Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul 17°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Barrack’ın sözleri psikolojik harekat'

ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın Türkiye lehine açıklamalarının 'sempati kazanma' amaçlı olduğunu vurgulayan Doğu Perinçek ‘Amerika, Türkiye’nin yanındaysa niçin PYD/YPG silah bırakmıyor? Neden Doğu Akdeniz’de İsrail, Amerika, Yunanistan, Güney Kıbrıs tatbikatlar yapıyor?' diye sordu

Barrack’ın sözleri psikolojik harekat
A+ A-
HABER MERKEZİ

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Habertürk’te yayınlanan Gerçek Fikri Ne programında Eren Eğilmez'in sorularını yanıtladı. PKK’nın silah bırakması, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeler ve Türkiye-ABD ilişkileri gündeme geldi.

PKK’nın silah bırakmasının ABD ve İsrail'in kara kuvvetlerinin silahsızlandırılması anlamına geldiğini vurgulayan Perinçek “Suriye'nin kuzeyindeki PKK'ya bağlı olan YPG henüz feshedilmiş değil. YPG/PYD'nin lideri Mazlum Abdi Amerika'nın karargahında kalıyor. Amerikan korumalar tarafından korunuyor. YPG/PYD Abdullah Öcalan'dan çok Amerika ve İsrail'in komutası altında olan bir örgüt. Dolayısıyla hala Suriye'nin kuzeydoğusunda bu çıban devam ediyor. Bu Türkiye için de bir tehdit oluşturuyor.”

“Terörsüz Türkiye” tanımının sürecin stratejisine uygun olmadığını vurgulayan Perinçek “Stratejik hedef devlet ve toplumla bütünleşme olmalı. Komisyon hedefi olarak PKK’nın nasıl entegre olacağı konuşuluyor. Demek ki komisyonda ‘Terörsüz Türkiye’nin ötesine geldik.” dedi.

'Barrack’ın sözleri psikolojik harekat' - Resim : 1

BÖLGEDE İKİ KARŞI CEPHE

Gündem Suriye'nin kuzeyine odaklansa da cephenin çok daha geniş olduğuna dikkat çeken Perinçek şunları söyledi: “Suriye'nin kuzeyinden ta Ukrayna'ya oradan inelim Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Hürmüz Boğazı'na kadar tek bir cephe oluştu. Bu cephede kuvvetler mevzilenmiş durumda. Karşı tarafta Amerika, İsrail, Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Ukrayna'nın yer aldığı bir cephe oluştu. Bu tarafta da Türkiye merkezinde olmak üzere İran, Irak, Suriye bölge ülkelerinden oluşan bir cephe var. Rusya da burada. Bu nedenle sorunlar sadece Kıbrıs'ta ya da Suriye'nin kuzey doğusunda, Ukrayna cephesinde çözülmüyor.”

‘ABD YANIMIZDAYSA NEDEN
NAMLULAR TÜRKİYE’YE DÖNÜK?’

ABD’nin Türkiye’ye karşı planlarından vazgeçmediğini, vurgulayan Perinçek “Amerika, Türkiye’nin yanındaysa bu Suriye’deki problemler ne? Amerika-Türkiye bir arada olduğu sürede Suriye’de buna direnecek en küçük bir kuvvet yok. Niçin PYD-YPG silah bırakmıyor, Suriye ordusuyla bütünleşmiyor? Neden Doğu Akdeniz’de İsrail, Amerika, Yunanistan, Güney Kıbrıs Nemesis, Noble Dina tatbikatları yapıyor? Namlular Türkiye’ye dönük.” diye konuştu.

“Amerika SDG’ye silah bırak dese bırakır mı?” sorusu üzerine Perinçek şöyle sürdürdü:

“Başka bir dayanacak kuvvet yok ki. Suriye, Türkiye, Abdullah Öcalan beraber ama orada YPG, PYD hala askeri varlığını, siyasi varlığını sürdürüyor. Kime dayanarak? Amerika ve İsrail'e.”

‘BARRACK’IN SÖZÜNE DEĞİL
EYLEMLERE BAKIN’

Trump’ın Suriye Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın SDG'ye yönelik ‘fırçalarcasına’ konuşmaları hatırlatılan Perinçek şu yanıtı verdi:

“Bunları Türkiye'de bir Amerika sempatisi, sevgisi sürdürebilmek, yaratmak için söylüyor. Bir psikolojik harekat! Gerçeklere bakıyorum ben. Ben Barrack'ın laflarına bakmam ki neye bakarım? Doğu Akdeniz'de ne yapıyor? Noble Dina, Tevrat'tan bir intikam tatbikatı, hedef Türkiye. Nemesis, Yunan intikam tanrıçası, hedef Türkiye. Bizim Dedeağaç sınırında hedefin Türkiye olduğu Amerikan tatbikatları yapılıyor. Amerika, Yunanistan, Güney Kıbrıs, İsrail bir arada. Kime karşı? Herhalde Mars'tan gelecek kuvvetlere karşı değil. Türkiye'den başka bir hedef yok. Ben ancak ne zaman Amerika'nın Türkiye ile yakınlaştığını veya birlikte hareket ettiğine inanırım; Amerika, Doğu Akdeniz'deki tatbikatlara son verir. Kıbrıs'ta yığınak yapmaz.

