Moskova’da verimli temaslar: Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliği derinleşiyor
Ankara ve Moskova, başlıca kriz alanlarında benzer tutumlar sergiliyor. Dışişleri Bakanı Fidan'ın son Rusya ziyareti bu uyumu pekiştirecek nitelikteydi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 26–27 Mayıs 2025 tarihlerinde Moskova’ya kapsamlı ve verimli bir ziyarette bulundu. Ziyaretin ilk gününde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından kabul edilen Fidan, ayrıca Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İstanbul görüşmelerinin Başmüzakerecisi Vladimir Medinskiy, Dış İstihbarat Servisi Direktörü Sergey Narışkin ve Rus-Türk İş Konseyi üyeleriyle de bir araya geldi.
ÖNE ÇIKANLAR
Ziyaretin en kapsamlı görüşmesi, Hakan Fidan ile Rus mevkidaşı Sergey Lavrov arasındaydı. İki bakanın ikili ilişkiler ve bölgesel gelişmeleri ele aldığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. Açıklamalarda öne çıkan başlıklar şu şekildeydi:
İlk olarak, Türkiye’nin arabuluculuğunda yürütülen Ukrayna krizine dair çözüm süreci gündeme geldi. Taraflar, Avrupa Birliği’nin izlediği politikanın, bazı Avrupalı liderlerin kişisel çıkarları doğrultusunda şekillendiği ve süreci olumsuz etkilediği konusunda hemfikir olduklarını ifade etti.
İkinci olarak, Suriye’deki gelişmeler ele alındı. Ankara ve Moskova, Ahmed Şara yönetimiyle temasların sürdüğünü vurgulayarak, Suriye’nin toprak bütünlüğüne olan bağlılıklarını yineledi.
Üçüncü gündem maddesi ise İsrail’in uluslararası hukuka aykırı eylemleri oldu. İki bakan, İsrail’in bölgede yarattığı kaosun durdurulması için uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiği mesajını verdi.
ORTAK VİZYON VE KİŞİSEL DİYALOG
Türk Dışişleri Bakanı’na gösterilen sıcak karşılama, Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin ulaştığı yüksek seviyeyi bir kez daha ortaya koydu. Mevcut jeopolitik denklemde bu işbirliğinin her iki taraf için de faydalı olduğu değerlendirmesi öne çıktı.
Türkiye, Ukrayna krizine ilişkin müzakerelerde kilit bir arabulucu rolü üstlenmiş durumda. Ankara, kendisini “barış diplomasisinin merkezi” olarak tanımlarken, gelecekteki görüşmelerin başarısı açısından belirleyici bir aktör olabileceği görüşü güçleniyor.
SURİYE VE ENERJİ
Savaş sonrası Suriye bağlamında da Türkiye-Rusya işbirliği kilit önemde. Suriye’ye yönelik dış ilginin yeniden arttığı bir dönemde özellikle ABD’nin petrol altyapısını kontrol altına alma çabaları dikkat çekiyor. Buna göre Washington, Suriye’nin petrol sektörünün yaklaşık yüzde 70’ini kontrol etmeyi planlarken, Şam yönetiminin payı üçte birin altında kalacak. “Uygun anlaşma” olarak sunulan bu plan, Suriye’nin enerji kaynakları üzerindeki egemenliğini büyük ölçüde dışlamayı hedefliyor.
ABD İLE ÇATIŞAN MENFAATLER
İsrail de değişen bölgesel dinamikler karşısında etkisini artırmaya çalışıyor. Reuters’ın 27 Mayıs 2025 tarihli haberine göre, İsrail ile Suriye arasında doğrudan temaslar kurulmuş durumda. Son haftalarda iki ülke arasında özel görüşmeler yapıldığı ve gerilimi düşürmeye yönelik adımlar atıldığı bildiriliyor.
Bu gelişme, ABD politikalarına karşı bir dengeleme arayışı olarak yorumlanıyor. Türkiye ile ABD’nin bölgeye dair çıkarlarının kimi başlıklarda örtüşmekten uzak olduğu, hatta karşı karşıya geldiği gözlemleniyor. Bu da Türkiye’nin bölgedeki konumunu, güçlü bir ortak olmadan daha kırılgan hâle getiriyor.
İŞBİRLİĞİNİ PEKİŞTİREN İLİŞKİ
Bu çerçevede Türkiye’nin Rusya ile kurduğu stratejik yakınlık tesadüf değil. Ankara ve Moskova, başlıca kriz alanlarında benzer tutumlar sergilerken; Cumhurbaşkanları Erdoğan ve Putin arasındaki kişisel ilişki de bu uyumu pekiştiriyor. Lavrov ve Fidan’ın görüşmesinde bu özel diyaloğa da dikkat çekildi.
Sonuç olarak, Türkiye ile Rusya arasında süregelen işbirliği, iki ülkeye hem jeopolitik hedeflerini ilerletme hem de küresel güç denkleminde daha etkili birer aktör hâline gelme imkânı sunuyor.
Taurus füzesi krizi: Berlin’in olası Kiev hamlesine Moskova’dan doğrudan saldırı tehdidiDünya
Soğuk Savaş’ın sonunda verilen sözler yeniden masada: NATO'nun doğuya genişlemesi durabilirDünya
Rekor tarifelerin ardından ilan edilen kırılgan Çin-ABD ateşkesi çıkmazdaDünya