17 Mayıs 2024 Cuma
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Depremzede besiciler: Üretim kamu alımıyla desteklensin

6 Şubat depremlerinin ardından ev ve ahırları yıkılan, aldıkları tedbirlerle üretime devam eden Hataylı besiciler, kamunun hayvancılıkla ilgili tesisler kurup bölgeden alım yapmasının üretimi destekleyeceğini belirtiyor.

Depremzede besiciler: Üretim kamu alımıyla desteklensin
A+ A-

Oğlakören Mahallesi'nde ailesiyle besicilik yapan Bünyamin Beyazıt, depremin ardından alışılmışın dışında bir hayatla karşılaştıklarını, ilk zamanlarda hayvancılığı bırakmayı bile düşündüğünü söyledi. Sonunda direnmeye ve mahallelerini terk etmemeye karar verdiklerini anlatan Beyazıt, geride kalan bir yılı çok zor geçirdiklerini dile getirdi.

‘YEME ERİŞİM ZOR’

Beyazıt, hayvanları ve onlardan elde ettikleri ürünleri değerinde satamadıklarına dikkati çekerek, "İstediğimiz gibi pazara erişemiyoruz. Depremzede olmamıza rağmen aldığımız ilaçlar, hayvan yemleri aynı şekilde pahalı ve erişimi zor. Hayatımızı güç bir şekilde devam ettirdik bir yıl boyunca." dedi. Sadece özel sektörün varlığıyla işlerinin yürümeyeceğini bildiren Beyazıt, "Özel sektör sütü ederinde almıyor. Kendi hesabına göre en minimum düzeyde sütü alıyor bizden, kâr amacını kendisine daha çok ayırıyor." diye konuştu.

‘DEVLET FABRİKALAR KURSUN’

Devletin deprem bölgelerinde süt ve et işleyici fabrikalar kurması, bu fabrikaların da sütü ve eti değerinde almaları gerektiğini vurgulayan Beyazıt, sektörün sadece desteklerle ayakta kalamayacağını söyledi. Beyazıt, sattığı ürünlerin para etmesi durumunda köylünün üretmeye devam edeceğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bugün biz sütü 13,5 liraya satıyoruz. Bu 13,5 liranın içerisinde ilaç giderleri var, yem giderleri var, hayvanın ölüm riski var, emeğimiz var. Bize hiçbir şey kalmıyor. Tüccar, bunu bu şekilde düşünmüyor. Kendi kârını düşünüyor. Ama devletimiz burada kendi eliyle bu sütleri ve ürünleri tekrar değerinde alırsa biz daha çok kazanacağız ve ayakta kalmak daha kolay olacak. Köylerde bu işi yapan sayısı artacak. Ben daha güzel olacağını düşünüyorum."

‘PAZARLIK YAPAMIYORUZ’

Ürün ya da malzeme alırken pazarlık yapamadıklarını belirten Beyazıt, şu ifadeleri kullandı: "Her aldığımız yem bir sonrakinden daha pahalı. Ama süt, depremden bu yana sadece 3 lira arttı. Aldıklarımız yüzde 300, yüzde 200 zam yedi. Sattıklarımıza sadece 3 lira zam yapabildik. Onu da biz değil sadece alacak kişi sütün fiyatını belirliyor. Biz bir şey söyleyemiyoruz. 'Ben bu kadara alacağım.' diyor, biz de kabul etmek zorunda kalıyoruz. Çünkü rekabet etme şansımız yok. Başka tüccar yok."

Deprem Üretici Hayvancılık