Rus Dışişleri Bakanı Lavrov'un yasaklı röportajı: İşte Batı basınının sansürlediği o yanıtlar
Aydınlık, İtalya'nın önde gelen gazetelerinden Corriere della Sera'nın yayımlamaya korktuğu röportajın tamamını dikkatinize sunuyor.
İtalyan gazetesi Corriere della Sera'nın Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'la yapılan röportajı yayınlamayı reddettiğini perşembe günü aktarmıştık. Gazete, sansüre gerekçe olarak Lavrov’un yanıtlarının “tartışmalı” ve “çapraz sorgu gerektirdiğini” savunuyordu.
Perşembe akşamı Rus Dışişleri Bakanlığı, Corriere della Sera'nın sakıncalı bulduğu ham metni internet sitesinde yayımladı.
Röportajın tamamını kamuoyunun dikkatine sunuyoruz:
Soru: Vladimir Putin’in Donald Trump ile Budapeşte’deki bir sonraki görüşmesinin, ABD yönetiminin sizin Ukrayna konusundaki görüşmelere hazır olmadığınızı anlaması nedeniyle yapılmadığı bildirildi. Gerçek bir barış sürecinin başlatılması umudunu veren Anchorage zirvesinden sonra ne ters gitti? Rusya neden Vladimir Putin'in Haziran 2024'te ileri sürdüğü taleplere bağlı kalıyor ve hangi konularda taviz verebilirsiniz?
Sergey Lavrov: Anchorage’da varılan mutabakatlar, Obama yönetiminin Şubat 2014’te Kiev’de düzenlediği anayasaya aykırı darbenin sonuçlarının üstesinden gelinmesi yoluyla Ukrayna’da uzun süreli bir barış arayışında önemli bir kilometre taşıydı. Mutabakatlar mevcut gerçekliğe dayanmaktadır ve Başkan Putin’in Haziran 2024’te önerdiği Ukrayna krizinin adil ve kalıcı çözümü koşullarıyla yakından bağlantılıdır.
Bildiğimiz kadarıyla, bu koşullar Trump yönetimi tarafından da duyulmuş ve kabul edilmiştir. Başta Ukrayna'nın NATO'ya sürüklenmesinin, doğrudan Rusya sınırlarında stratejik askeri tehditler yaratmasının kabul edilemez olduğu koşulu olmak üzere... Washington, Kiev tarafından "alt-insanlar", "yaratıklar" ve "teröristler" olarak etiketlenen, Rusya ile yeniden birleşmeyi ve Kiev rejiminden ayrı olarak kendi kaderini tayin etmeyi seçen, Rusya'nın beş tarihi bölgesindeki insanların yaptığı referandumların ardından toprak meselesini göz ardı edemeyeceğini de açıkça kabul etti.
ABD Başkanı'nın talimatıyla Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un Alaska zirvesinden bir hafta önce Moskova'ya getirdiği Amerikan konsepti de güvenlik ve toprak gerçekliği konuları üzerine inşa edilmişti. Başkan Putin, Anchorage'da Donald Trump'a, bu konsepti temel olarak kullanmayı kabul ettiğimizi söylerken, konseptin pratik uygulamasının yolunu açan özel bir adım önerdi.
ABD lideri, müttefiklerine danışması gerektiğini söyledi; ancak ertesi gün Washington'da müttefikleriyle yaptığı görüşmeden sonra, Steve Witkoff'un Alaska'dan önce Moskova'ya ilettiği önerilere verdiğimiz olumlu yanıta dair bir tepki almadık. Eylül ayında New York'ta Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile yaptığım görüşmede, hâlâ bir yanıt beklediğimizi hatırlattığımda da bir tepki iletilmedi.
Amerikalı meslektaşlarımızın kendi konseptlerine karar vermelerine yardımcı olmak için, Alaska mutabakatlarını resmi olmayan bir metinle ortaya koyduk ve Washington'a ilettik. Birkaç gün sonra, Trump'ın talebi üzerine, kendisi ve Vladimir Putin bir telefon görüşmesi yaptı ve bu zirveye yönelik kapsamlı hazırlıkların ardından Budapeşte'de buluşmak üzere ön anlaşmaya vardılar.
Anchorage'daki mutabakatları tartışacaklarına dair şüphe yoktu. Birkaç gün sonra Marco Rubio ile telefonda konuştum. Washington, görüşmeyi yapıcı olarak nitelendirdi (gerçekten yapıcı ve faydalıydı) ve bu telefon görüşmesinden sonra, üst düzey toplantıya hazırlık amacıyla Dışişleri Bakanı ile Rusya Dışişleri Bakanı arasında yüz yüze bir görüşmenin gereksiz olduğunu duyurdu.
