Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: Doğu Akdeniz’den kuşatılıyoruz
Doğu Akdeniz’de Türkiye aleyhine ittifaklar inşa edilmeye çalışıldığını söyleyen Fidan, ‘Bunları görürüz, diplomatik tedbir geliştiririz. Ama belli konularda diplomatik tedbir geliştirilmezse konu askere havale edilir.’ dedi. Ayrıca Fidan, bölgesel bir istikrar paktının kurulması gerektiğini söyledi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 4 Ekim Cumartesi akşamı TRT Haber canlı yayınında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Fidan, Suriye’nin geleceği, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve Filistin meselesi başta olmak üzere Türkiye’nin dış politika önceliklerini anlattı.
Fidan, Suriye’deki Halk Meclisi seçimlerinin yeni dönemin kurumsallaşması bakımından kritik olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Bu önemli bir adım. Yani Suriye’de yeni bir hayatın, yeni bir sistemin kurulduğuna ilişkin hükûmetin ilanından sonraki ikinci önemli adım diyebiliriz. Bu seçim, dört yıl süreyle görev yapacak Halk Meclisi’ni belirleyecek. Stratejik düzeyde çok önemli bir gelişme.”
YPG ARTIK NİYETİNİ ORTAYA KOYMALI
Suriye’nin karşı karşıya olduğu en büyük riskin bölünme tehdidi olduğuna dikkat çeken Fidan, şöyle devam etti:
“Şimdi diğer taraftan Suriye’nin, özellikle fiziksel bütünlüğüne yönelik tehdidi oluşturan unsurların ortadan kalkması gerekiyor. Burada YPG’nin artık niyetini ortaya koyup Şam’la anlaşması lazım. Güneydeki Dürzi meselesi de ülkenin bütünlüğünü tehlikeye atmadan, her iki tarafın da kabul edeceği bir çerçevede çözülmeli.”
İSRAİL ‘OYUN BOZUCU’
İsrail’in bölgede “oyun bozucu” bir rol üstlendiğini ifade eden Fidan, “Buraya dolaylı ve doğrudan mesajlar da iletiliyor. Ama ülkenin bölünmesine yol açacak oldu bitti girişimlerini Türkiye olarak kabul etmemiz mümkün değil.” dedi.
Suriye’de milli birlik ve bütünlüğün sağlanmasının Türkiye’nin güvenliğiyle doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı: “Çünkü bizim sınırımız ve sınırın öbür tarafında olan her şey doğrudan milli güvenliğimizle ilintili. Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu şey, bütünlüğü korunmuş, birliği ve beraberliği devam eden bir Suriye’dir.”
Bakan Fidan, Suudi Arabistan başta olmak üzere bölge ülkelerinin Şam’a destek verdiğini belirterek, “Amerika’daki yaptırımların daha ileri düzeyde kaldırılması gerekiyor. Avrupa Birliği’nin yatırım ve finans konularında engelleri kaldıracak adımlar atması lazım.” dedi.
Mültecilerin kısmi geri dönüşlerinin hem Suriye ekonomisine hem de bölgesel istikrara katkı sağladığını kaydetti.
Fidan, Suriye’deki gelişmeler çerçevesinde mevkidaşı Esad Şeybani’nin çarşamba günü Türkiye’ye geleceği bilgisini verdi.
‘TÜRKİYE’YE KARŞI İTTİFAKLAR VAR’
Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı kurulan ittifak girişimlerine dikkat çeken Fidan, diplomasi ve güvenlik dengesini şöyle anlattı:
“Türkiye’nin görünür ve görünmez kuşatma alanları var. Görünür kuşatma alanları Türkiye’nin aleyhine oluşturulan ittifak yapılarıdır. Doğu Akdeniz’de böyle ittifak alanları inşa edilmeye çalışılıyor. Bunları görürüz, bunlara diplomatik tedbir geliştiririz. Ama belli konularda diplomatik tedbir geliştirilmezse konu askere havale edilir. Yani alabileceğiniz diplomatik tedbirleri önden almanız gerekiyor.”
Türkiye’ye uygulanan yaptırımlara da değinen Fidan, “Savunma alanında açık ve örtülü kısıtlamalar var. Bizim görevimiz bunları diplomatik yollarla kaldırmak. Kanada, Hollanda, Norveç, Belçika, Almanya’daki kısıtlamaların çoğu kalktı. Amerika’dakilerin bir kısmı duruyor. Bu yaptırımları kaldırmak benim görevim.” diye konuştu.
