29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Batı’nın cinsellik, eşcinsellik ve pedofili kavramlarına bakışı

Batı’nın cinsellik, eşcinsellik ve pedofili kavramlarına bakışı
GÜLTEN KOLÇAK / ANALİTİK PSİKOLOG PSİKOTERAPİST

Doğal ve kadim değerlerin çarpıtıldığı bir evrede yaşıyoruz. Doğal olan her şey nerdeyse lanetleniyor, Anomali (anormal) ise kutsanıyor. Batı ülkeleri cinselliğin, eşcinselliğin ve pedofilinin okul eğitim planında yer almasının doğruluğunu savunuyor. Genç çocukların bu eğilimleri özgürce yaşamalarını hatta teşvik ediyorlar. Batı merkezli bu propagandaların, özellikle 18 yaş altı çocuk ruhuna yapacağı olumsuz etki olanağını hesaba katan Macaristan kamuoyu ise bu görüşe şiddetle karşı çıkıyor. Macaristan Başbakanı, bu doğa karşıtı gelişimi frenleyen bir tasarı hazırlıyor. Bu tasarıyı Macaristan Cumhurbaşkanı da hemen onaylıyor. (Bkz. Aydınlık, 26 Haziran 2021)

Çarpık ve patolojik (hastalıklı) bu konuya değinen inancını “özgürlük değerleri” olarak savunan Batı ülkeleri, Macaristan’daki bu gelişim karşında hiç boş durur mu? On üç AB üyesi ülke bu tasarının içeriğine “ayrımcı ve özgürlüğü kısıtlayıcı” damgasını yapıştırıyor. Aynı üye ülkeler, “Farklılıkları kabul etmenin ve eşit tutmanın AB’nin temel değerleri olduğu ve bundan taviz verilemeyeceği” içerikli bir de bildiri yayımlıyorlar.

MACARİSTAN’IN DİRENCİ

AB ülke halklarını da kapsayan çoğu Batı toplumlarının sosyal psikolojik ve patolojik gelişimleri göz önünde tutulduğunda onların, yazımın konusu olan doğal ruhsal ve ezeli değerleri çarpıtmalarına şaşmamalı! Batı toplumunun bir bireyi olmalarına karşın Macaristan Başbakanını ve Cumhurbaşkanını, Macar halkının bu doğal yaşam değerlerine sağlıklı bakış açıları ve bu kadim birimlerin muhafazası konusuna olan sadakatlerinden dolayı tebrik etmek, inancım gereği bir insanlık borcudur.

OKULLARDA CİNSELLİK DERSİ

Cinsellik ailede öğrenilir; okullarda değil! Anne baba birbirlerinin gözlerinin içine sevgi dolu bakıyorlarsa, birbirlerini saygı, sevgi ve özgür duygularla kucaklıyor ve iletişimlerini güzel okşayıcı sözlerle yönlendiriyorlarsa çocuk, cinselliğin birinci adımını, ebeveyn-çocuk iletişim ortamında özgür ve duygusal içselleştirir. Aynı çocuğun cinsellikle ilgili sorularını ebeveyni özgürce ve gerçeğe sadık kalarak yanıtlıyorsa, bu çocuğun cinselliği konu eden bir derse başka bir ortamda (okulda) gereksinimi yoktur. Batı’nın işte bu şekilci çabası çocuğa yarardan çok zarar verir. Yersizdir ve de bu öğreti, çocuğun ebeveynin iletisinden farklı ve varsayımsal olarak da duygusallıktan uzak olacağından onun kafasını karıştırabilir. Bu konuda böyle derslere katılan diğer çocuklar bu çocuk kadar şanslı olmayabilirler. Onlar cinselliği itici ve hatta dışlayıcı ve de travmatik bir ortamda algılamış da olabilirler. Okuldaki cinsellik ve özellikle de eşcinsellik dersi onlarda, o güne dek bilinçaltına bastırılmış olan bu konudaki yanlış ve gerçek dışı deneyimlerinin semeresi olan korku ve nefret duygularını yeniden alevlendirebilir.

Aynı derslikte yaşları, zekâ, ruhsal, duygusal ve bedensel gelişim seviyeleri birbirinden farklı çocukların olabileceği gerçeği de önemsenerek, okullarda cinsellik/eşcinsellik ve pedofili derslerine kesinlikle HAYIR!

Buna karşın ebeveyne okullarda hafta sonu seminerleri ve/veya bireysel ortamda aynı konuları kapsayan derslere EVET!

ÖĞRETMENLERİN DURUMU

Ya öğretmenlerimizin bu konu hakkındaki bilgi ve deneyimleri ve de bakış açısı ne durumda? Onların, hiç değilse bazılarının bu konuda eğitilmelerine çocuklardan çok gereksinimleri olamaz mı? Onlar, öğrencilerinden kendilerine yönetilebilecek bu konulardaki soruları nasıl özgürce ve gerçeğe sadık kalarak yanıtlayabilsinler? Bu konudaki eğitim onlara, ailelerinde bu alanda olumlu deneyimleri içselleştirememiş öğrencilerin sorularını bireysel olarak ders molalarında gerçeğe uygun yanıtlamada yol gösterici olacaktır.

Özet olarak okullarda bu konuları kapsayan psikolojik ve psikoterapiksel eğitimler ancak ebeveyn ve öğretmenler için yürütülmeli.

Umarım, Batı’nın bu tamiri olanaksız işlevini, bizim eğitim sistemimiz taklit etmez.

Eşcinsellik Pedofili cinsellik LGBTİ+