Kapatmak çözüm değil: Soma Termik Santrali kamulaştırılsın
Ülkemizin önde gelen enerji üretim merkezi kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Türkiye Maden İşçileri Sendikası Başkanı Akçul, ‘Santralin faaliyetlerinin durdurulması bölgeyi de sarsar. Santral kapanırsa kömür madenciliği durur, insanlar işsiz kalır.’ dedi. Vatan Partisi çözüm kamulaştırma dedi.
Soma Termik Santrali, on yılı aşkın süredir işletmesini yürüten Konya Şeker’in biriken borçları ve yerine getirilmeyen yükümlülükleri nedeniyle kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı dün sendika başkanlarını Soma için toplantıya çağırdı.
Türkiye Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul Soma Termik Santrali’nin olası kapanışına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Santralin yalnızca enerji üretimi açısından değil, Soma'nın sosyal ve ekonomik bütünlüğü açısından da kritik öneme sahip olduğunu belirten Akçul, olası bir kapanmanın zincirleme bir krizi tetikleyebileceği uyarısında bulundu. Yaşanan belirsizlik, bölgede çalışan binlerce işçinin geleceğiyle ilgili ciddi endişelere yol açarken, Soma Belediye Başkanı Sercan Okur ve Tes-İş Sendikası Soma Şube Başkanı Mustafa Girginler’den dayanışma mesajları geldi. Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Utku Reyhan da önerilerde bulundu.
Akçul, santralin kapatılmasının yaratacağı etkileri şu sözlerle dile getirdi:
“Soma, Türkiye’nin önemli enerji üretim merkezlerinden biridir. Santralin faaliyetlerinin durdurulması, sadece enerji üretiminin değil, bölgedeki istihdamın ve sosyal dengelerin de sarsılması anlamına gelir. Santral kapanırsa kömür madenciliği faaliyetleri de durur. Bu durum, binlerce maden işçisinin işsiz kalmasına, onların geçim kaynaklarının tamamen yok olmasına yol açar. Kararın yalnızca işçilerle sınırlı kalmaz, bölge ekonomisinin tamamı etkilenir.”
‘ESNAF KEPENK KAPATIR GENÇLER İŞ İÇİN GÖÇER’
Santralin kapanmasının Soma’daki tüm ekonomik döngüyü sekteye uğratacağını belirten Akçul, “Maden işçilerinin ve ailelerinin gelir kaybı, yerel tüketimi düşürecektir. Bu da lokantadan markete, giyim mağazalarından diğer perakende işletmelere kadar birçok esnafın siftahsız kepenk kapatmasına neden olabilir. Gelir kaybı, ailelerin eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlere erişimini zorlaştıracak. Gençler için istihdam umudu kalmayacak ve büyükşehirlere göç hızlanacaktır.” ifadelerini kullandı.
‘BÖLGE HALKI GÖZETİLMELİ’
Santralin kapatılmasının yalnızca bir tesisin kapanmasından ibaret olmadığını vurgulayan Akçul, “Bu karar, bölgedeki madencilik sektörünün çöküşüne, esnafın zayıflamasına ve halkın genelinde ciddi bir gelir kaybına neden olabilir. Adeta bir domino etkisi yaratır.” dedi.
Son olarak yetkililere seslenen Akçul sözlerini şöyle tamamladı: “Soma Termik Santrali’nin geleceğine ilişkin alınacak kararlar yalnızca üretim ve maliyet verileriyle sınırlı kalmamalı. Bölge halkının sosyal ve ekonomik refahı da gözetilmeli. Bu sadece teknik değil, aynı zamanda insani bir meseledir. Santralin kapatılması bir kâğıt üzerindeki karardan ibaret değil; binlerce insanın yaşamı, geleceği ve umudu demek. Bu kararlar alınırken, insan göz ardı edilmemeli.”
BELEDİYE BAŞKANI: EMEKÇİLERİMİZDEN YANAYIZ
Soma Belediye Başkanı Sercan Okur, Tes-İş Sendikası’nı ziyaret ederek Şube Başkanı Mustafa Girginler ile bir araya gelmişti. Görüşme sonrası yapılan ortak açıklamada Okur, termik santralin kapanmasına karşı olduklarını belirtti. Okur şu ifadeleri kullandı:
“Soma Termik Santrali’nden kaynaklanan ve hepimizi tedirgin eden bu belirsizliği konuşmak için sendikamızı ziyaret ettik. Soma Belediyesi olarak bundan sonra yaşanacak süreçte işçilerimizin, emekçilerimizin yanındayız. Santral çevreye ve çalışanlara zarar vermeden faaliyet göstermeye devam etmeli. Termik santralımızın Soma için çalışmasını, Soma'ya ve ülkemize katkı sağlamasını istiyoruz. Bunun için Soma Belediyesi olarak sendikamızla ve maden sendikalarıyla iş birliği içerisinde elimizden gelen tüm imkânları kullanmaya hazırız. Artık Soma mağduriyetlerle değil, ürettiği güzelliklerle, kömürüyle, enerjisiyle anılan bir kent olsun.”
