Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Prof. Dr. Ceyhan Kandemir sorularımızı yanıtladı ‘Yapay zekâdan destek almayı tercih ederdim’

Yapay zekâ ve sinema tartışmasına katılan Prof. Dr. Ceyhan Kandemir, insan elinin değmediği yerde niteliğin oluşmayacağını söyledi. Kandemir, ‘Yapay zekâ yapım sonrası tecrübeli bir kurgucunun sihirli dokunuşlarıyla filme hayat vermeye devam edecektir.’ dedi.

Prof. Dr. Ceyhan Kandemir sorularımızı yanıtladı ‘Yapay zekâdan destek almayı tercih ederdim’
GÖZEN ESMER

Son dönemde tüm dünyada yapay zekâ ve sinemaya etkileri tartışılıyor. Hollywood başta olmak üzere pek çok sinema endüstrisi, dijital platform, yapımcı ve yönetmen film ve dizi üretimi sırasında yapay zekâdan faydalanmaya başladı.

Türk sinemasında ise yapay zekânın etkileri henüz görülmüş değil; buna karşın sinema dünyasından pek çok isim bu yeni teknolojiyle yakından ilgileniyor. Sinema ve yapay zekâ arasındaki ilişkiyi, bu ileri teknolojinin sinemaya etkilerini Prof. Dr. Ceyhan Kandemir’le konuştuk.

‘DÖNÜŞÜM HİSSETTİĞİMİZİN ÇOK ÖTESİNDE’

- Sinemada yapay zekâ tüm dünyada tartışılıyor. Özellikle Hollywood’da bazı stüdyolar yapay zekâ kullanmaya başladı. Türkiye’de kısa videolar yapılıyor özellikle sosyal medyada. Siz yapay zekânın sinemaya etkilerini nasıl değerlendirirsiniz?

Yapay zekanın sinemaya etkileri çok hızlı bir şekilde artmaya devam ediyor, henüz çok yolun başında gözüksek bile bu etkileşim süresi durdurulmaz bir hızla gelmekte ve dönüşüm hissettiğimizin çok ötesinde … Kaçınılmaz bir teknoloji ancak bunun sinemanın büyüsünü nasıl etkileyeceğinin ötesinde; düşünsel süreçler, üretim boyutu ve izleyici ile buluşma noktasında pratikleri altüst edeceği kesin.

ÖZGÜNLÜK TARTIŞMALARINI BERABERİNDE GETİRİYOR

- Bir yandan da tabii, bir korku var. Bu yeni ve ileri teknoloji pek çok kişinin işini elinden alacak diye. Sizce durum böyle mi yoksa yapay zekâ işleri kolaylaştıracak mı?

Sektörün içinde genel bir işsizlik endişesi ve kaygılar zaten yıllardır çok yoğun, yapay zeka ile üretim ve bu ileri teknoloji doğal olarak korkmanın ötesinde çok ürkütücü bir hal alma endişesinin belirsizliğini de getiriyor. Sektörün yapay zekadan nasıl yararlanacağı, bunun film üretim aşamalarında hikaye oluşturma, araştırmalar, hazırlık süreçlerinin daha etkili planlanması gibi yapım öncesi aşamalarında oldukça etkili olabileceğine inanıyorum, karmaşık ve öngörülemeyen hususlarda projenin yapısal özelliğine göre analizler zaman kaybının ve daha doğru planlamaların yapılmasına katkı sağlayabilir. Ancak yine de sonuçta bunun öğrenilmiş algoritmalar tarafından sunulması özgünlük ve değer tartışmalarını beraberinde getiriyor.

Prof. Dr. Ceyhan Kandemir sorularımızı yanıtladı ‘Yapay zekâdan destek almayı tercih ederdim’ - Resim : 1

‘HIZLI ÜRETİM VE TÜKETİM HİKÂYEYİ YÜZEYSELLEŞTİREBİLİR’

- Yapay zekânın yeni estetik formlar ve sinemada yeni bir anlayışın önünü açabileceğini düşünüyor musunuz?

Dijitalleşme kendi görsel dilini ve görüntü dilini belirlemiş durumda, sayısal kodlarla ifade bulan bu dilin yeni izleyici ile sinematografik buluşması maalesef daha kısa estetik formlarla şekillenmeye başladı, geleneksel sinema izleyicisinin dijitalleşme ile dönüşen yapısı ve sabırsız yaklaşımları yapımlarda daha kısa sürede, daha etkili anlatım dilini dayatarak sinemada da yeni bir anlayışa doğru sürüklenmenin olumsuzluğu yaşanabilir. Bu tarz yapımlar etkili olma ve hızla tüketime açık olma haliyle hikayelerindeki derinlikten ve özgünlükten kopmalarına neden olabilir.

