Laik eğitime darbe: Kız ortaokulları
Eğitimin amacı içinde bulunduğumuz toplumu geliştirmektir. Toplum birbirini tamamlayan kadın ve erkeklerden oluşur. Bunun için de iç içe yaşamamız gerekmektedir. Kadınlara ait dünya kurma çabası kadınlara yapılan en büyük kötülüktür.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in geçtiğimiz aylarda “Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz” söyleminin ardından ilk eğitim öğretim yılında Ankara’da kız ortaokulu açıldı. Nevzat Ayaz Kız Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi bünyesinde açılan Nevzat Ayaz Kız Ortaokulu ‘Ankara’nın tek kız ortaokulu’ sloganına sahip. Bakan Tekin kız ortaokullarını, kızlarını erkek çocuklarla aynı okula göndermek istemeyen velilerin isteği üzerine açtıklarını dile getirdi. Erkek öğrencileri kızlardan, kız öğrencileri erkeklerden ayırmak laik eğitime darbedir. Türkiye’nin aydınlık geleceğinin önüne engel koyulmamalı, çağdışı bu uygulama başlamadan sona erdirilmelidir.
Eğitimin amacı içinde bulunduğumuz toplumu geliştirmektir. Toplum birbirini tamamlayan kadın ve erkeklerden oluşur. Bunun için de iç içe yaşamamız gerekmektedir. Kadınlara ait dünya kurma çabası kadınlara yapılan en büyük kötülüktür. Erkeklerin kadınlara, kadınların erkeklere olan saygısı küçük yaşta ailede ve okulda başlar. Ortaokulda cinsiyetlerine göre ayrılan çocukların ise eğitimi eksiktir. Çünkü eğitimin tek amacı çocukları para kazanacakları mesleklere yönlendirmek değil, hayata hazırlamaktır. Küçük yaşta kalemini, silgisini paylaşan çocuklar büyüdüklerinde hayatlarını paylaşacaktır. Gerçekleştirilmesi istenen bu uygulama toplumun her alanında kadınların olması görüşüne terstir. Kız ortaokulları, kız liseleri, kız üniversiteleri ve sonucunda sadece kadınlara uygun görülen meslekler. Bu meslekler için yeteri kadar alan açılmadığı takdirde ise kadınlar çalışamayacaktır. Kadınların sosyal hayattan soyutlandığı toplum ise geri kalmış demektir. En başta vurguladığım eğitimin amacından oldukça saptığını gözlemliyoruz. 1973’de yürürlüğe giren Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15. maddesi “Milli eğitim kurumlarında kız ve erkek öğrenciler karma eğitim görürler.” hala yürürlüktedir. Anayasaya aykırı bu uygulamadan geri dönülmelidir.
Doğru ve yanlış bilgiyi birbirinden ayırt etmek, doğru olana karar vermek için o alanda yetkin olmak gerekmektedir. Eğitim politikalarına karar vermek için de eğitimci olmak gerekir. Velilerin isteği üzerine kız ortaokulları açılması bu nedenle yanlıştır. Karma eğitim bugünün gerçeğidir. Karma eğitime karşı durmak yerine bu konuda veliler bilgilendirilmelidir. Eğer veli erkek çocuklarla kızını okutmak istemiyorsa toplumu ikiye bölen bu uygulama yerine velilerle toplantılar yapılmalı, karma eğitimin öneminden bahsedilmelidir.
Ülkemizde çözüm bekleyen büyük sorunlar var. Bu sorunların anlık çözümleri olsa da çoğu halının altına süpürülen geçici müdahaleler. Kalıcı çözüm sadece eğitim ile olur. Refah içinde yaşayan, huzurlu, kadın cinayetlerinin olmadığı, terörsüz, adil, mutlu bir ülke mi istiyoruz? O halde eğitim sistemimizi daha iyi hale getireceğiz. Çünkü bireyler toplumu oluşturur. Bireye doğru eğitim verirsen toplum değişir.
