‘Dedeağaç’tan Türkiye’ye sopa gösteriliyor’
Yunanistan’ın Dedeağaç kentinde devam eden ABD/NATO tatbikatı, Türkiye’ye 30 km mesafede icra ediliyor. Em. Kur. Alb. Taşçıoğlu, tatbikatın NATO’nun doğu sınırını Türkiye’den Yunanistan’a kaydırma planının parçası olduğunu belirtti. Taşçıoğlu, yanıt olarak yapılması gerekenleri anlattı.
ABD’nin Avrupa ve Afrika Komutanlığı koordinatörlüğünde 11 Mayıs-24 Haziran 2025 tarihleri arasında üç bölüm halinde sürdürülen DEFENDER’25 Tatbikatı’nın ikinci fazı olan “Anında Müdahale” (Immediate Response) Tatbikatı 26 Mayıs’ta başladı. Tatbikatın duyurusunda, 18’i ev sahibi olmak üzere toplam 29 ülkeden 25 bin askerin katıldığı belirtiliyor. Bunların 5 binini ABD askerleri oluşturuyor. DEFENDER’25, Avrupa harekât alanında şimdiye kadar icra edilen en büyük tatbikatlardan biri olarak tanımlanıyor. Tatbikatın ilk bölümü olan “Hızlı Müdahale” (Swift Response), 11-31 Mayıs tarihleri arasında Baltık ülkelerinde düzenlendi. Bu bölümde, bölgedeki NATO ülkelerine yönelik hava indirme harekâtı senaryosu işlendi. “Anında Müdahale” bölümüne ise 9 ülkeden 12 bin asker katılıyor. ABD ve Balkan ülkeleri, bu bölümde zırhlı ve mekanize birlik harekâtlarının yanı sıra liman ve nehir geçişi tatbikatları icra ediyor.
Tatbikatın hedefini, Türkiye’ye etkilerini ve alınması gereken tedbirleri Emekli Kurmay Albay Doçent Doktor Ömer Lütfi Taşçıoğlu ile konuştuk. Doç. Dr. Taşçıoğlu, ilk bakışta sıradan bir NATO tatbikatı görünümü verilmeye çalışılan tatbikatın özellikle Yunanistan’ın ev sahipliğinde, Türkiye’ye 30 kilometre mesafedeki Dedeağaç’ta yapıldığına dikkat çekti, ABD ve Yunanistan’ın önceki uygulamaları ile birlikte değerlendirildiğinde tatbikata tepki gösterilmesinin haklı olduğunu belirtti.
NATO DOĞU SINIRINI YUNANİSTAN’A KAYDIRIYOR
Taşçıoğlu, Pentagon'un psikolojik savaş elemanı Michael Rubin’in sık sık Türkiye ve KKTC aleyhine yaptığı açıklamalarına değinerek, NATO’nun doğu sınırını Türkiye’den Yunanistan’a çekme planını şöyle anlattı:
“Türkiye’nin NATO’nun içindeki Truva Atı olduğunu ve NATO için tehlike olmaya başladığını ifade eden eski Pentagon yetkilisi ve CIA ajanı Michael Rubin, NATO’nun temizlenmesinin Türkiye’nin dışlanmasından geçtiğini söylemektedir. Michael Rubin’in Türkiye ve KKTC aleyhine söylemleri sadece kendi şahsi fikirleri değildir. Nitekim son yıllarda AB ve ABD basınında Türkiye’nin NATO’dan çıkarılması gerektiği konusunda çıkan haber ve yorumlarda büyük bir artış olduğu gözlemlenmektedir. NATO’nun doğu sınırındaki ülkelerin savunma yeteneklerinin artırılması amacıyla yapıldığı açıklanan tatbikata Türkiye’nin davet edilmemiş olması da NATO’nun doğu sınırının Türkiye’den Yunanistan’a kaydırıldığı izlenimi vermektedir.”
