20 Mayıs 2024 Pazartesi
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

E. Albay Macgregor: Ukrayna'daki savaş NATO'yu çökertecek

Trump döneminde Savunma Bakanı'nın Kıdemli Danışmanı olarak görev yapan emekli Albay Douglas Macgregor, 'Ocak 2022'de, Ukrayna'da Rusya ile ABD/NATO destekli bir savaşın eninde sonunda NATO'nun çöküşüne yol açacağını ifade etmiştim. Bu öngörüm devam ediyor.' ifadelerini kullandı.

E. Albay Macgregor: Ukrayna'daki savaş NATO'yu çökertecek
A+ A-
DIŞ HABERLER SERVİSİ

Douglas Macgregor, ABD kamuoyunun iyi tanıdığı ünlü analistlerinden biri. 2004 yılında albay rütbesiyle emekli olduktan sonra akademik çalışmalar yürüten Macgregor, 2020 yılında Trump'ın başkanlığı gelmesiyle birlikte Savunma Bakanı Kıdemli Danışmanı olarak atandı. Trump seçimi kaybedene kadar bu görevde kalan Macgregor, daha sonra da pek çok kez Senato ve Temsilciler Meclisi tarafından davet edilerek görüşleri alındı. Bugün hala Fox, CNN, BBC, Sky News gibi önde gelen ABD'li kanallarda savunma analizleri yapmayı sürdürüyor. Yunan basınına verdiği son röportajı ise, dikkat çekici fikirler nedeniyle incelenmeyi hak ediyor.

ABD'li albayın Pentapostagma gazetesine verdiği yanıtlar özetle şöyle:

'KİEV'DE YÖNETİM DEĞİŞEBİLİR'

  • Ukrayna'daki savaşın ne zaman ve nasıl sona ermesini bekliyorsunuz?

Rusya ile Ukrayna arasında görüşmelerin başlayabilmesi için Washington ve müttefiklerinin Kiev'e yönelik tüm yardımlarını askıya alması ve üniformalı ya da üniformasız NATO personelinin Ukrayna topraklarından çekilmesi gerekecek. Ancak Kiev'de yeni bir yönetim organı da ortaya çıkabilir ve barış görüşmeleri için çağrıda bulunabilir. Bu gelişme çok muhtemeldir.

  • Rus generallerin tasfiyesi Putin rejiminin başının belada olduğuna mı işaret ediyor; yoksa bu Kremlin'in büyük çaplı bir saldırıya hazırlık için yaptığı bir başka tasfiye mi?

Savaşta askerlere komuta eden generaller genellikle çeşitli nedenlerle değiştirilir. Bu nedenler arasında yorgunluk, kanıtlanmış yetersizlik, emirlere uymama ya da sadece kötü şans sayılabilir. Ekim 1942 ile Mayıs 1945 arasında Kuzey Afrika ve Avrupa'da 30 ay süren savaş sırasında da 28 ABD'li general belirtilen nedenlerden dolayı görevden alınmıştır. Bu tür değşimler zayıflığın değil, sağlık ve etkinliğin bir göstergesi olarak kabul edilmelidir.

'NATO ABD'NİN AVRUPA'YA HÜKMETME ARACI'

  • Ukrayna'daki savaşın sona ermesinden sonra NATO'nun Avrupa'daki rolü ne olacak? Çok kutupluluk hakim olacak mı ve bu dünya için ne anlama gelecek?

