Meserret Taşkın'dan mektup var: Milletin efendisi kim?
Buradan varacağım yer şu: Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki; zeki, çalışkan, yeterli olanların pek çoğu hem topluma faydalı olamaz ve hem de kıyıda köşede sürünürken; yetersiz ama uyanık, yeteneksiz ama kurnaz birtakım kişiler ya torpille, ya paralarının gücüyle bazı yerleri elde ediyorlar.
GAZETE HABERLERİ
Editor
BASINIMIZ, Akdeniz Üniversitesi’nde rektör yardımcılığı ve Hukuk Fakültesi dekanlığı yapmış bir şahsın Profesör ünvanını almak için sahtecilik yaptığı iddiasıyla çalkalanıyor. Haberi görünce internette şöyle bir araştırayım dedim. Benzer şekilde doçentlik aldığı yazılanlar da var. Usulsüz aldığı iddia edilen diploma ile, Galatasaray Üniversitesi’nde profesörlük yaptığı haber olanlar da var.
Buradan varacağım yer şu: Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki; zeki, çalışkan, yeterli olanların pek çoğu hem topluma faydalı olamaz ve hem de kıyıda köşede sürünürken; yetersiz ama uyanık, yeteneksiz ama kurnaz birtakım kişiler ya torpille, ya paralarının gücüyle bazı yerleri elde ediyorlar. Bu durum sadece bizim ülkemizde görülmüyor elbette. ABD’nin başındakiler, Ukrayna’da Zelenski, Fransa’da Macron gibileri o ülkelerdeki durumu yeterince açıklıyor.
Edebiyatta, sanatta da bu durumu görüyoruz. Nobel ödülünü alan Orhan Pamuk’un intihal iddiaları tartışılmadı mı? Elif Şafak için benzer iddialar konuşulmadı mı?
Bir yerin, bir şeyin taraftarı olduğu için, ya da alnı secdeye değiyor gibi göründüğü için, liyakate bakılmaksızın mevki ve makam sahibi yapılanların toplumumuzu götürdüğü yer ortada.
Ne demiş eskiler: Balık baştan kokar. İmam ne yaparsa, cemaat kat kat fazlasını yapar.
Emek milletin efendisi olmazsa; liyakat değer görmezse; duyduklarımız, gördüklerimiz, yaşadıklarımız az gelir bize!
Sadık okurunuz Kırk beşini aşkın Meserret Taşkın
