Hamamda sergisi açılıyor: Tarih, kültür, gelenek sanatla buluşuyor

10 Nisan’da açılacak olan Hamamda karma sergisi Nevmekân Selimiye’de sanatseverleri ağırlayacak. Hülya Küpçüoğlu, Fatoş Beykal, Figen Batı, Nurcan Perdahçı’nın çalışmalarının yer aldığı sergi 28 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek.

Sergide 15. yüzyıl Uşak halısını zamansal bir yolculukta yeniden yapılandıran Nurcan Perdahçı, öznenin ve nesnenin dönüşümünü ortaya koyuyor. Sergiye yumuşak heykelleriyle katılan Fatoş Beykal ise hamam kültürünün bir parçası olan kurna başı sohbetlerine gönderme yapıyor.

Hülya Küpçüoğlu ise ateşin dönüştürücü gücünden yola çıkarak ağaç ve odunlarla yaptığı estalasyonları sergiliyor.

ATEŞİN DÖNÜŞTÜRÜCÜ GÜCÜNDEN İLHAM ALDI

Aydınlık’a konuşan Hülya Küpçüoğlu “Enstalasyonumun adı; Ateşin Hafızası. Hamam, arınma ve temizlik ritüellerinin yapıldığı bir mekân. Bu ritüelde ateş önemli bir öge. Ben de uzun zamandır resim dışında ağaç ve odunlarla da enstalasyonlar yapıyordum. Mekânı ilk gördüğümde ateşin dönüştürücü gücünden yola çıkarak bir çalışma gerçekleştirmek istedim” dedi.

Ateşin dönüştürücü gücünü vurgulamak istediğini belirten Küpçüoğlu, “Ateş bu çalışmada, sadece fiziksel bir ısınma aracı değil aynı zamanda dönüştürücü bir öge olarak karşımıza çıkıyor. Sembolik olarak odun ve kâğıtların bıraktığı izler ve kül, geçmişin hafızasını temsil ederken, sembolik olarak hamamın buharlı atmosferi ile birleşerek yeniden doğuşa da işaret ediyor. Ateşin yok edici ama bir o kadar da dönüştürücü gücü hafızanın kırılganlığı ile birleşiyor” ifadelerini kullandı.

GELENEK, KÜLTÜR VE TARİHİ SANATLA HARMANLADI

Hamam kültürüne atıf yapan Fatoş Beykal ise, geçmişten günümüze izler yakalamak istediğini belirtti. Beykal, “Bu sergide mekânın bana duyumsattıklarıyla oluşturduğum bir enstalasyon izleyiciyle buluşacak. Yumuşak heykellerimi hamam alanı içinde geçmişten günümüze bir iz yakalamak üzere yerleştirdim. Hamam, temizlikten öte bir arınma, sosyalleşme, yemek yeme hallerini de kapsayan birçok kültürde tarih boyu var olmuş özel bir alan. Gelenek, tarih ve eşsiz bir mimari içinde günümüz sanatını harmanlamak bana eşsiz bir deneyim oldu” diye konuştu.

‘GÜNÜMÜZÜN ŞEHİRLEŞMESİ KÜLTÜREL KOPUŞA NEDEN OLUYOR’

Sergiye katılan isimlerden Figen Batı, günümüzdeki şehirleşmenin insanı doğadan ve köklerinden kopardığını belirtti. “Özellikle İstanbul’da, yıkılan binaların arasında sıkışan bireyler; geçmişle bağlarını yitirirken, kendi varlıklarını yeniden tanımlama çabası içine giriyorlar” diyen Batı şu ifadeleri kullandı:

“Günümüz şehirleşmesi, doğadan ve köklerinden uzaklaşan şehirlerde insanların kültürel bir kopuşa neden oluyor. Özellikle İstanbul’da, yıkılan binaların arasında sıkışan bireyler; geçmişle bağlarını yitirirken, kendi varlıklarını yeniden tanımlama çabası içine giriyorlar.

Bu kayboluşun simgesel temsili ise, kültürümüzün bir parçası olan ancak giderek silikleşen bu hamam değerli sanatçı dostlarımla böyle güzel bir mekânda bir araya gelerek bir sergi yapmak çok heyecan verici. Eserlerimde zaman ve varlık arasındaki bu çatışmalı ilişkiyi derinlemesine sorguluyorum çoğunlukla. Sanatçı, benliğe yüklenen korkuları, mutlulukları, iç çatışmaları imgelerle somutlaştırarak geçmiş ve geleceği bugün de buluşturuyor. Farklı disiplinlerde 4 kadın sanatçının bu sergisine bekliyoruz.