Gazeteci Serdar Sarıdağ ile Beşiktaş’taki son durumu konuştuk: ‘Sergen Yalçın gibi bir değer tüketilmemeli!’

SÜPER Lig’in son şampiyonu Beşiktaş, bu sezon ummadığı kadar kötü günlerden geçiyor. Geçen sezonu iki kupayla kapayan siyah-beyazlılar, yaz döneminde şampiyon kadroyu neredeyse tamamen korudu, ek olarak Teixeira, Pjanic ve Batshuayi gibi yıldız oyuncuları transfer etti. Siyah-beyazlı ekip sezona iyi denebilecek bir başlangıç yaptı ama eylül ayının ortalarından itibaren kabus başladı.

Beşiktaş, sakatlıkların da etkisiyle UEFA Şampiyonlar Ligi’nde çıktığı 5 maçı kaybetti, Süper Lig’de son 5 maçta 4 yenilgi ve 1 beraberlik yaşadı. Teknik direktör Sergen Yalçın peş peşe gelen puan kayıplarının önüne geçemedi. Avrupa defterini kapayan siyah-beyazlılar, ligde ise zirvedeki Trabzonspor’un tam 18 puan gerisinde.

Kötü gidişin nedenlerini Beşiktaş’ı yıllardır yakından takip eden gazeteci Serdar Sarıdağ ile konuştuk.

‘OYUNCULAR ZİHİNSEL OLARAK YORGUN’

• Çok değil henüz 4 ay önce bütün Beşiktaş taraftarları sezonun başlamasını dört gözle bekliyordu. Özellikle Şampiyonlar Ligi kuralarının çekildiği günü hatırlıyorum... Ne oldu, nasıl oldu da Beşiktaş’taki düşüş giderek dibe vurma halini aldı? Beşiktaş neden ayağa kalkamıyor?

Öncelikle şunun altını çizelim. Beşiktaş'ta sorunlara çok yanlış pencerelerden bakılıyor. Ligin ilk haftalarındaki sorunlara, bu haftadan bakarsak yanlış yapmış oluruz. Beşiktaş'ta kötü gidişatın başladığı dönemde futbolun ruhuna aykırı hakem hataları ve sakatlıklar gündemdeydi. Ve bu sakatlıkların hepsi darbeye bağlıydı. Örneğin N'Koudou üç ay gibi bir süre boyunca yoktu ve bu oyuncu hangi sebeplerden dolayı yok diye kimse sormadı. Darbeye bağlı sakatlıklar olduğu için bazı oyuncular dinlenemedi ve bu nedenle bu kez kas sakatlıkları başladı.

Beşiktaş’ta bu durum çok sorgulandı. Acaba yanlış antrenman mı yapılıyor? Yoksa fazla yükleme mi yapıldı? Halbuki antrenmanlar geçen seneki antrenmanların aynısı. Adale sakatlıkları yaşayan oyuncuların çoğunun yüklemesi ise Beşiktaş'ta yapılmadı. Beşiktaş'a geldiklerinde zaten yükleme yapılmıştı. Şampiyonlar Ligi'ndeki mağlubiyetleri de üstüne katarsak tüm bu olumsuz tablo takımı zihinsel olarak çok yordu. Beşiktaş'ta asıl kopma, Trabzonspor mağlubiyetinden sonra başladı. O maçtan sonra sadece teknik heyetle takım arasında değil futbolcular arasında da kopukluklar yaşandı. Böylesine durumlarda takımı ayağa kaldırmak çok zordur.

‘FORMA ADALETİ KONUSUNDA SORUN YOK’

• İşlerin kötü gitmesi dolayısıyla basında ve sosyal medyada birçok dedikodu dolaşıyor. Kimileri teknik direktör Sergen Yalçın'ın bazı futbolculara ön yargılı davrandığını, kimileri ise bazı oyuncuların Sergen Yalçın'la tüm bağlarını kopardığını söylüyor. Beşiktaş'ta takım içindeki hava nasıl, sizin gözlemleyebildiğiniz problemler neler?