FİDAN ABD’DEN KARARLILIK BEKLİYOR
Gazze’de yürütülen müzakerelere değinen Fidan, Netanyahu’nun süreci sabote etme ihtimalinin bulunduğunu belirterek, “Bunun için Amerika’nın ciddiyetine ve kararlılığına ihtiyacımız var. Diplomaside ağırlık noktası bizim için Amerika’nın bu hatta tutulmasıdır.” dedi.
HAMAS’ın tavrını ise şu sözlerle değerlendirdi:
“Bence buradaki ortaya konan müzakere tekniği, takdire şayan bir husus. Kategorik bir reddiye değil; uzlaşmayı arayan, arabulucunun emeğine saygı duyan ama Filistin halkının kabul edemeyeceğini de açıkça dile getiren bir HAMAS yaklaşımı görüyoruz. Olması gereken en ideal yaklaşım da budur.”
‘BU İNSANLAR SAHİPSİZ DEĞİLLER’
Fidan, İsrail’in uluslararası sularda el koyduğu Küresel Sumud Filosu’na dair süreci de ayrıntılarıyla anlattı:
“İsrail makamlarıyla, güvenlik makamlarıyla Milli İstihbarat Teşkilatımız üzerinden temasa geçtik. Tel Aviv’deki maslahatgüzarımız da görüştü. Ve geri planda çok fazla insan emeğinin olduğu bir operasyonla kardeşlerimizi ülkemize getirdik.”
Diplomatik baskı sürecine değinen Bakan, “İspanya, Latin Amerika ve Asya-Pasifik ülkeleri başta olmak üzere birçok devletle koordinasyon kurduk. Ortak mesaj verdik ve uluslararası baskı ürettik. Bu insanlar sahipsiz değiller. Devletler olarak sahip çıkmamız gerekiyordu ve biz de sahip çıktık.” ifadelerini kullandı.
‘BU TARTIŞMALARI KINIYORUM’
Fidan, savunma sanayiine yönelik tartışmaların Türkiye’nin yerlileşme çabalarını hedef aldığını söyleyerek, “Savunmada yerlileşmeyi mümkün kılan emeğe saygısızlık eden tartışmaları reddediyorum ve kınıyorum.” dedi. ASELSAN, TAI, ROKETSAN, HAVELSAN, Baykar ve BMC’de yıllardır süren çalışmalar sayesinde yerlilik oranının yüzde 20’den yüzde 80’e çıktığını hatırlattı.
Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Fidan, tarafların çatışmaları şiddetlendirdiğini, Avrupa’nın güvenlik algısında köklü değişimler yaşandığını belirtti. Türkiye’nin ise istikrar üreten bir ülke olduğuna dikkat çekti:
“Biz hiçbir zaman istikrar bozucu, savaş çıkartıcı bir ülke olmadık. Terörle mücadele ettik, bölgede güvenliği sağladık.”
Yunan basını: Fidan’dan sert mesajlar
Fidan’ın Doğu Akdeniz ile ilgili sözleri, Yunan basınında geniş yer buldu. Açıklamalar “sert” olarak nitelendirildi. “Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi izole etmeye ve kuşatmaya çalışan ittifaklar kurulduğunu söyleyerek sert açıklamalarda bulundu. Fidan, Türkiye’nin bu girişimlerin farkında olduğunu ve bunları bertaraf etmek için diplomatik araçları harekete geçirdiğini belirtti. Ancak bu çabaların yetersiz kalması halinde, konunun orduya ve güvenlik birimlerine havale edileceğini vurguladı.” ifadeleri yer aldı.
Bölgesel istikrar paktına ihtiyaç var
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bölge ülkelerinin toprak bütünlüğüne karşılıklı taahhüt vereceği bir istikrar paktı çağrısı yaptı:
“Bölgesel bir istikrar paktına, platformuna ihtiyacımız var. Birinci amacı caydırıcılık değil; bölge ülkelerinin birbirine güvenini mutlak hale getirmek. Bu platforma ihtiyacımız var ve bunun öncülüğünü Cumhurbaşkanımız yapıyor.”

