Hataylı depremzedeler kalıcı konutlarını bekliyor

6 Şubat Depreminin üzerinden iki yıl dokuz ay geçti, Hatay’ın alt yapı sorunu çözülmedi. Dolaşan söylentiler ise vatandaşları rahatsız ediyor. En önemli soru ise şu: “Konutlar ne zaman teslim edilecek!”

Deprem bölgesindeki konteyner kentlerde kalanlar, konteyner çarşılarda esnaflık yapanlar “Bizlere doğru dürüst bir bilgi verilmiyor, kulaktan dolma söylentiler üzerinden bilgi edinmeye çalışıyoruz.” diyorlar.

CHP Milletvekili Mehmet Güzelmansur ve Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan konu hakkında yaptıkları açıklamalarda, vatandaşlara doğru bilgi verilmesini ve konutların bir an önce tamamlanması gerektiğini belirttiler.

179 BİN İNSAN KONTEYNERLERDE YAŞIYOR

CHP Milletvekili Mehmet Güzelmansur şöyle konuştu:

“Bugün itibarıyla Hatay genelinde 132 bin 919’u konteyner kentlerde, 46 bin 493’ü bireysel konteynerlerde olmak üzere toplam 179 bin 862 vatandaşımız konteynerlerde yaşıyor. Hatay’da yıkılan ticarethane sayısı 47 bin 653. Hak sahipliği kapsamında yapılması planlanan işyeri sayısı 22 bin 864. Bugüne kadar teslim edilen işyeri sayısı ise sadece 2 bin 515. Yani teslim oranı yalnızca yüzde 11,2.”

Saadet Partili vekil Çalışkan da şunları kaydetti: “Hatay’da konteyner kentlerin sayası merkezde 45 bin 536, kırsalda 17 bin 567’dir. Aile sayıları ise konteynerlerin sayıları ile orantılı gibi görünüyor ama teyit edilmeye muhtaçtır. Kesin olan 122 bin 856 insanın eve ihtiyacı vardır. Kaç ev yapıldığı konusunda kesin bilgi verilmiyor ve peyderpey yapıldığı belirtiliyor. Toplam 114 bin 218 eve ihtiyaç olduğu bilgisi vardır.”

VALİLİK’TEN AÇIKLAMA

Hatay Valisi Mustafa Masatlı, 18 Eylül 2025’teki açıklamasında, “Anahtar teslimi yapılmayan hiçbir hak sahibi konteynerden çıkarılmayacak. Hiçbir vatandaş mağdur olmayacak.” dedi.

Açıklamasını şöyle sürdürdü: “Hatay gibi kadim bir şehri teneke şehri yapamayız. Aralık ayına kadar hak sahibi olanlara kalıcı konutlarını teslim edeceğiz. Konteyner kentlerde kalan vatandaşlarımızın yüzde 30’u hak sahibi değil. Önümüzdeki yıl ise kiracıları ve durumu kötü olan vatandaşlarımızı sosyal konutlara yerleştirmeyi hedefliyoruz.

“200 konteynerlik alanlar zamanla 70–60 seviyelerine düşecek. Biz de bu konteynerleri toplu şekilde bir araya getirip daha düzenli hale getireceğiz. Böylece hem kaynakları daha verimli kullanmış olacağız hem de şehirde dağınık görüntülerin önüne geçiyoruz.

“207 konteyner kentte yaklaşık 220 bin insan yaşıyor. Hatay’da şu ana kadar 86 bin 754 bağımsız bölümün kurası çekildi. Aralık ayına kadar tüm hak sahiplerine evlerini vermeyi hedefliyoruz.”

VATANDAŞ ‘KONUT’ DİYOR

Bu açıklamalardan sonra konteyner kentlerde yaşamlarını sürdüren vatandaşlarla görüştük:

Sadık Karakaş: Konteyner kentlerde yaşamak zor. Buraların kaldırılacağı açıklandı. Buralarda kalanlar ne olacak. Açıklama yapılsın.

Arabi Zorlu: Ben emekli biriyim. Eşimi selde kaybettim. Oğlum cezaevindedir. Ben buradan çıktığımda çocuğuma, kendime mi bakacağım, kira mı vereceğim? Buraları kaldırırlarsa nereye gideceğiz, Gidecek yerim yok. Ancak yeniden çadır açarım.

Ayşe Aksoy: Biz nelere alışmadık, ben bir evlat yitirdim. Oturduğum konteynerin içi çökmüş, ha bire çıkacaksın diyorlar. Evimizi bekliyoruz, çok zor yaşam sürüyoruz.

Ayşe Başol: Konteyner kentte yaşam çok zor. Evimi, mahallemi özlüyorum. İlk zamanlar iyi baktılar. Yerlerimiz temizdi ama şimdi kötü ve bir arıtma suyumuz vardı onları da kestiler.

Fatma Donma: Buralarda söylendiği gibi güzel bir yaşam yok. Kaldırırlarsa ne yapacağız bilmiyoruz. Bu kadar insanı sokağa atmazlar, çözüm bekliyoruz.

Hamit Özbulut: Dört odalı evimi 70 metreye düşürdüler. Ne zaman gideceğimizi bilmiyoruz. Yetkililer bize açıklama yapmıyorlar.

Hatice Değerli: Bize durmadan çıkın diyorlar, biz nereye çıkalım. Kura çekildi ama daha ortada bir şey yok.

Medine Dönmez: Burada yaşam dışarıdan anlatıldığı gibi kolay değil. Yetkililer gelip, “Şu zaman çıkacaksınız, şuraya gideceksiniz” diye bir bilgi vermediler. Açıklama yapsınlar.

Mehmet Bilen: Benim evim rezerv alanda kaldı. Bir senedir “Geçeceksiniz.” diyorlar. 3 yıl oldu artık rahat yüzü görmek istiyoruz.

Mutlu Kurt: Hak sahiplerine evleri verildiyse kiracıların da birer eve kavuşmasını isterim. Onlar da canlarını yitirdi, evleri yıkıldı. Şimdi pat diye çıkarılmasını doğru bulmuyorum. Onlara söyledikleri sosyal konutları yapsınlar.

Yıldız Ülger: Depremden sonra yaşama tutunmaya çalıştık. Kalabalık bir aileyiz, ne yapalım ve nereye gidelim? Biz altı kişi yaşıyoruz. Hepsi genç ve konteynerin zeminleri çöktü, biz kendi çabamızla yaptık.

Zeliha Gökkaya: Tamam yıl başında çıkalım ama evlerimizi vermediler, evleriniz çıktı dediler ama anahtar vermediler.