Amerikan lidere kimin ve nasıl gizli raporlar sunduğunu, bunun ardından zirveyi neden ertelediğini veya iptal ettiğini bilmiyorum. Ancak genel zaman çizelgesini, sorumluluğunu üstlendiğim gerçeklere sıkı sıkıya dayanarak anlattım. Rusya’nın görüşmelere hazır olmadığı veya Anchorage toplantısının sonuçlarını sabote ettiği yönündeki düpedüz yalan haberlerin sorumluluğunu üstlenmeye niyetim yok.
Lütfen, bildiğim kadarıyla, olanların bu yanıltıcı versiyonunu yayan, olayların sırasını çarpıtarak suçu Moskova’ya atmak ve Donald Trump’ı önerdiği yoldan -Zelenskiy’in Avrupalı efendilerinin sırf ara verme ve Nazi rejimine Rusya’ya karşı savaşa devam etmesi için daha fazla silah enjekte etme saplantılı niyetleri yüzünden onu sürüklediği acil ateşkes yerine- kalıcı, istikrarlı bir barış yolundan saptırmak için bu yanıltıcı versiyonu yayan Financial Times ile konuşun. BBC bile, Trump’ın Capitol’e saldırı çağrısı yaptığı sahte bir video ürettiyse Financial Times da benzer bir şeyi yapabilir.
Rusya’da, “yalan söylemekten çekinmezler” deriz. Biz hâlâ Alaska zirvesinin iyi hazırlanmış sonuçlarına gerçekten dayanıyorsak bu, Budapeşte’de bir başka Rusya-ABD zirvesi düzenlemeye de hazırız demektir. Tarih henüz belirlenmedi. Rusya-ABD temasları devam ediyor.
Soru: Rus Silahlı Kuvvetlerinin birlikleri şu anda, sizin Özel Askeri Operasyon dediğiniz şeye başladıktan sonraki ilk haftalardan yani 2022'dekinden daha az bölgeyi kontrol ediyor. Gerçekten galip geliyorsanız neden belirleyici bir darbe indiremiyorsunuz? Ayrıca resmi kayıpları neden kamuoyuna ilan etmediğinizi de açıklayabilir misiniz?
Sergey Lavrov: Özel Askerî Operasyon, topraklar için yapılan bir savaş değil, asırlardır bu topraklarda yaşayan ve Kiev cuntasının yok etmeye çalıştığı -hem hukuki olarak, onların tarihini, dilini ve kültürünü yasaklayarak, hem de fiziksel olarak, Batı silahlarını kullanarak- milyonlarca insanın hayatını kurtarmaya yönelik bir operasyondur. Özel Askerî Operasyonun bir diğer önemli amacı da Rusya'nın güvenliğini sağlamak ve NATO ile AB'nin, batı sınırlarımızda, hukuken ve fiilen Nazi ideolojisine dayanan düşmanca bir kukla devlet yaratma planlarını boşa çıkarmaktır. Faşist ve Nazi saldırganlarını ilk kez durdurmuyoruz. Bu, İkinci Dünya Savaşı sırasında oldu ve yine olacak.
Bütün mahalleleri silip süpüren Batılıların aksine, biz insanları -hem sivilleri hem de askerî personeli- esirgiyoruz. Silahlı kuvvetlerimiz son derece sorumlu davranıyor ve yüksek hassasiyetli darbeleri yalnızca askerî hedeflere ve ilgili ulaşım ve enerji altyapısına yöneltiyor.
Savaş kayıplarını kamuoyuna açıklamak adet değildir. Sadece bu yıl, Rusya'nın 9 binden fazla Ukrayna personelinin cesedini geri gönderdiğini söyleyebilirim. Ukrayna'dan ise 143 savaşçımızın cesedini aldık. Kendi sonuçlarınızı çıkarabilirsiniz.
Soru: Anchorage zirvesine SSCB yazan bir tişörtle gelmeniz birçok soruyu gündeme getirdi. Bazıları bunu, eski Sovyet coğrafyasını (Ukrayna, Moldova, Gürcistan, Baltık ülkeleri) yeniden yaratma, mümkünse SSCB'yi restore etme hırsınızın bir teyidi olarak gördü. Bu şifreli bir mesaj mıydı yoksa sadece bir şaka mıydı?