Ocak 2022'de, Ukrayna'da Rusya ile ABD/NATO destekli bir savaşın eninde sonunda NATO'nun çöküşüne yol açacağını ifade etmiştim. Bu öngörüm devam ediyor. Atlantik İttifakı, 1990'larda Balkanlar'da görüldüğü gibi bölgesel hakimiyet için küreselleşmiş bir projeye dönüştü. NATO artık Avrupa'da yeni bir savaşın patlak vermemesini sağlamak üzere tasarlanmış, salt savunmaya yönelik bir ittifak değildir. Bunun yerine NATO, ABD liderliğindeki Batılı ekonomik ve siyasi çıkarların Atlantik'ten Urallar'a kadar Avrupa'ya hükmetmesinin bir aracıdır. Washington'un Ukrayna'da Moskova ile yürüttüğü vekalet savaşının Kiev için askeri bir yenilgi ve Ukrayna için ekonomik bir yıkımla sonuçlanma olasılığının çok yüksek olduğu göz önüne alındığında, NATO bir ittifak olarak varlığını sürdürürse, savunma pozisyonuna geri dönmek ya da bölgesel güvenliğe odaklanan tamamen Avrupalı bir ittifak olmak zorunda kalacaktır.

  • Rusya'nın artan gücünü ve Ortadoğu ve ötesinde artan etkisini nasıl yorumluyorsunuz?

Kültürel yakınlık ve stratejik çıkarlar nedeniyle Rusya her zaman Ortadoğu'da iyi ilişkiler arayışında olmuştur. Çar I. Nikola, iki imparatorluk arasındaki bir dizi kanlı savaşın ardından Pers ve Osmanlı çıkarlarını çözmek için çalışarak Irak ve İran arasındaki mevcut sınırların oluşturulmasını kolaylaştırdı. Putin, şu anda bölgedeki tüm kilit oyuncularla iyi ilişkiler kurmaya çalışıyor. Rusya'nın Çin ile ittifakı (ve Hindistan ile fiili ittifakı), Moskova'nın herhangi bir büyük politika değişikliğine gitmeden önce Pekin'deki müttefikine danışacağını gösteriyor. Pekin ve Moskova'nın karşılıklı olarak birbirlerini güçlendiren çıkarları olduğundan, iki ülke kendi ulusal hedeflerine ulaşmak için birlikte çalışacaktır.

'TÜRKİYE KAĞIT ÜZERİNDE MÜTTEFİKTİR'

  • Türkiye'nin önümüzdeki dönemde Rusya, ABD ve NATO karşısındaki rolü ne olacak? Sizce Erdoğan, Türkiye'yi Batı'ya geri mi döndürecek yoksa Vilnius'taki hamleleri, sadece F-16'ları satın alma ve silah ambargosunu kaldırma planının bir parçası mıydı?

Erdoğan her zaman Türk devletinin ve İslam'ın çıkarları doğrultusunda hareket eder. F-16'ların teslimatının söz verildiği gibi gerçekleşip gerçekleşmeyeceği henüz teyit edilmedi. Dolayısıyla Türk parlamentosunun İsveç'in NATO'ya girişini onaylayıp onaylamayacağı şu anda belli değil. Erdoğan işine geldiği zaman sistematik olarak yön değiştiriyor. Bu yüzden İsveç'in üyeliğine aniden razı olacağına pek ihtimal vermiyorum.

  • Güney Kıbrıs'ın NATO'ya katılma talebini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu mümkün mü ve Doğu Akdeniz'in jeopolitiğini nasıl etkileyebilir?

Güney Kıbrıs'ın NATO üyeliği Türkiye ile gerilimi artırabilir. Brüksel'in, Türkiye'nin İttifak'a üyeliğine verdiği önem göz önüne alındığında, böyle bir hamle pek olası görünmüyor. Elbette pratikte Türkiye en fazla kâğıt üzerinde bir müttefiktir ama özellikle Washington'un tutumu, NATO'nun Türkiye'nin İttifak'ın dışında olmasındansa içinde olmasının daha iyi olacağı yönündedir.

  • Peki NATO'nun doğuya doğru genişlemesi, Avrasya ve Türk ülkelerini kapsayabilir mi?

NATO'nun Rusya ile büyük bir savaşa girmeye istekli olması halinde bunun mümkün olabileceğini düşünüyorum. Ancak şimdilik bu pek olası görünmüyor. Orta Asya demokrasileri genellikle Moskova ile iyi ilişkilere önem verme eğilimindedir.

ABD NATO Ukrayna Rusya Kiev