‘HEDEF TÜRKİYE’
ABD’nin Yunanistan ve GKRY ile ilişkilerine de dikkat çeken Taşçıoğlu, Doğu Akdeniz’deki faaliyetler hakkında şunları söyledi:
“ABD, Yunanistan’la 1990’da savunma alanında işbirliği anlaşması imzalamıştı. Taraflar Ekim 2021’de anlaşmayı 5 yıllığına uzattıklarını açıkladılar. Anlaşma 2026'dan itibaren, taraflardan biri çekilmedikçe süresiz yürürlükte kalacak. Yunan Dışişleri Bakanı, bu anlaşmanın Yunanistan’ın Doğu Akdeniz ve Ege’de karşı karşıya olduğu tehditlere karşı güvence olduğunu açıklamıştı. ABD ayrıca GKRY’ye uyguladığı silah ambargosunu da 2023’te kaldırdı ve Eylül 2024’te GKRY ile de bir savunma işbirliği anlaşması imzaladı. Ardından ABD ile GKRY, KKTC’yi hedef alan ortak askeri tatbikat icra etti. ABD yıllardır NATO ülkeleri ve İsrail ile birlikte Ege ve Akdeniz’de; Noble Dina, Nemesis, İniocos, Defender, Immediate Response isimleri altında Türkiye’yi hedef alan ortak askeri tatbikatlar yapıyor.”
‘YUNANİSTAN O SİLAHLARI KİME KARŞI KULLANACAK?’
ABD’nin bölgedeki üslerine işaret eden Taşçıoğlu, Immediate Response Tatbikatı’na ilişkin şunları kaydetti:
“Immediate Response Tatbikatı’nın nehir geçiş safhasının üzerinde icra edileceği belirtilen Mesta Karasu Nehri de tıpkı Meriç Nehri gibi kuzey-güney istikametinde uzanıyor. ABD, Yunanistan’da 9, GKRY’de 4 askeri üs alarak bu üslere askeri birlik ve harp silah ve araçları yerleştirdi. Bunlardan binlerce zırhlı araç ve savaş helikopterleri yerleştirdiği Dedeağaç, Türkiye’ye 30 kilometre mesefade. Ayrıca ABD tatbikatta kullanacağı silah, araç ve gereçlerin büyük kısmını Yunanistan’a bırakacağını açıkladı. NATO tatbikatının Türkiye’yi hedef almadığını söyleyenlere Yunanistan’ın ABD tarafından kendisine bırakılacak silahları kime karşı kullanacağı sorusunu sormak yararlı olacaktır. Nitekim Yunanistan, ABD’nin kendisine bıraktığı silahların bir bölümünü işgal ettiği Türk adalarına konuşlandırmıştır.”
Taşçıoğlu, tatbikatta Türkiye’nin olmamasını da yorumladı. Sözlerine şöyle devam etti:
“Tatbikata Türkiye’nin katılmaması Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerini bozmamak amacıyla Türkiye’nin tercihi olarak ortaya çıktıysa bu tercih ülkemizin ulusal ve uluslararası hak ve menfaatlerine uygun olan akılcı bir tercihtir ama tatbikatın planlayıcısı ABD’nin tatbikata ev sahipliği yapan Yunanistan’la ve GKRY ile imzaladığı savunma işbirliği anlaşmaları ve birlikte icra ettikleri ortak askeri tatbikatlar ve tatbikatın Türk hudutlarına 30 kilometre mesafede yapılması, ABD’nin Yunanistan’ın Dedeağaç bölgesinden Türkiye’ye sopa göstermeye çalıştığı intibası vermektedir. Bu böyle değilse bunu NATO makamları ile ABD’li ve Yunan yetkililerin açıklamaları gerekir.”
TÜRKİYE NE YAPMALI?
Em. Kur. Alb. Taşçıoğlu, Türkiye’nin bu tatbikata yanıt olarak yapması gerekenleri şöyle sıraladı:
- Türkiye NATO makamları tarafından tatbikata çağırılmadı ise NATO nezdindeki Askeri Temsil Heyeti Başkanlığı vasıtasıyla NATO makamlarından açıklama istenebilir.