SENDİKA BAŞKANI: SÜRECİ EL BİRLİĞİYLE AŞACAĞIZ
Tes-İş Sendikası Soma Şube Başkanı Mustafa Girginler yaptığı açıklamada, çalışanların mağdur edilmemesi için birlikte hareket edeceklerini belirtti. “Bu sıkıntılı süreçte Somamızın, çalışanlarımızın mağdur olmaması için ne gerekiyorsa hep beraber hareket edip bu süreci el birliğiyle aşacağız. Kamuoyuna da gerekli açıklamaları beraber yapacağız.” diyen Girginler, Belediye Başkanı Okur’a santralin geleceğiyle ilgili gelişmeleri aktardıklarını söyledi. Girginler, işçi haklarının korunması için dayanışma içinde olacaklarını vurguladı. Santralin sürdürülebilir ve güvenli şekilde faaliyetlerine devam etmesi için gerekli adımların atılması talep edildi. Gazetemizin baskıya gittiği saatlerde toplantı henüz sonuçlanmamıştı.
Tek çözüm Soma-B'nin kamulaştırılması
Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Utku Reyhan da santrale ilişkin kamulaştırma önerisinde bulunarak şöyle konuştu:
“Soma'da yaşananlar özelleştirmenin bir sonucudur. ‘Daha verimli çalışacak, devletin sırtından kambur gidecek.’ diye satılan işletmeler şimdi gerçek birer kambura dönüşmüş durumda.
‘ATEŞLE OYNAMAYIN’
“Soma B termik santralinin kapanması Türkiye için bir cinayet olur. Bu santralin yok olması hem santralde hem de bu santrale kömür sağlayan ocaklarda binlerce işçinin işsiz kalması demek. Aileleriyle on binlerin ekmeğinden olması demek. Onların peşinden yöre esnafının hatta pazara mal götüren çiftçinin mağdur olması demek. Enerji arzında yaşanan düşüşün elektrik faturalarına zam olarak yansıma ihtimali de ayrı bir sorun. Bu çocuk oyuncağı değil. Ekonomik ve sosyal bir yıkım. Devlet, Hükûmet bunu izleyemez. Bunu izlemek, ateşle oynamaktır.
‘DEVLET VERİMLİ İŞLETEBİLİR’
“Tek çözüm Türkiye'nin yerli kömürle çalışan en büyük santralleri arasında yer alan Soma B Termik Santralinin yeniden kamulaştırılmasıdır. Zaten bu santral yıllardır fiilen devlet eliyle ayakta tutulmaktadır. Devlet bu özel şirkete sağladığı kaynaklarla, destekle bu santrali Elektrik Üretim A. Ş. (EÜAŞ) eliyle gayet verimli biçimde işletebilir. Burada kamulaştırma için elverişli bir durum var. Konya Şeker tarafından 2015'te özelleştirme yoluyla alınan Soma B santrali uzun süredir mali darboğaz içinde. Türkiye Kömür İşletmeleri'nden (TKİ) yerli linyit alarak faaliyetine devam ediyor. Ancak 2023'ten bu yana ödeme yapmıyor ve TKİ'ye (devlete) borcunun 3-10 milyar TL arasında olduğu tahmin ediliyor. Tam borcun peşindeyiz, öğreneceğiz.
‘GEREKLER YERİNE GETİRİLMEDİ’
“Özelleştirme kapsamında yapılması gereken, çevresel olumsuz etkileri azaltacak filtre yatırımı yapılmadı. Soma çevresinde bu santralden kaynaklı ciddi, riskli hava kirliliği mevcut. Ayrıca kurulu gücünün çok çok altında üretim yaparak, elektrik arzında da zaafiyet yaratıyor. Devlete olan borcu ve sözleşme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi birlikte değerlendirildiğinde üç yolla bu santralin tekrar kamuya geçmesi mümkün olabilir.”
‘KAMULAŞTIRMA İÇİN YOLLAR VAR’
1- Birinci ve en pratik yol anlaşmadır. Devlet yetkilileri ve santral sahipleri müzakere eder. Borcun silinmesi karşılığında santral devlete geçer. Bu durumda işi uzatacak yargı yolu devre dışı kalır.
2- Bir diğer yol, sözleşmede belirtilen taahhütlerin (zamanında ödeme yapılması, çevresel risklerin giderilmesi, kapasitenin değerlendirilmesi vb.) yerine getirilmediğinin tespit edilmesi, giderilmesi için süre verilmesi ve devamında sözleşmenin Özelleştirme İdaresi veya Enerji Bakanlığı tarafından feshedilmesidir. İtirazlar sonucu idari yargıda karar kesinleşince kamuya ait eski sahip olan EÜAŞ'a devir gerçekleşir. Özelleştirme Yasasına göre ihlal durumunda kamuya dönüş mümkündür. Ayrıca devlete olan borçların tahsili için icra yoluna da gidilir.
3- Son seçenek, eğer sözleşme feshedilmediyse kamuya olan borcun icra yoluyla alınmasıdır. TKİ kendisine olan borcu noter kanalıyla bildirir ve süre verir. Ödeme olmazsa icra takibi başlar ve TKİ devlet adına santrali ve tüm varlıklarını haczeder. Borcun ayni mal varlığı ile tahsili mümkündür.
‘SİYASİ İRADE GEREKİYOR’
Tüm bunlar bir yana sadece yol açacağı ekonomik ve sosyal yıkım düşünülerek Anayasa'nın 46. maddesi işletilerek kamu yararı gerekçe gösterilerek kamulaştırma yapılması gerekir. Bu bir siyasi irade meselesidir. İktidar bu sorunu sadece kamulaştırma yoluyla çözebilir.
