‘Biz taksitli çalışmadık‘
Ege Üniversitesi Hastanesinde bin 870 işçi, aylardır ödenmeyen maaş farkları nedeniyle tam gün iş bıraktı. Sendika, net ödeme takvimi ve eksiksiz alacak talep ederken işçiler, belirsizliğin yarattığı ekonomik baskıya dikkat çekti
Ege Üniversitesi Hastanesinde çalışan bin 870 işçi, aylardır süren maaş farkı krizinin çözülememesi üzerine dün tam gün iş bıraktı. 28 Ağustos’ta imzalanan Kamu Çerçeve Protokolü’nün ardından, hastane yönetiminin geriye dönük maaş farklarını hâlâ ödememesi, çalışanlar tarafından tepkiyle karşılandı.
İşçilerin kişi başına alacağı farkın 80 bin ila 130 bin lira arasında değiştiği belirtildi. Ancak yönetim ile Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (Sağlık-İş) İzmir Şubesi arasında yapılan görüşmeler bugüne kadar sonuçsuz kaldı.
Geçen hafta perşembe ve cuma günleri yarım gün iş bırakan emekçiler, bu hafta pazartesi ve salı günleri için tam gün eylem kararı aldı. Sendika, hastane yönetiminden geriye dönük alacakların ödenmesine dair kesin bir tarih ve net bir takvim talep etti. Ancak iddialara göre, yönetim “Döner sermayede para yok.” diyerek sorumluluğu Maliye Bakanlığına yönlendirdi.
DİĞER ÜNİVERSİTELERDE ÖDEME YAPILDI, EGE KALDI
Aynı protokol kapsamında 9 Eylül Üniversitesi, Celal Bayar Üniversitesi ve Sağlık Bakanlığına bağlı kurumlarda çalışan işçilere geriye dönük maaş farkları çoktan ödendi. Ancak Ege Üniversitesinde sorun hâlâ çözülemedi. Sendika adına konuşan Savaş Erdoğan şunları söyledi:
“Ege Üniversitesi yine geleneği bozmadı; işçi alacaklarını ikinci plana atıp bekletiyorlar. Biz en başından beri net bir ödeme takvimi istedik. ‘Kasım’da ödeyeceğiz, taksitle ödeyin’ denildi, ama ne zaman, nasıl ödeneceği belli değil. İşçilerin maaş farklarını beklediği süre artık on ayı buldu ve her geçen gün aile bütçeleri üzerinde ciddi baskı oluşuyor. İnsanlar kira, elektrik, su ve temel gıda giderlerini karşılamakta zorlanıyor. Her gün enflasyon karşısında eriyoruz ve gecikmiş her ay hane bütçemizde borçlanmayı büyütüyor. Bankalara ve market kartlarına olan bağımlılığımız artıyor.”
‘BELİRSİZLİK İÇİNDE BEKLİYORUZ’
Erdoğan, belirsizliğin çalışanlar üzerindeki psikolojik etkisini şöyle dile getirdi:
“Maliye ‘ödeyin, taksite bölün’ dedi ama nasıl ödeneceği hâlâ net değil. Kasımın hangi günü ödenecek, hangi miktar yatırılacak, bordrolara nasıl yansıyacak, hiçbir açıklama yok. Biz de işçiler olarak bu belirsizlik içinde beklemek zorunda kalıyoruz. Enflasyon karşısında eriyen maaşlarımız, evimizin geçimi ve çocuklarımızın giderleri üzerinde büyük baskı yaratıyor. Artık somut bir takvim ve net bir ödeme planı istiyoruz.
‘OY ZAMANI HATIRLANIYORUZ’
“Her dönem oy zamanı geldiğinde bu emekçilerin kapısı çalınıyor, ama sorunlarımız çözümsüz bırakılıyor. İzmir milletvekilleri ve Valilik başta olmak üzere kentin tüm aktörlerini, arabuluculuk ve sürecin takibi konusunda sorumluluk almaya çağırıyoruz. Biz artık basit vaatler ve sözlerle yetinmek istemiyoruz. Maliye ile üniversite arasında hızlı bir koordinasyon kurulmalı ve ödeme takvimi kamuoyuna açık bir şekilde duyurulmalı.”
Talepler net
Eylemin merkezinde üç temel talep bulunuyor:
- Geriye dönük ödemeler için gün, ay ve tutar bazında açık ödeme planı.
- Kısmi değil, tamamının yatırılması; bordrolara net yansıma.
- Döner sermaye, başhekimlik ve idari birimlerin görev alanlarının netleşmesi; “o ona bağlı” gerekçesiyle kararın ötelenmemesi.
İşçiler, taleplerine yanıt verilene kadar eylemlerine devam edeceklerini belirtti.
