19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Hatalardan ders alalım! ‘Kültür varlıklarını bilimle ayağa kaldıralım’

Depremlerde hasar gören tarihi yapılar için bakanlığa bağlı 502 kişilik ekip sahada çalışma yürütüyor. ‘Afet Bölgesi Kazı Başkanlığı’ oluşturulacağı açıklandı. Uzmanlar, eski eser korumada bilimsel yöntemlerin önemine dikkat çekiyor.

Hatalardan ders alalım! ‘Kültür varlıklarını bilimle ayağa kaldıralım’
"Gaziantep Kalesi (depremden sonra)"
A+ A-
KÜLTÜR SANAT SERVİSİ

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, tescilli yapıların enkazındaki değerli kültür varlıklarının kurtarılması için Afet Bölgesi Kazı Başkanlığı oluşturacaklarını bildirdi. Önceki gün Hatay Arkeoloji Müzesi'nde düzenlenen "Hatay Kültürel Mirasını Koruma Bilimsel Danışma Kurulu Toplantısı"nın ardından yapılan açıklamada, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası geçen hafta kentte tarihi ve kültürel yapılarla ilgili inceleme yapıldığı belirtildi. 11 ildeki kültür varlıklarının hasarlarının tespitiyle ilgili ilk andan itibaren hızlı bir çalışma başlattıklarını belirten Ersoy, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne bağlı 502 kişilik ekibin tespit çalışmalarını yoğun şekilde sürdürdüğünü aktardı.

Hatalardan ders alalım! ‘Kültür varlıklarını bilimle ayağa kaldıralım’ - Resim : 1
Mehmet Nuri Ersoy

ÜNİVERSİTELER DAVET EDİLECEK

Bakan Ersoy, yaptığı açıklamada aynı zamanda Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı 38 ekip ve 77 kişiden oluşan ayrı bir ekibin de vakıf mallarıyla ilgili tespitlerde bulunmaya devam ettiğini belirtmiş, saha çalışmaları kapsamında mülkiyeti kamu ya da özel olmasına bakılmaksızın tüm tescilli kültür varlıklarının, diğer yapılardan ayrılmasını sağlayacak koruma levhaları takılmış olup ulaşabilen yerlere koruma bantlarının çekilmeye devam ettiğini bildirmişti. Ersoy, Hatay Kültürel Mirasını Koruma Bilimsel Danışma Kurulunun ilk toplantısını yaptıklarını ifade ederek "Aldığımız kararlar doğrultusunda yetkin oldukları konularda destek verecek üniversiteleri de davet edeceğiz. Her üniversite yetkin olduğu konularda eğer gönüllü olarak çalışmak istiyorlarsa onlara da çalışma ortamlarını yaratmak istiyoruz." diye konuştu.

ORTAK OPERASYON MERKEZİ

Bakan Ersoy, uygulanacak yol haritasının ve temel ilkelerin kurul toplantılarında belirleneceğini vurgulayarak "Aldığımız kararlar doğrultusunda, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Hatay'da ortak bir operasyon merkezi oluşturacağız. Bilimsel Danışma Kurulumuzun üyeleri de bu operasyon merkezinde toplanacaklar. Hızlı karar almamız ve hareket etmemiz açısından bunu da önemli görüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

‘YOL HARİTASINI BERABERCE YAZACAĞIZ’

Kazı yapılması gereken alanlarda da çalışmaların olacağını belirten Ersoy, şöyle konuştu:

"Hatay, Antakya çok katmanlı bir arkeolojik potansiyele sahip. O yüzden de sadece tescilli yapıları değil, arkeolojik yapı ve bulgular da söz konusu. Biz, Bilimsel Danışma Kurulumuzla aslında bu bölgedeki yeni bir yol haritasını, hikayeyi beraberce yazacağız. Öncelikli kurtarılması gereken tescilli varlıkların kurtarılmasıyla ilgili çalışmaları yaparken, enkazdan doğru, tarihi, kültürel molozun çıkarılması bir yana tescilli yapıların hızlı şekilde restorasyonu ve rekonstrüksiyonu, aynı şekilde kazı yapılması gereken, yeni açılmış alanlarda kazı çalışmalarını başlatarak buranın yeniden bir hikayesini hep beraber yazacağız. Bunla ilgili gerekli istek, azim hepimizde var. Bizi en çok sevindiren uzman arkadaşlarımızın, hocalarımızın da çok istekli ve gönüllü olmaları. Hocalarımızın dışında da üniversitelerimiz yetkinlikleri doğrultusunda katkı vermek istiyorsa onlara kapımız açık. Onlara da gerekli çalışma ortamını hep beraber yaratacağız."

Ersoy, sürecin şeffaf yürütüleceğini vurgulayarak toplantılardan sonra gerekli basın açıklamalarını, bilgilendirmeleri yapacaklarını belirtti.

‘HIZLI MÜDAHALEDE EN AZ HATA’

Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Restorasyon Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Gün Ünal, coğrafyada çok büyük bir afetin yaşandığını söyledi.

