Enerji kaynaklarını paylaşmayı reddetti

Yunanistan'da haftasonu yapılacak parlamento seçimleri öncesi bir televizyon kanalına mülakat veren Yeni Demokrasi Partisi Lideri ve eski Başbakan Kiryakos Miçotakis, Ege'deki enerji kaynaklarının Türkiye ile ortaklaşa işletilmesine (kullanılmasına) şiddetle karşı çıktıklarını söyledi.

Miçotakis, “Türkiye, Avrupa'ya yaklaşmak ve Batı'ya açılmak istiyorsa, Yunan-Türk diyaloğunun yeniden başlaması gerekiyor.” dedi. Konuşması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılacağı Vilnius'taki NATO Zirvesi (11-12 Temmuz) öncesine denk gelen Miçotakis, Litvanya'da bir araya gelmeleri halinde “Tartışacak çok şeyimiz yok; egemenlik ve askersizleştirme konuları masada değil.” ifadelerini kullandı. Türkiye'nin “Trakya'daki Müslüman azınlığı ve genel seçimleri etkilemesi bağlamında Trakya'daki hamlelerini yeniden değerlendirmesi gerektiğini” savunan Miçotakis, bir araya gelmeleri halinde konuyu “Erdoğan ile açıkça tartışacağını” sözlerine ekledi.

Yunan Lider, Ankara ve Atina arasındaki olası bir diyaloğun ise “(iki ülke arasındaki) tek fark olan Ege ve Doğu Akdeniz'deki münhasır ekonomik bölge (MEB) ve kıta sahanlığının sınırlandırılması” ile ilgili olacağını söyledi.

YASALARI İZİN VERMİYOR

Halbuki iki ülke arasında karasuları ile başlayan, kıta sahanlığı, münhasır ekonomik bölge, arama-kurtarma sorumluluk sahası, FIR Hattı (Uçuş Malumat Bölgesi) ve gayri askeri statüdeki adaların silahlandırılması ile devam eden, nihayetinde konunun egemenliği antlaşmalarla Yunanistan’a devredilmemiş ada, adacık ve kayalıklara (EGAYDAAK) dayandığı bir dizi anlaşmazlık bulunuyor.

Türkiye, birbirleri ile bağlantılı olan bu sorunların paket hâlinde ele alınıp karşılıklı müzakereler yoluyla çözüme kavuşturulmasını isterken, Yunanistan bu konuları asla müzakere etmyeceğini, yalnızca MEB ve kıta sahanlığı konusunda masaya oturacağını belirtiyor. Hatta Yunan Meclisi, Uluslararası Adalet Divanı (UAD)’na gitme seçeneğini dahi ortadan kaldırmış durumda.

Daha önce Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi çerçevesindeki bazı uyuşmazlık konularını çözüm süreci dışında bırakan Atina, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin müdahil olduğu uyuşmazlıkların çözümlenmesi süreçlerine de tabi olmayacağını söylemişti.

1994 tarihli beyanında Atina yönetimi, gayriaskeri statüdeki Doğu Ege adalarının güvenliği kapsamında, yalnızca “savunma amaçlı askeri faaliyetleri” Divan’ın yargı yetkisi dışında bırakırken, 14 ve 16 Ocak 2015 tarihli yeni kararlarıyla, UAD’nin yargı yetkisine getirdiği çekincelerini karasuları, hava sahası ve egemenlik sorunlarını da kapsayacak şekilde genişletti.Böylece TürkiyeAtina yönetimi Türkiye ile diplomatik bir çözümün önünü kapatmış oldu.

BU PAZAR SEÇİM VAR

Yunanistan’da 21 Mayıs'ta düzenlenen seçimlerde, Miçotakis liderliğindeki Yeni Demokrasi Partisi oyların yüzde 40,8’ini alarak parlamentoda 146 sandalyenin sahibi olmuştu. Ancak bu sayı tek başına hükümet kurmaya yetmeyince, haziran ayından yeniden seçime gidilmesi kararlaştırılmıştı. Bu haftasonu yapılması beklenen seçimlerin ardından Miçotakis'in yeniden başbakan olması bekleniyor.