bir tane CD’den dolayıydı. 15 Temmuz'da ise camiyi biz karargâh yaparak, Jandarma Genel Komutanının karargâhını çatışarak geri aldık sabaha karşı. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan, bu Türk bayrağının altında bulunan hiç kimse cami bombalamaz. Böyle de bir en ağır şekilde suç isnadıyla karşı karşıya kaldık."

'KARŞI OPERASYONDA 16'SI ÖLÜ'

Balyoz davasında sahte CD'lerle yargılandıklarını, tahliye edileceğini düşünürken hakkında 16 yıl ceza verildiğini kaydeden Demir, şöyle devam etti:

"Bize 'Cami bombalayacak.' diye çok adi bir suç isnadında bulundular. Türk subayı cami bombalamaz. Biz bir avuç insan kaldık, mesleğe döndük, beraat ettik. 17-25 olayları oldu. Sonra da kritik görevlere atandık. Ben Jandarma Genel Komutanlığı Terörden Sorumlu Daire Başkanıydım o gün. Bana darbe bildirisini okuyan kişinin sesinden kim olduğunu anladım, FETÖ'cü olduğuna karar verdim. Bizim gibi hapis yatan 2 kişiyi daha aradım. Beylik tabancalarımızı aldık, 22.31’de silahlı çatışmaya girdik. İşte, FETÖ’cülere ilk karşı koyan biziz beylik tabancalarımızla. Birimiz rehin düştük. Hayatını kaybetti, Allah rahmet eylesin, kahraman bir devremdi. Jandarma Genel Komutanlığının karşısındaki Hisarcıklıoğlu Camisi bizim karargâhımızdı. O uzun namlulu silahlı kişilerle biz mücadele ettik. Karşı operasyon yaptık, orada 16’sı ölü. Hiç kusura bakmasınlar, silah çekene silahla müdahale edilir. O karargâha biz çatışarak girdik."