İNSAN ELİ DEĞMEDEN NİTELİK OLUŞMAZ

- Yapay zekâyla birlikte sanatçı sadece tasarlayan konumda olabilir mi? Yani işin zanaat kısmından kurtularak yalnızca fikirle, yaratıcılıkla ve ayrıntılarla ilgilenen bir noktaya erişebilir mi?

Yapay zeka film üretim sürecinde çok hassas ve titizlikle yönetilmelidir. Çekimler öncesi storyboardların hazırlanması vb hazırlık süreçleri için çok etkili olabilir, ancak sadece yapay zeka ile üretilmiş filmlerin dışındaki filmlerin oyuncu yönetimi, doğaçlama oyunculuk, ışık yönetimi vs anlık çekimlerde hissedilen sihrin monitöre yansımasının büyüsü hiçbir şey ile karşılaştırılamaz, yapay zeka ileri teknolojinin sunduğu imkânlarla teknik anlatım diline katkı sağlayan bir imkân olarak görüldüğünde insan eliyle üretimin daha nitelikli ve etkili olabileceği umudu asla yitirilmemelidir.

FİLM ENDÜSTRİSİNİN KORKTUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM

- Film endüstrisi yapay zekâdan korkuyor mu? Neden hep yapay zekâ temalı dizi ve filmler distopik temaları benimsiyor?

Film endüstrisi kendi kapitalist yaklaşımıyla ne kadar daha az para harcayarak üretim yapabilirimin derdinde, korktuklarını zannetmiyorum, sektör çalışanlarını korumak yerine tüm yapım aşamalarında kısa sürede, daha az parayla etkili filmler üretmek peşindeler. Tabii etkili olmak ile nitelikli olmak arasında çok fark var, gerçek sinemacılar yapay zekadan da ölçülü bir şekilde destek alarak yaratıcılıklarıyla beraber özgün olabilme hayallerini sürdürmeye devam edecekler.

Neden distopik temaların tercih edildiği sorusuna gelince; geleceğin, merak edilenin, aslında gelecekten korkmanın ve ürkmenin de bir yansıması bu durum, yapay zekanın ne getireceğinin de umutsuzluk ile boğuşan dünyanın da yeniden şekil bulması aslında…

- Eğer bir filmin tamamını yapay zeka ile yapmak şu anda mümkün olsaydı o filmin yönetmeni olmayı ister miydiniz?

Yapay zekâdan destek alan bir yönetmen olmayı tercih ederdim, filmimin ön hazırlıkları, mekansal arayışlar, bunların üretimi ile yöndeşen analizlerin değerlendirilmesi elbette çok değerli, tabii burada analizler ele alındığında size gelen bilgileri, kendi tecrübeniz, birikiminiz, sanatsal ifade gücünüzle izleyiciye sunabilmeniz önemli, yoksa sistemden elde edilen verilerle oluşturulacak hikayeler ve sadece bu tarz bir üretim süreci yönetmenin kendi ifade keskinliğini yok edeceği gibi değersizleştirir de. Yapay zekâ yapım sonrası tüm aşamalarda teknolojinin sağladığı imkânlarla yönetmen ve tecrübeli bir kurgucunun sihirli dokunuşlarıyla filme hayat vermeye devam edecektir, ancak şu an zamanın ruhu içinde hissettiklerim bir yönetmen olarak ileride çekeceğim filmlerimde yapay zekadan teknolojik bir imkân olarak faydalanarak üretim gerçekleştirmek istediğimdir.

- Son olarak okurlarımıza ne söylemek isterdiniz?

Tıpkı dijitalleşme ile gelen ve devam eden yoğun tartışmalarda olduğu dijital platformların sinemayı öldürüp öldürmediği gibi bir durumla karşı karşıyayız. Dijital platformlar sinemayı öldürmedi, karşılıklı olarak birbirlerini geliştirmeye ve güçlendirmeye devam ediyorlar diye düşünüyorum. Sinemayı sinema perdesinden izlemenin değeri ve izleyicinin o büyülü ortamdaki huzuru ve ilgisi asla yok olmadı. Gelecekte de yapay zeka ve sinema ilişkisine bu şekilde bakıyorum, birbirlerini destekleyen ve geliştiren teknolojinin sanatla bütünleştiği bir sinema anlayışı.

Yapay zeka Sinema