Devlet Bahçeli'den, 'Fatih Altaylı' çıkışı
Milliyetçi Hareket Partisi (MGP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, isim vermeden Fatih Altaylı'nın tutuklanmasıyla ilgili 'Bazı sözde gazetecilerin, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu unutmaması tavsiye ve temennimdir. Hiç kimse dokunulmaz değildir.' ifadelerini kullandı.
Youtube kanalında Cumhurbaşkanı Recep Tayyio Erdoğan’ı tehdit ettiği gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılıp gözaltına alınan gazeteci Fatih Altaylı, 22 Haziran'da tutuklanmıştı.
Altaylı'nın tutuklanmasının ardından 23 Haziran'da yazılı açıklama yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, isim vermeden Fatih Altaylı'nın tutuklanmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
'HİÇ KİMSE DOKUNULMAZ DEĞİLDİR'
Bahçeli, şunları kaydetti:
"İfade ve düşünce özgürlüğünün sınırlarını ihlal edip ruhlarına yuva yapmış nefreti her fırsatta sözlerinin ve değerlendirmelerinin arasına tıpkı bir bomba gibi yerleştiren bazı sözde gazetecilerin, yarım aydınların ve safralaşmış uzmanların Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu unutmaması tavsiye ve temennimdir. Hiç kimse dokunulmaz değildir. Tarihi misallerle bugüne gönderme yapanların, tehdit dozajı hazmedilemez konuşmaların tarafı olanların Türkiye’nin yol geçen hanı olmadığını idrak etmeleri lazımdır"
ALTAYLI NE DEMİŞTİ?
Gazeteci Fatih Altaylı, “Erdoğan ömür boyunca cumhurbaşkanlığına devam etsin mi?” anketini değerlendirmiş ve şunları söylemişti:
Halkın yüzde 70'i buna karşıymış. Olumsuz ve çok olumsuz verenlerin oranı yüzde 70'miş. Bu oran çok da beklediğim oran, çünkü şu anda AKP seçmeninin önemli bir bölümü ve MHP seçmeninin bir bölümü dışında hiç kimse böyle bir şeye onay vermez. Bakın, Türk halkına çeşitli nedenlerle kızabilirsin, Türk halkının oy verme biçimine, oy kullanma alışkanlıklarına bir sürü nedenle kızabilirsin, katılmayabilirsin. Hatta çok sinirlenip; yok 'bidon kafalı', yok 'göbeğini kaşıyan adam' falan filan da diyebilirsin. Bunlar o kişilerin kendi fikirleri… Fakat Türk halkı sandığı sever ve gücün kendisinin olmasını ister. Yani oraya babasını seçse koysa, babasını değiştirme ihtimalini elinde tutmaktan hoşlanır. Bu tabii yeni bir şey de değil.
'SUİKASTE KURBAN GİDEN OSMANLI PADİŞAHI...'
Geçmişine bakın bu milletin, yakın geçmişinden de söz etmiyorum, uzak geçmişine bakın… Bu millet padişahını boğmuş bir millettir. Hoşuna gitmediği zaman, istemediği zaman padişahını yuhlamış bir millettir. Az uz değildir öldürülen, suikaste kurban giden Osmanlı padişahı… Suikast demeyelim de komploya kurban giden veya boğazlanan veya intihar etti süsü verilen…
'İSTEMEZ BUNU TÜRK HALKI'
Öyle baktığın zaman bu halk her şeyden vazgeçmiş gibi görünür ama seçme hakkının elinden alınmasından ve kendi kaderini kimin belirleyeceğini belirleme hakkının elinden sonsuza kadar alınmasından hoşlanmaz. O yüzdendir ki burada hakiki bir diktatörlük kurma hayali olanlar asla kuramazlar. Tam kurduklarını zannederlerken bir de bakmışlar ki kuramamışlar.
Çok net görüyoruz. Bu ülkenin bir bölümü elbette Tayyip Erdoğan'dan hoşlanmıyor, nefret ediyor olabilir. Ama yüzde 70'i Tayyip Erdoğan'dan nefret ediyor değildir. Ama 'Bir dakika kardeşim biz sana yetki verdik ama bunu haneden haline gel, hayat boyu orada kal, hatta sonunda da oğluna, damadına, yeğenine devret' istemez bunu Türk halkı."
Marmara ADK'dan, Ekrem Buğra Ekinci'ye 'Talat Paşa' dersi!Gündem
Süleymancılar B planını devreye soktu: Kuriş’in kardeşi liderliğe hazırlanıyorGündem