Sergen Yalçın geçen sezon nasıl şampiyon oldu? Tüm oyuncularını hazır tutarak oldu. Herkese forma verdi. Forma adaletini iyi sağladı. Bu nedenle çifte kupayı kazandı. Bu sezon da aynı yöntemi izledi. Hem Şampiyonlar Ligi hem de ligde tüm kadroyu kullanmaya çalıştı. Herkes kaleci Mert'i niye oynattı diye eleştiriyor ama Sergen Yalçın iki kalecisinin de hazır olmasını istedi. Hiçbir oyuncu bu konuda şikayetçi olamaz. Ama şu söylenebilir. Acaba kadro kurarken yanlış isimler mi oynatıldı? Bu sorunun cevabına evet diyebiliriz lakin forma adaleti konusundaki eleştirilere katılmıyorum.

• Ahmet Nur Çebi yönetimi gerçekten Sergen Yalçın'ın yanında mı? Yönetim kaynaklı problemler olduğunu düşünüyor musunuz? Örneğin hemen akla gelen şu, acaba maaşlar zamanında ödenebiliyor mu?

Türkiye'de çok az kulüp oyuncuların maaşlarını zamanında ödeyebiliyor. Beşiktaş bu kulüplerden biri değil fakat eskiye göre çok iyi durumda. Zaten geçen seneki çifte kupanın temelinde yatan gerçeklerden biri de ödemelerdeki istikrar. Önceden 4 ay geriden gelen ödemeler son iki sezonda birkaç ay geriden gelmeye başladı. Hemen hemen tüm primler zamanında yatıyor. Oyuncuların bu konuda kafası eskiye göre daha rahat. Yönetim, geldiği günden beri Sergen Yalçın'ın yanında oldu. İlk sezonunda maddi sıkıntılar nedeniyle elbette bazı oyuncuları transfer edemediler ama bu sezon transferde teknik heyetin istediği isimlere ağırlık verildi.

YOL AYRIMINA GİDİLİRSE...

• Lider Trabzonspor’la puan farkı 18. Beşiktaş’ın bu sezona dair çözümü ne olmalı? Sergen Yalçın’la sezon tamamlanmalı mı?

Yönetim Sergen Yalçın’la devam etse de yolları ayırsa da her iki karara saygı duyarım. Sergen hoca için de aynısı geçerli. İstifa etse de sezonu tamamlama kararı alsa da saygı duyulması gerekir. Hoca değişimi olursa, bu değişim yapıldıktan sonra bir gecede tüm sorunlar çözülmez, bunu da eklemek lazım.

Sergen hoca, “Taraftarla geldim, taraftar isterse giderim” düşüncesinde. Şahsi fikrim, hocanın bırakması daha doğru olur. Sergen Yalçın yıpranmadan ayrılık gerçekleşirse birkaç sezon sonra bir daha Beşiktaş’ın başına gelir. Sergen Yalçın gibi büyük bir değer tüketilmemeli. Beşiktaş’ın kapısı Sergen Yalçın’a her zaman açık olur. En sağlıklısı bu.

‘GHEZZAL’E VERİLEN PARA STRATEJİK HATA’

• İşin teknik-taktik kısmına da değinmek istiyorum. Bu sezon sizi en çok hayal kırıklığına uğratan oyuncu kim? Josef-Pjanic-Teixeira orta sahasının bir türlü bekleneni verememesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

­Hayal kırıklığı olarak Ghezzal derim. Elbette geçen seneye göre taktiksel birçok değişiklik oldu. Onun formunun düşmesinde bunun da etkisi olmuş olabilir. Fakat Beşiktaş yönetimi geçen seneki Ghezzal'e para verdi. Bu sezonki Ghezzal o paranın karşılığını vermiyor. Bu stratejik bir hataydı. Bir oyuncunun parasını belirlenen limitin üstünde verirseniz, takım içerisinde bazı dengeleri bozabilirsiniz. Örneğin Larin. Kanadalı oyuncunun menajeri yönetimle masaya otururken, Ghezzal'in aldığı ücret üzerinden pazarlıklara başlıyor. Josef'i bir kenara bırakacak olursak zorluk derecesi yüksek maçlarda Teixeira-Pjanic ikilisinin aynı anda oynaması, orta sahada savunma güvenliği açısından büyük risk oluşturuyor.