Yandex
24 Ocak 2025 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

MEDYANIN HALLERİ... Aydın Ünal’a sorular

Yeni Şafak yazarı Aydın Ünal ‘Esed, Rusya, İran, Hizbullah, PKK ve mezhepçi cinayet şebekelerine karşı her başarı insaniyet adına bir zaferdir.’ Aydın Ünal öyle bir tarif yapıyor ki Suriye’yi de vuran İsrail’i bile ‘insaniyet adına zafere’ layık görmüş oluyor!

MEDYANIN HALLERİ... Aydın Ünal’a sorular
A+ A-
NADİR TEMELOĞLU

Yeni Şafak yazarı Aydın Ünal, bu ara sık sık köşemizin konuğu. El mecbur. Terör örgütü HTŞ’yi mücahit diye övüp “Büyük resme bakarken miyop olmak” başlıklı bir yazı yazmış.

Aslında bu sefer kendini de gizlemiyor.

Aydınlık’ın birinci sayfasında günlerdir cepheleşmeyi anlattığımız bir şema var.

Cepheler şöyle:

ABD-İsrail Cephesi: ABD, İsrail, HTŞ, PKK/PYD, Yunanistan, Güney Kıbrıs, Ukrayna, Avrupa Birliği.

Batı Asya Cephesi: Suriye, Rusya, İran, Filistin, Irak, Lübnan, Yemen, Çin.

Israrla Türkiye bu cephede tarafsız kalamaz diyoruz.

MEDYANIN HALLERİ... Aydın Ünal’a sorular - Resim : 1
İsrail geçen günlerde Suriye toprağı olan Golan'a, yeni ve özel eğitimli bir tim konuşlandırdı.

Sayın Ünal bu kez açık açık cephesini belirlemiş:

“Esed, Rusya, İran, Hizbullah, PKK ve mezhepçi cinayet şebekelerine karşı her başarı insaniyet adına bir zaferdir.” Tabiî, PKK’yı bilerek, suyu bulandırmak için oraya sokuyor. PKK/PYD’nin hangi cephede olduğunu herkes biliyor.

O halde yanıtı “evet” ya da “hayır” olabilecek şu basit soruları bize sormak düşer:

- İsrail uçakları her gün Suriye’yi vuruyor. İsrail uçakları insanlığın yanında mıdır?

- DEAŞ, Esad’ı yıkmaya çalıştı. DEAŞ zafer kazansaydı, bu insanlığın zaferi mi olacaktı?

- Haziran 2023’te PKK ile petrol anlaşması yapan, Eski PYD Eşbaşkanı Salih Müslim’in anlaşabiliriz dediği,

Türkiye’nin terör örgütü olarak gördüğü HTŞ’nin zaferi insaniyet adına bir zafer mi olacaktır?

- 15 Temmuz’u yapan Türkiye’yi Yunanistan ve Güney Kıbrıs üzerinden kuşattığı gibi Rusya’yı Ukrayna üzerinden kuşatan ABD ve Batı’nın zaferi, insaniyet adına bir zafer mi olacaktır?

- İsrail’in ve ABD’nin ana hedef belirlediği İran’a karşı zaferleri, insaniyet adına bir zafer mi olacaktır?

- Her gün İsrail bombaları altında şehitler veren ve buna rağmen İsrail’i yenen Hizbullah gerçeği var. ABD-İsrail, Hizbullah’ı her gün vuruyor. Bu cephenin Hizbullah’a karşı zaferi insaniyet adına bir zafer mi olacaktır?

- Bu güçler Filistin’e en çok destek veren güçlerdir. Sahada birebir savaşan güçlerdir. HAMAS da bu cephededir. O halde ABD-İsrail’in Filistin’e karşı başarısı, insaniyet adına bir zafer mi olacaktır?

Sayın Ünal açık açık ABD-İsrail taraftarlığı yapıyor. 15 Temmuz’un ardındakilerin zaferini kutsuyor.

Türkiye’yi de bu cephede, ABD-İsrail’in yanına konumlandırıyor.

Sayın Ünal, kendini kaybedenler cephesine atmış.

ABD-İsrail’in bu savaşı kazanma şansı yok. Türkiye’nin çıkarları, Rusya, İran, Suriye, Irak, Filistin, Lübnan ile kesişiyor.