‘KIBRIS’TA SULAR ISINIYOR’

“Bakın şu anda Kıbrıs'ta sular ısınıyor. Kıbrıs'ta Amerika, Yunanistan, Güney Kıbrıs, İsrail yığınak yapıyor. Güney Kıbrıs diyor ki, ‘Benim asıl kurtarıcım İsrail'dir. Üç dakikada İsrail uçakları buraya gelir’ diyor. Ben bu gerçeklere bakarım. Yoksa Amerika, Barrack bizi avutmak ve kandırmak için şunları söylemiş, bunlar beni ikna etmez. Dolayısıyla bu soruların cevaplarını vermek lazım.

‘TRUMP KÜRESELCİLERİN ESİRİ OLDU’

“Evet Amerika'da iki güç var. Küreselci Biden'lar var. Ama demek ki Trump Biden'ın esiri oldu. Sonuç itibariyle Trump, ‘Ben sorunları çözeceğim. Özellikle Rusya ile ateşkes yapacağım.’ diye geldi. Ama bakın ne oluyor? Nükleer denizaltılarını Rusya’ya yolluyor ve kabadayılık yapıyor. Yani Trump tam iktidara gelirken Amerikan derin devleti tarafından sanki ele geçirildi. İran'a saldırısı da bunun sonucu. Amerika beklenmeyen bir şekilde o 12 gün savaşının sonlarında doğrudan doğruya kendi kuvvetleriyle İran'ı vurdu. O zaman yani demek ki Trump artık o beklenen Trump değil başka bir Trump.”

‘ABD PLANINDAN VAZGEÇMEZ’

“Amerika Kürdistan planından vazgeçmez. Bakın stratejik hedefi bölgemizde Kürdistan adı altında bir ikinci İsrail. Bakın konjonktürel olarak bazı programlarda biraz geri çekilmeler falan olabilir. Ama hala bakın Ümit Elin konuşuyor yok Bese Hozat konuşuyor. Bakıyorsunuz örgüt feshedilmiş ama ayrılıkçılık feshedilmemiş. Hala Abdullah Öcalan'ın koyduğu gibi devletle ve bütün toplumla bütünleşmeyi kabul etmeyen, hala ‘hedeflerimiz var şunu yapacağız bunu yapacağız’ diyen unsurlar var. Şu anda evet bir silah bırakma başladı ama bu sonuçlanmış değil. Yani hala silahlı olan bir güç Suriye'nin kuzeyinde.

‘AMERİKA’YA RAĞMEN BAŞARILI OLACAK’

“Terörsüz Türkiye hedefi Amerika ile olmaz. İsrail ve Amerika ile Türkiye kendi bütünlüğünü sağlayamaz. Çünkü İsrail ve Amerika açıkça Türkiye'ye karşı namlularını çevirmiş. Ve bütün dünya bir Türkiye İsrail savaşından bahsediyor. Türkiye, Amerika ve İsrail ile birlikte kendi toprak bütünlüğünü de sağlayamaz bir üretim ekonomisi de kuramaz. Yani sonuç itibariyle NATO olsun Amerika olsun Türkiye'ye vurulmuş kelepçeler bunlar. Kendin özgür bir şekilde geleceğini belirleyemiyorsun. O darbeleri kim yaptı 12 Mart 71, 12 Eylül 80 darbesi. Daha yeni 15-16 Temmuz… Amerika 15-16 Temmuz'daki Amerika değil mi? Terörsüz Türkiye başarılı olacak ama Amerika’ya rağmen olacak, İsrail’e rağmen olacak.”

'Barrack’ın sözleri psikolojik harekat' - Resim : 2

‘Filistin silahsız nasıl özgür olacak?’

HAMAS’ın silahsızlandırılması çağrılarına karşı çıkan Perinçek şunları söyledi:

“Filistin ne olacak? HAMAS’ı silahsızlandıracak. HAMAS’ı silahsızlandırdığın zaman Filistin silahsızlanıyor. Ama Filistin silahsız olduğu zaman Filistin nasıl özgür olacak? Silahsız bir özgürlük var mı dünyada? Silahı olmayan bir kurtuluş var mı? Fransa ve İngiltere Filistin devletini tanıyacaklarını söylüyor. HAMAS’ın başarısı bu. Silahlı mücadele olmasa olur mu?”