- Tatbikatın 2. bölümüne katılan ülkelerdeki Türk büyükelçileri istişarelerde bulunmak üzere Türkiye’ye çağırılabilir.
- Söz konusu ülkelerin Ankara’daki büyükelçileri Dışişleri Bakanlığına çağırılarak açıklama istenebilir.
- Tatbikata karşı TDT’ye üye ülkelerle, Pakistan’la, Cezayir’le, Tunus’la, Irak’la, İran’la, Yemen’le ya da bu ülkelerden bir kısmıyla ortak askeri tatbikatlar yapılabilir.
- Doğu Akdeniz ve Ege’deki hak ve menfaatlerimizi koruması gerekirken buradaki görevleri sonlandırılarak Karadeniz’de görevlendirilen sismik araştırma ve sondaj gemilerimizin bir bölümü Ege ve Doğu Akdeniz bölgesine getirilerek buralarda araştırma ve sondaj faaliyetleri yapmaları sağlanabilir.
- Yunanistan’ın 2003 yılından günümüze kadar hazmettirerek işgal ettiği 20 ada ile 3 kayalığın işgaline son vermesi talep edilebilir. 152 ada, adacık ve kayalıktan henüz işgale uğramamış olanlarına birlik çıkarılabilir ve buralara kendi isteğiyle yerleşmek isteyenlerin iskânı sağlanabilir.
- Yunanistan’ın Lozan ve Paris Antlaşmalarına aykırı olarak silahlandırdığı ve asker çıkardığı adaları silahsızlandırması ve askersizleştirmesi için Yunanistan’a nota verilebilir.
“Bunlar söz konusu tatbikat kapsamında ilk akla gelen hususlardır. Türkiye’nin Türk-Yunan ilişkilerinde Yunanistan’ın, AB’nin ve ABD’nin atabileceği tehlikeli adımlara karşı müteyakkız bulunması, bu ülkelere TBMM’nin 1995 yılında aldığı Yunanistan’ın karasularını 6 milin üzerine çıkarmasının savaş sebebi kabul edileceğine ilişkin kararının halen yürürlükte olduğunun hatırlatılması, Türkiye ile Rusya’yı karşı karşıya getirebilecek senaryoların parçası olmaktan kaçınması ve başkalarının ulusal çıkarlarından önce kendi ulusal çıkarlarına öncelik vermesi önem taşımaktadır.”
‘Ders çıkarılmalı’
ABD’nin yanı sıra AB’nin de Türkiye karşıtı faaliyetleri olduğunu belirten Em. Kur. Alb. Doç. Dr. Ömer Lütfü Taşçıoğlu, Türkiye’nin NATO tarafından dışlandığı gerçeğini inkâr etmemesi gerektiğini anlattı:
“AB de Yunanistan’la işbirliği halinde Türkiye’yi kendi karasularına hapsetmeye çalışmaktadır. Türkiye ise üyelerinin çoğu NATO üyesi olan AB’nin ulusal ve uluslararası çıkarlarımıza aykırı olan faaliyetlerine gereken yanıtı vermemekte, hatta AB’nin silahlı güç unsurlarının bir parçası olmaya çalışmaktadır. Türkiye’nin 66 yıldır kendisini üyeliğe almayan ve almayacağını birçok yetkili ağızdan açıklayan AB’ye şirin görünmek için AB savunma planlarının ve askeri gücünün bir parçası haline gelmesinin ileride kendisini Rusya ile karşı karşıya getirebileceği gerçeğini görmezden gelmesi kabul edilebilecek bir durum değildir. Türkiye’nin bu konuda karar verirken geçmişte NATO’ya kabul edilebilmek için Kore’ye asker göndermek zorunda kaldığı ve NATO üyeliğinin bedelini kendi askerinin kanıyla ödemesine ve Kore’de ABD ordusunu imhadan kurtarmasına rağmen günümüzde NATO tarafından dışlandığı gerçeğinden ders alması gerekmektedir.”
