Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

CHP ve DEM’in aşırılıkları komisyonun kısır çalışmaları sürece desteği aşağı çekiyor

Yüzde 65’e yaklaşan 'Bütünleşen Türkiye' sürecine halk desteği yüzde 40’ın altına indi. Düşüşte Meclis komisyonunun kısır mesaisi ve DEM Parti ile CHP’nin aşırılıkçı talepleri, Öcalan’ın 27 Şubat sonrası tahrife açık ifadeleri, terör örgütünün Suriye’deki varlığına dair belirsizlikler etkili oldu

CHP ve DEM’in aşırılıkları komisyonun kısır çalışmaları sürece desteği aşağı çekiyor

Terörsüz Türkiye’ adıyla anılan terör örgütü PKK’nın fesih ve silah bırakma süreci Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) merkezli olarak devam ederken Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında da hukuki altyapıyı oluşturmak amacıyla Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu çalışmaları yürütülüyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1 Ekim 2024’te Meclis açılış konuşmasında işaretini verdiği mesele, 22 Ekim 2024’te Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çıkışıyla ülke gündemine oturmuştu. Gelişmeler neticesinde İmralı Adası’nda tutuklu bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan, 27 Şubat 2025’te örgütüne “devlet ve toplumla bütünleşerek silahları bırakma ve fesih” çağrısı yapmıştı. 12 Mayıs’ta PKK Öcalan’ın çağrısına olumlu yanıt vermiş, 11 Temmuz’da temsili bir grup Irak’ta silahlarını yakmıştı.

YÜZDE 40’IN ALTINA İNDİ

Cumhurbaşkanı’nın üniter yapı, vatandaşlık tanımı, resmi dil gibi kırmızı çizgilerin korunacağına dair kararlı mesajları ve MİT’in titiz yönetimi ile süreç olumlu bir rotada ilerlemişti.

Mart ayından beri yüksek olan kamuoyu desteğinin son zamanlarda düşüşe geçtiği öğrenildi. Aydınlık’a konuşan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti)’nden kaynaklar, yapılan saha araştırmalarında daha önce yüzde 65’e yaklaşan halk desteğinin yüzde 40’ın altına indiğini söyledi.

Değerlendirmelere göre toplumun ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine desteğinin düşüşünde üç etken öne çıktı: Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun kısır mesaisi ve DEM Parti ile CHP’nin aşırılıkçı talepleri, Öcalan’ın 27 Şubat sonrası tahrife açık ifadeleri, terör örgütünün Suriye’deki varlığına dair belirsizlikler.

ERDOĞAN’IN İKİ ÇIKIŞININ ANLAMI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Ağustos’ta şehit ailelerine sürecin hiçbir noktasında pazarlığa, müzakereye, tavize ve gizli girişimlere yer verilmediğini ve verilmeyeceğini bildiren bir mektup yazmıştı. 14 Ağustos’ta partisinin 24. kuruluş yıldönümü toplantısında “Komisyon çalışmalarını maksimalist ve popülist taleplerle yokuşa sürmenin vebali ise çok ağır olacaktır. Her kim siyasi çıkarları uğruna bunu yaparsa açık söylüyorum ne bu millet onun yüzüne bakar ne de gelecek nesiller onu affeder. Sırtında yumurta küfesi olmayanların, sorumluluk taşımayanların bizim ilk günden beri sürdürdüğümüz dikkatli, itinalı, fakat bir o kadar da kararlı tavrımızı anlamakta zorlandıklarını görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı’ndan bir hafta önce de AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, komisyonun odaklanacağı konularla ilgili uyarılarda bulunmuştu. Erdoğan ve Çelik’in açıklamalarının yoklamalardan hareketle yapıldığı aktarıldı.

KOMİSYON’DAKİ OLUMSUZLUKLAR

İlk toplantısı 5 Ağustos’ta yapılan komisyon çalışmaları, isim, biçim ve işleyişteki anlaşmazlıklar nedeniyle tartışmalı başlamıştı. Üçüncü ve son toplantıda da Cumhur İttifakı cephesinden somut adımlar gelmemesi ve CHP ile DEM Parti’nin önerileri tartışmayı büyüttü.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) “Demokratikleşme Paketi” başlığıyla 29 madde önerdi. CHP önerilerinde “Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanması”, “Tutuklu CHP’li belediye başkanlarının tahliyesi”, “Kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) görevlerinden ihraç edilenlerin yeniden değerlendirilmesi” gibi vurgular öne çıktı.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), yüze yakın kurum, platform ve şahıstan oluşan bir görüşme listesi sundu. DEM Parti listesinde ayrılıkçı ve yıkıcı eğilimlere sahip, süreçle ilgisi olmayan yapı ve kişilerin ağırlığı dikkat çekti.

27 ŞUBAT SONRASI VE SURİYE’DEKİ DÜĞÜM

Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat sonrasındaki bazı ifadelerinde eksen kaymaları yaşandığı görülüyordu. Sözlerinin kimi DEM Partililer, örgüt yöneticileri ve yayın organları tarafından tahrif edilmesi de kamuoyunda tepki ile karşılandı.

Terör örgütü PYD/ YPG’nin İsrail ve ABD’den aldığı cüretle Suriye’nin yeni yönetimiyle bütünleşme noktasında ayak sürümesi, özerklikte ısrar etmesi ve Türkiye’deki gelişmelerin kendisini ilgilendirmiyormuş gibi davranması da sürece desteğin düşmesinde etkili oldu. Şam yönetimi ile PYD/ YPG arasında 10 Mart 2025’te yapılan 8 maddelik anlaşmada toprak bütünlüğü çerçevesinde “Sınır geçişleri, havaalanları, petrol ve gaz sahaları dahil olmak üzere kuzeydoğu Suriye'deki tüm sivil ve askeri kurumların devlet yönetimi altında bütünleştirilmesi” kararı alınmıştı.

PKK Recep Tayyip Erdoğan Terör MİT