Hatalardan ders alalım! ‘Kültür varlıklarını bilimle ayağa kaldıralım’ - Resim : 2
Prof. Dr. Zeynep Gün Ünal

Bölgede yürütülecek çalışmaların önemine işaret eden Ünal, şöyle konuştu:

"Şu anda önemli olan, kaosa düzen getirecek hızlı müdahaleleri en az hata düzeyiyle yerine getirmek çünkü kültür varlıklarıyla ilgili her türlü çalışmada hatalar geri alınamayabiliyor. Şu anda burada oluşan kurulun birinci önceliği, elimizdeki kültür molozunun korunması, mevcut durumun tespit edilmesi ve travma sonrası yeniden yapılanma için kullanılabilecek her türlü bilimsel verinin ortak bir alanda toplanarak çalışılması. Çok büyük kaybımız var. Bu kayıplarımız kültür varlıkları, üç boyutlu kolektif hafıza. Burada yaşayan insanlar için çok önemli. Birinci önceliğimiz de bu hafızanın en kısa zamanda en doğru şekilde yerine getirilmeye çalışılması olacak."

Kafkas Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammet Arslan da insanlar ve şehirler gibi kültür varlıklarının da depremzede olduğunu belirterek şunları kaydetti:

Hatalardan ders alalım! ‘Kültür varlıklarını bilimle ayağa kaldıralım’ - Resim : 3
Muhammet Arslan

"Bilim kurulumuzla Afet Bölgesi Kazı Başkanlığını kurma kararı aldık. Kazı başkanlığımız enkaz haline gelen binalarda özellikle kitabe, süslemeli taşlar gibi nitelikli eserlerin, mozaiklerin güvenli ve bilimsel bir şekilde toplanarak müzelerimizde koruma altına alınması amacıyla çalışmalar yapacak. Hatay merkezli olmak üzere afet yaşayan diğer illerimizdeki tescilli yapılarda da bu çalışmaları gerçekleştirmiş olacağız. Bölgede ikamet eden veya bölgedeki üniversitelerde öğrenim gören arkeoloji ve sanat tarihi bölümü öğrencilerine öncelik vermek üzere 2 günde çok hızlı bir şekilde sahaya inmeyi planlamaktayız."

ACİL VE NİHAİ KORUMA PLANLARI

Hatalardan ders alalım! ‘Kültür varlıklarını bilimle ayağa kaldıralım’ - Resim : 4
Hande Günözü Ulusoy

Aydınlık’a değerlendirmede bulunan Konservatör Dr. Hande Günözü Ulusoy; “Öncelikle acele etmeden depremde hasar gören taşınır ve taşınmaz kültür varlıkları ayrıntılı olarak belgelenmeli ve hasarın boyutu kayıt altına alınmalı. Hasara neden olan etkenler ayrıntılı bir bilimsel çalışma ile ortaya çıkarılmalı. Elde edilen verilerin neticesinde koruma planı belirlenmeli.” dedi.

Koruma planının oluşturulmasının, uzun soluklu bir çalışma gerektirdiğini belirten Ulusoy şöyle devam etti; “Bu vesileyle koruma planı oluşturma aşaması devam ederken acil koruma gerektiren (artçı sarsıntılarda yıkılabilecek) alanlar ivedilikle fakat en az müdahale ile sağlamlaştırmalı yani acil koruma altına alınmalıdır. Nihai koruma planı, ayrıntılı bir bilimsel çalışma gerektirir. Taşınmaz kültür varlıklarında yıkıma neden olan özellikle yapım tekniklerine bağlı etkenler ayrıntılı olarak çalışılmalı ve sadece deprem olasılığına karşı değil yapıda tüm afet ve çevresel etkenlerin yaratabileceği bozulma etkenlerini en aza indirgeyebilecek nihai koruma projeleri oluşturulmalıdır. Bu tür bir çalışma, çok disiplinli ve düzenli bir ekip çalışması ile mümkün.”

‘YENİLEME’DEN UZAK DURULMALI

Bölgenin kültürel dokusunun yeniden kazandırılması gerekli fakat "yenileme" uygulamalarından uzak durulmalı. "Yenileme", var olan kültür varlığının özgün dokusunun ve günümüze kadar bize sağladığı verinin ciddi oranda kaybı demek. Depremde oldukça hasar gören kültür varlıklarımıza "yenileme" uygulamalarıyla bir darbe de biz vurmayalım. Var olanı ayağa kaldırmaya ve aslına uygun bir şekilde "koruma" altına almaya odaklanalım. Bu adımı günümüz koruma bilimi ve etik değerlerine uygun bir şekilde gerçekleştirebilmemiz için, geçmişte yapılan hatalı uygulamalarımızdan ders almamız ve bilime güvenmemiz gerekiyor. İvedilikle yapmamız gereken; gönüllülük esasıyla oluşturacağımız çok disiplinli bilim kurulları ile taşınır taşınmaz eser koruma uygulamalarında regülasyonlarımızı belirlemek için altyapımızı oluşturmaktır.”

Mehmet Nuri Ersoy Kültür ve Turizm Bakanlığı Müze Deprem