Harekât Trump'ın emriyle durduruldu: Bombardımanın ardından İsrail komandoları İran'a inecekti!

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerini vurma önerisini reddetti. Yaşananları çarşamba akşamı dünya kamuoyuna duyuran New York Times (NYT) haberini Beyaz Saray yetkilileri ve konuyla ilgili bilgi sahibi kişilere dayandırdığını söylüyor. Benzer haberler aynı gün ve saatlerde Reuters ile Washington Post gibi yayınlarda da manşete taşındı.

KOMANDO BASKINLARI

ABD basınına göre İsrail, İran'ın nükleer silah geliştirme kabiliyetini bir yıl ya da daha fazla geciktirmek amacıyla mayıs ayı başlarında İran'ın nükleer tesislerine saldırı planları hazırlamıştı. Tel Aviv, haftalar sürecek “kapsamlı bir bombalama kampanyası” tasarladı. Başbakan Binyamin Netanyahu, İsrail'in İran'daki çeşitli yer altı nükleer tesislerine “komando baskınları” düzenlemesini içeren iddialı bir plan da önerdi. Netanyahu bu baskınların Amerikan hava saldırılarıyla desteklenmesini istiyordu.

BEYAZ SARAY'DA LOBİ

Üst düzey askeri yetkililer kendisine planın son derece karmaşık olduğunu ve ancak ekim ayında hazır olacağını söylediğinde, Netanyahu planın daha erken, tercihen mayıs ayına kadar hazırlanmasını talep etti. İsrailli yetkililer, ABD'nin operasyona yeşil ışık yakmakla kalmayıp etkin olarak destekleyeceğini umuyordu. Netanyahu bu ayın başlarında Beyaz Saray'a yaptığı ziyarette Trump'ı yeşil ışık yakması için ikna etmeye çalıştı.

OPERASYONA MUHALEFET

ABD Başkanı Beyaz Saray'da saldırı planlarının etkin biçimde tartışılmasının ardından tasarıyı reddetti. Trump'ın bunun yerine Tahran ile yeni bir anlaşma yapmayı tercih ettiği bildirildi. Saldırıların “İran'la daha geniş bir çatışmayı tetikleyeceğine” dair endişelerini dile getiren üst düzey yönetim üyeleri arasında Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard ve İran ile yürütülen müzakerelere liderlik eden Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un da olduğu belirtildi.

ŞAHİNLER İSTEKLİ

Buna karşın Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve diğer üst düzey yönetim yetkilileri daha şahin bir tutum sergileyerek İran'ın nükleer tesislerine ABD-İsrail ortaklığında derhal bir saldırı düzenlenmesini ve İran'ın halihazırda algılanan “zayıflık durumundan” yararlanılmasını tercih ediyordu.

NÜKLEER PROGRAM ÜZERİNDEKİ ETKİ DÜŞÜK

Washington ve Tel Aviv askeri çevrelerinde, İran'ın nükleer tesislerine yönelik etkili bir saldırının İsrail tarafından tek başına düzenlenemeyeceği ve başarılı olması için önemli ölçüde Amerikan desteğine ihtiyaç duyulduğu konusunda görüş birliği bulunuyor. ABD istihbarat tahminlerine göre doğrudan Amerikan desteği olsa bile, İran'ın nükleer tesislerine yönelik geniş çaplı bir saldırı, nükleer silah programını muhtemelen sadece birkaç hafta veya en iyi ihtimalle birkaç ay geriye götürme potansiyeline sahip.

ABD istihbaratı aksine İran'ın nükleer programına yönelik geniş çaplı bir saldırının, Tahran'ın uranyumu silah düzeyinde zenginleştirmeye hemen başlamasına ve nükleer silaha yönelmesine yol açacağını değerlendiriyor.

Devrim sonrası operasyon

ABD, 1980 yılında “Kartal Pençesi Operasyonu” adıyla İran'a özel kuvvetler indirmeyi denedi. Amaç 52 Amerikalı rehineyi kurtarmaktı. O dönemde İran'da devrim henüz meydana gelmişti; ordusu tam bir kargaşa içindeydi ve hava savunması ya da radarları yok denecek kadar azdı. Ayrıca, iniş alanı bir çölün ortasındaydı ve tamamen savunmasızdı.

Tüm bu olumlu koşullara rağmen, helikopterlerden üçü daha iniş yapamadan arızalandı ve görev iptal edildi. Görevin iptal edilmesi emri verildikten sonra kalan helikopterlerden biri bir nakliye uçağına çarparak içindeki herkesin ölümüne neden oldu. Tüm bu olup bitende tek bir İranlı askerin bile müdahalesi olmadı.

Bu başarısızlık, ABD'nin özel kuvvetlerinin prestijini büyük ölçüde gölgeledi ve 1980 başkanlık seçimleri öncesinde Carter yönetimi üzerinde ciddi bir baskı yarattı. Ayrıca, İran’a karşı herhangi bir askeri müdahale için daha dikkatli ve stratejik adımlar atılması gerektiği konusunda bir ders verdi.

JPMorgan CEO’su Dimon: Batı çöküyor, Avrupa Çin ve Rusya'ya itiliyor, nükleer tehlike geri geliyorDünya

ABD gökten vekiller yerden: BAE Yemen'de Ensarullah'a karşı sahaya iniyorDünya

ABD konvoyları Suriye'yi terk etmeye başladı: Koniko gaza sahasından Kuzey Irak'aDünya