Sayın Ünal aslında saydıklarının düşmanlığını yapmıyor. Türkiye yeniden Atlantik cephesinde yerini alsın diye elini ovuşturuyor. Yaptığı aslında Türkiye düşmanlığıdır. Türk milletini emperyalistlere çiğnetme tarafgirliğidir. Ama bunu başaramazlar.

Ünal başkalarını miyop olmakla suçluyor ama Atlantik seviciliği, gözlerini kör etmiş.

Gözünüzü açtığınızda tek gerçekle karşılaşacaksınız: Batı Asya’nın zaferi.

Türk malı yurtdışında nasıl daha ucuza satılıyor?

MELİH ALTINOK-SABAH

Dün Katar'da bir vatandaşın çektiği alışveriş videosu tartışılıyordu.
Videoya göre Türkiye'de 17 bin lira olan bir çamaşır makinesi Katar'da 899 riyale, yani 8 bin 500 liraya satılıyor.
Üstelik çamaşır makinesi Türk malı. Bildiğimiz Beko.
Hangi hesaba göre, kişi başı geliri bize kıyasla katbekat fazla olan Katarlılar bizim mallarımızı yüzde 50 ucuza tüketebiliyorlar?
Yalnız çamaşır makinesi değil, Türk malı tarım ürünleri bile yurtdışında daha ucuza satılıyor.
Peki, yabancı markaların Türkiye'de tezgâha, üretildiği ülkelerden en az 2-3 misli fiyatla konulmasının izahı nedir?
Benim ekonomi bilgim bu durumu anlamaya yeterli değil. Aranızda bilen varsa anlatsın, bu iş nasıl mümkün oluyor?
Bu sorunun ilk muhatabı elbette ekonomi yönetimi. Ancak halkın yanındaymış pozları kesen muhalefet ve medyası, popülist ekonomistler, bu fahiş zamlara, yüksek kâr marjlarına sermayenin yerine gerekçe bulmayı bırakmadıkça bu talanın son bulması mümkün görünmüyor.

Yeni bir dünya kuruluyor…

ÖZAY ŞENDİR-MİLLİYET

Almanya’da yılın ilk 8 ayında iflas başvurusunda bulunan şirket sayısı geçen yıla oranla yüzde 23 arttı.
İflas edenler küçük şirketler değil, Avrupa’nın üçüncü büyük tur operatörü FTI, büyük mağaza zinciri Galeria, moda sektörünün global markalarından Esprit ve Avrupa’nın en büyük kereste fabrikasına sahip Ziegler Holding ilk akla gelenler.
Ülkenin önemli otomobil markaları Volkswagen, BMW ve Mercedes-Benz’in yılın üçüncü çeyreğindeki kârı, bir önceki yıla göre yarı yarıya azaldı.
Volkswagen üç fabrikasını kapatma ve binlerce kişiyi işten çıkarma kararı aldı. (…)
AB’nin en büyük ikinci ekonomisi Fransa’da 1962 yılından beri ilk kez bir hükümet güvenoyu alamayarak düştü.
Avrupa İstatistik Ofisi verileri, Fransa’nın kamu borcunun gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 112’sine yükseldiğini açıkladı, bu 3,5 trilyon Avro demek. (…)
Yeni bir dünya kuruluyor derken Amerika kıtasını görmezden gelemeyiz.
Kanada, Trump’ın vergi kartını şimdiden çekmesinden rahatsız, toplama nüfusu olan ülke, vatandaşları değil oturma izni olanları ordusuna alıyor.
ABD’nin silah ve teknoloji ihracatı rakamları, yaklaşık 3 milyon kişilik ordusu bir güç ama federal yapısı çatırdayan, Gazze katliamıyla birlikte dünya için ahlaki üstünlüğünü kaybetmiş, Çin ile ekonomik savaşında eksi 800 milyar dolar civarı ticaret açığı olan bir ülke ABD.
Doların rezerv para olmaktan çıkması ihtimali az buz bir risk değil. Birkaç sente mal ettiğiniz 100 doların kazandırdığı gücü kaybetme riski Trump’ı da endişelendiriyor ve daha göreve başlamadan BRICS üyesi ülkeleri tehdit etmeye başladı.

Aydın Ünal HTŞ Suriye İsrail Yeni Şafak