GSI projesinde çatlak ‘GKRY yokuşa sürüyor’
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Girit–GKRY–İsrail denizaltı elektrik hattı (GSI) projesine ilişkin çekincelerini dile getirdi.
Rum yönetimi, projenin ekonomik ve teknik açıdan sürdürülebilir olmadığını vurgularken, Yunan basını gelişmeleri “Projeye yıldırım düştü!” ve “Türkiye’nin sessiz hamlesi!” başlıklarıyla manşetlerine taşıdı. Rum kesimindeki bürokratik kaynakların açıklamaları, Atina–GKRY–Tel Aviv üçgeninde çatlaklar bulunduğunu ortaya koyuyor ve projenin yeniden askıya alındığını gösteriyor.
Son dönemde Avrupa Komisyonu, GKRY’ye projeyi hızlandırma yönünde baskı yapıyordu. Ancak Rum yönetimi, projeyi çevreleyen jeopolitik risklerin aceleci adımlara izin vermediğini öne sürüyor. Yunan basını, bu tavrı derin bir anlaşmazlık olarak değerlendiriyor ve tarafları şöyle ifade ediyor, “Bir yanda projeyi yüz milyonlarca avroluk finansmanla stratejik bir Avrupa yatırımı olarak gören Atina ve Brüksel, diğer yanda ise ödemeleri Doğu Akdeniz’deki diplomatik pazarlıkta baskı aracı olarak kullanıyor izlenimi veren Rum yönetimi bulunuyor.”
RUM YÖNETİMİ: PROJE SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL
GKRY Maliye Bakanlığı, projeye 25 milyon avro tutarında gelir onayı vermiş olsa da ödemeleri başlatmayı reddediyor. Rum Maliye Bakanı Makis Keravnos, Kathimerini Kıbrıs gazetesine verdiği röportajda, projenin ekonomik olarak sürdürülebilir olmadığını ve bunu destekleyen iki bağımsız rapor bulunduğunu açıkladı. Keravnos, “Önümde iki ayrı çalışma var ve her ikisi de mevcut şartlarda projenin sürdürülebilir olmadığını gösteriyor” dedi. Bakan ayrıca projenin ekonomik, teknik ve jeopolitik boyutlarını da vurguladı ve Avrupa Birliği’nin tutumuna dikkat çekerek, “2010’dan bu yana Avrupa projesi olarak konuşulan ve Komisyon’un 650 milyon avro finansman tahsis ettiği proje neden hâlâ hayata geçmedi?” diye sordu.
GKRY lideri Nikos Hristodulidis ise protothema.gr’a verdiği röportajda, İsrail, GKRY ve Yunanistan arasında su altı elektrik kablosu döşeme projesinin ana yüklenicisi olan ADMİE’den somut adımlar ve taahhütler görmeden harekete geçmeyeceklerini belirtti. Hristodulidis, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile projeyi Avrupa açısından stratejik bir girişim olarak gördüklerini ifade etti. Yunan basını, Hristodulidis’ün mesajını “özenli ve dengeli” olarak nitelendirdi, ancak uzmanlar Atina ile Rum yönetiminin çizgisinin tamamen örtüşmediğini belirtiyor.
‘ANKARA SESSİZ KALMAZ’
Bu gelişmeler, Atina’da geçen yıl Türkiye ile Çoban Adası çevresinde yaşanan gerilim nedeniyle durdurulan Doğu Akdeniz enerji ve araştırma faaliyetlerinin yeniden gündeme geldiği bir döneme denk geliyor. Rum yönetimi, olası senaryolara temkinle yaklaşıyor; çünkü Ankara’nın enerji denkleminde yaşanan gelişmelere sessiz kalmayacağını biliyor.
AB: PROJE STRATEJİK BİR ARAÇ
Avrupa Komisyonu enerji sözcüsü Anna Kaiza, projenin yalnızca Avrupa önceliği olmadığını, aynı zamanda AB’nin enerji güvenliği için stratejik bir araç teşkil ettiğini açıkladı. Kaiza, Connecting Europe Facility mekanizmasından 657 milyon avro ve Kurtarma Fonu’ndan 100 milyon avronun ayrıldığını hatırlatarak, Brüksel’in takvimlere uyulmasını beklediğini vurguladı.
Yunan basınına göre Rum yönetimi iki yönlü bir strateji izliyor: Bir yandan Avrupa’nın siyasi ve mali taahhütlerini görmezden gelemiyor; diğer yandan projenin teknik değil, ciddi biçimde siyasi bir mesele olduğunun farkında. Türkiye, bu süreçte engelleme mesajları göndermeye devam ediyor. Yunan basını, tüm bu gelişmelerin GSI projesinin yakın gelecekte somut adımlar atmasının zor olduğunu ortaya koyduğunu belirtiyor.