Mahkeme Selimiye’deki restorasyon faciasını durdurdu! Bakanlık projenin arkasında durdu
Selimiye Camisi’nin yeni restorasyon projesiyle ilgili idare mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi. Söz konusu karardan önce görüştüğümüz Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri, Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Heyeti Başkan Yardımcısı Ökten’in açıklamalarını referans göstermişti
Mimar Sinan’ın ustalık eseri Selimiye Camisi’nin restorasyonuyla ilgili tartışmalar sürüyor. Caminin kalemişi süslemeleri ve tezyinatıyla ilgili yapılan restorasyon çalışmalarının onayı iptal edildi. Önerilen yeni proje ise Bilim Kurulu tarafından reddedildi. Ancak Koruma Kurulu, söz konusu projeyi onayladı.
Başkanlığını Uğur Derman ve Başkan Yardımcılığını Prof. Dr. Sadettin Ökten’in üstlendiği Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Heyeti’nin önerdiği projenin hayata geçmesi durumunda, 200 yıldır belgeli olan ve bu yıl restore edilen kalemişi ve tezyinatlar yok edilecek. Önerilen yeni projenin gerekçesi ise Selimiye Camisi’nin süslemelerinde Barok üslubun olduğu ve Mimar Sinan’ın düşüncesine uygun olmadığı iddiası. Öte yandan heyetin basına ve kamuoyuna yaptığı açıklamalardan kendi İslam yorumlarını tarihi eserlere uygulamaya çalıştıkları da anlaşılıyor.
Uzmanlar ise Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Selimiye’nin değerini kaybedebileceğini belirtiyor. Mevcut restorasyonun doğru olmadığını kaydeden uzmanlar, Selimiye’nin deneme tahtası olmadığını ve daha fazla dokunulmaması gerektiği görüşünde. Edinilen bilgilere göre davalık olan proje hakkında yürütmeyi durdurma kararı çıktı.
BAKANLIK ÖKTEN’İ REFERANS GÖSTERDİ
Konuyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığından ise henüz bir açıklama gelmedi. Görüştüğümüz bakanlık yetkilileri, herhangi bir açıklama yapılmayacağını, sürecin Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Heyeti tarafından yürütüldüğünü ve gerekli açıklamaları Prof. Dr. Sadettin Ökten’in Anadolu Ajansı’na yaptığını belirtti. Ökten’in 20 Eylül’de Anadolu Ajansı’na verdiği röportajda kullandığı şu sözler ise bilimsel dayanağı olmayan yeni projenin ideolojik takıntılar sebebiyle kabul edildiğini ortaya koyuyor:
“Öncelikle bizim için orası Mescid-i Nebevi'nin Edirne'deki iz düşümüdür. Tevhidin ve sünnetin sembolüdür. Tevhide ve sünnete götürmeyen her türlü unsurun, oradan edepli şekilde kaldırılması icap eder.”
Türkiye’nin en özgün eserlerinden birisi olan Selimiye Camisi restorasyonuyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığının herhangi bir açıklama yapmamasının nedeni ise kamuoyu tarafından sorgulanıyor. Öte yandan Bakanlığın, uzmanların ve vatandaşların tepkisinin ardından nasıl bir yol izleyeceği merak ediliyor. Kubbede herhangi bir işlemin yapılıp yapılmadığı konusu ise aydınlatılmayı bekliyor.
SELİMİYE CAMİSİ KİŞİSEL HIRSLARIN KURBANI MI OLACAK?
Öte yandan Selimiye Camisi’nde yapılması planlanan yeni kalemişi ve tezyinat çalışmalarında Hüseyin Kutlu’nun imzası yer alıyor. Kutlu daha önce de Mihrimah Sultan Camisi, Hadım İbrahim Paşa Camisi, Silivrikapı Kazasker İvaz Efendi Camisi, Ayvansaray Camisi gibi tarihi camilerin tezyinat çalışmalarını da üstlendi. 2015 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü kazanan Kutlu’nun Selimiye Camisi’ne de imza atmak istediği öne sürülüyor.
HATTATLARDAN PROJE İPTAL EDİLSİN ÇAĞRISI
Selimiye Camisi’nin restorasyon sürecindeki değişikliğe hattatlar da tepki gösterdi. Onlarca hattatın imza attığı ortak metinde, söz konusu projenin caminin tarihsel bütünlüğünü yok edeceği belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Dünya kültür mirasının en önemli eserlerinden sayılan ve Mimar Sinan'ın yüksek sanat anlayışıyla Türk-İslam mimarisine damgasını vurmuş olan Edirne Selimiye Camii'nin kubbesine, çinilerine, taş ve mermerlere işlenmiş bulunan yazılar aslen 16. yüzyılın meşhur hattatı Ahmed Şemseddin Karahisari'nin (ö. 1566) talebesi Hattat Hasan Çelebi (ö.1594) tarafından yazılmıştır. Selimiye Camii ile tarihî, mimarî ve estetik bakımdan bütünlük arz eden, tarihi belge ve fotoğraflarda yer alan ve farklı dönemlerde yapılan restorasyonlarda da büyük ölçüde korunmasına özen gösterilmiş olan bu yazıların kaldırılması ve yerine günümüz sanat anlayışına göre yeni bir yazı programının uygulanması, caminin tarihî hüviyetiyle asla bağdaşmayacaktır.”
SELİMİYE CAMİSİ İLK VE TEK DEĞİL
Selimiye Camisi’nde yapılmak istenen kazıma işlemi ise ilk değil. Kamuoyunda yer alan bilgilere göre Bursa Şehzade Mustafa Türbesi, Kastamonu Nasrullah Camisi, Çorum Ulu Camisi, İzmit Orhan Camisi gibi camilerde de restorasyon çalışmaları sırasında caminin bütünlüğünü bozacak işlemler yapıldı. Nasrullah Camisi’ndeki restorasyon çalışmalarından sonra ünlü hattat Ahmet Şevket Efendi tarafından yapılan süslemeler ve hatların birçoğunun kaybolduğu iddia edildi.