‘Bu süreci Devlet Bahçeli başlatmadı’

Doğu Perinçek’in 2018’de süreci öngören açıklamalarını hatırlatan sunucu Eren Eğilmez “Devlet Öcalan’ı televizyona çıkaracak gibi açıklamalarınız oldu. 2018 konjonktürü nerede bugünkü konjonktür nerede… Sanki hep böyle bir opsiyon varmış. Siz nasıl bunu söylediniz 2018'de?” diye sordu. Perinçek şunları söyledi:

“Öcalan Türk Devleti'nin avucunda. Öcalan’ın ayrıca ‘Ben enstrümanım. Beni değerlendirin, beni kullanın’ diye ifadeleri var. Bunları gören bir insan, bu süreci bekler. Devlet Bahçeli başlatmadı bu süreci. Aslında yürüyen bir sürece yandan kendi ajandasıyla bir müdahale yaptı. Ve aslında biraz sürece zarar da verdi. ‘Yani bir gelsin meclisin kürsüne çıksın Abdullah Öcalan’ dediği zaman kendi yolunda giden bir sürece birden infial yaratacak bir müdahalede bulundu. Yani Abdullah Öcalan’ı bizim eski genel başkan yardımcımız Atilla Uğur komutan sorguya çekti. O sorgusunda da ifade ediyor. 1989-90'da yaptığımız röportajlarda da Abdullah Öcalan zaten bu eğilimdeydi. Yani Türkiye ile bütünleşmek eğilimindeydi. Turgut Özal bozdu o süreci.”

‘ABD’nin zulasında
Türkiye himayesinde
Kürdistan planı var’

“Türkiye himayesinde Kürdistan planı”nın 1962'den beri olduğunu söyleyen Perinçek şu ifadeleri kullandı:

“Bu Türkiye'ye tam bir tuzak, zoka! Türkiye'ye genişleme sunuyor. Ben bunu Necdet Üruğ’la, Genelkurmay Başkanımız 1960'ların sonundaki ve Kara Kuvvetleri Komutanı Necdet Öztorun'la da o zaman konuşmuştum. Onlar da söylediler, ‘Evet TAFT geldi ve bu planı getirdi. Biz onunla görüşmeyi reddettik’ şeklinde. Bu Pentagon'un meşhur Türkiye Himayesi'de Kürdistan planı. Şimdi de ‘Suriye'nin kuzeyine doğru Türkiye sarkacak. Oradaki Kürdistan'ı Himayesi altına alacak…’

‘TAM BİR TUZAK’

“Rudaw'daki haberden hareketle söylüyorum. İlk bakışta çok mantıksız çünkü şu anda Türkiye ve Suriye hükümetleri beraber. Nerede beraber? Türkiye diyor ki Suriye'nin toprak bütünlüğü olsun, siyasi devlet bütünlüğü olsun. PYD-YPG Suriye ile bütünleşsin diyor Türkiye şu anda. Ama burada yeni bir seçenek ortaya çıkıyor. O da nedir? Türkiye oraya doğru sarkacak. Tam bir tuzak Türkiye için; Bütün Arap dünyasını Suriye'yi karşısına alıyor, Irak'ı karşısına alıyor, İran'ı karşısına alıyor, Rusya'yı karşısına alıyor, Çin'i uzaktan karşısına alıyor. Amerika'nın kucağına oturur.

‘KERKÜK’Ü ALIRKEN DİYARBAKIR’I VERME PLANI’

“Türkiye böyle Suriye'nin kuzeyinde devleti himayesini alır, Irak'ın kuzeyine sarkar, Kerkük’ü alır… Geçenlerde Sayın Devlet Bahçeli'nin şöyle bir mesajı vardı; ‘Tebriz'deki, Kerkük'teki, Urumçi'deki kardeşlerimiz’ diye. Yani orada da sinsi olarak o plan var. Tebriz neresi? İran. Urumçi neresi? Çin. Kerkük neresi? Irak. Yani dolayısıyla Türkiye'yi Amerika'nın düşmanlarıyla karşı karşıya getiren sinsi sinsi planlar. Bu çok tehlikeli. Büyüyen Türkiye küçülüyor. Büyüyerek küçülmek. Yani büyüyor gibi gözükür ama üç beş sene sonra bir bakarsın, Kerkük'ü alacağım derken, Halep'i alacağım derken Diyarbakır'ı verirsiniz. Neden verirsiniz? Çünkü bölgedeki bütün güçleri karşınıza alıyorsunuz. Petrolü nereden alacaksınız? Amerika'dan kaya gazı mı getireceksiniz? Amerika'nın zulasındaki plan olarak dikkat çekici.

Doğu Perinçek ABD Vatan Partisi Suriye