Sergey Lavrov: Doğup büyüdüğüm, iyi bir eğitim aldığım, diplomatik kariyerime başlayıp devam ettiğim ülkemle gurur duyuyorum. Bilindiği üzere Rusya, SSCB'nin ardılıdır ve genel olarak ülkemiz ve medeniyetimiz bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Novgorod Meclisi, Batı'nın demokrasi oyunu oynamaya başlamasından çok önce ortaya çıktı.
Bu arada bende Rus İmparatorluğu'nun ulusal arması olan bir tişört de var ama bu, onu restore etmek istediğimiz anlamına gelmiyor. Haklı olarak gurur duyduğumuz en büyük varlıklarımızdan biri, Rus ve ülkenin diğer tüm halklarını birleştirme ve pekiştirme konusundaki büyük tarihi boyunca devletimizi geliştirme ve güçlendirme sürekliliğidir.
Başkan Putin yakın zamanda Ulusal Birlik Günü'ndeki konuşmasında bunu vurguladı. Bu yüzden lütfen bunda herhangi bir siyasi sinyal aramayın. Belki Batı'da vatanseverlik ve anavatana bağlılık duygusu azalıyor ama bizim için bu, genetik kodumuzun bir parçasıdır.
Soru: Özel Askerî Operasyon'un hedeflerinden biri, silah sayısını belirleme talebinize bakılırsa, Ukrayna'yı Rusya'nın nüfuzu altına döndürmek idiyse, mevcut silahlı çatışmanın, sonucu ne olursa olsun, Kiev'e Moskova'dan giderek daha da uzaklaşan çok spesifik bir uluslararası rol ve kimlik kazandırdığını düşünmüyor musunuz?
Sergey Lavrov: Özel Askerî Operasyon'un hedefleri Başkan Putin tarafından 2022'de belirlenmiştir ve bugüne kadar geçerliliğini korumaktadır. Bu, nüfuz alanları ile ilgili değil, Ukrayna'nın tarafsız, hizalanmayan ve nükleer olmayan statüsüne geri dönmesi, ayıca Rus ve diğer ulusal azınlıkların insan haklarına ve tüm haklarına kesin olarak riayet etmesi ile ilgilidir. Bu yükümlülükler Ukrayna'nın 1990 Bağımsızlık Bildirgesi ve Anayasası'nda bu şekilde düzenlenmiştir ve Rusya, Ukrayna devletinin bağımsızlığını tam da bu beyan edilmiş yükümlülükleri göz önünde bulundurarak tanımıştır.
Biz, Ukrayna'nın devlet kuruculuğunun sağlıklı ve istikrarlı kökenlerine dönmesini sağlamaya çalışıyoruz ve bunu başaracağız. Bu, Ukrayna'nın artık askerî gelişim için (benzer şekilde hızla saldırgan bir askerî bloka dönüşen Avrupa Birliği'ne de) topraklarını NATO'ya hizmetkârca sunmayacağı, Nürnberg'de yasaklanmış Nazi ideolojisini söküp atacağı; Ruslara, Macarlara ve diğer ulusal azınlıklara tüm haklarını iade edeceği anlamına gelir.
Göze çarpan şey, Brüksel elitlerinin Kiev rejimini AB'ye sürüklerken, "yerli olmayan etnik kökenlere" (Kiev'in asırlardır Ukrayna'da yaşamış Ruslara küçümseyerek verdiği ad) yönelik çirkin ayrımcılık hakkında sessiz kalmaları ve Zelenskiy cuntasını "Avrupa değerlerini" savunduğu için övmeleridir.
Bu, Nazizmin Avrupa'da yeniden dirildiğinin bir başka kanıtıdır. Özellikle Almanya ve İtalya'nın Japonya ile birlikte son zamanlarda BM Genel Kurulu'nun Nazizmin yüceltilmesinin kabul edilemezliği hakkındaki yıllık kararına karşı oy kullanmaya başlamasından sonra, bu düşünülmesi gereken bir durumdur.
Batı hükümetleri, gerçekte Ukrayna üzerinden Rusya'ya karşı bir vekâlet savaşı yürüttüklerini ve bu savaşın "mevcut krizden sonra" bile bitmeyeceğini saklamıyorlar. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Brüksel bürokratları Ursula von der Leyen ve Kaja Kallas ve ABD Başkanı'nın Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg bu konuda birçok kez konuştu. Rusya'nın, Batı'nın kontrolündeki rejim aracılığıyla yarattığı tehditlere karşı kendini koruma kararlılığının meşru ve makul olduğu açıktır.
Soru: ABD de Ukrayna'ya silah sağlıyor ve yakın zamanda Kiev'e Tomahawk seyir füzelerinin teslim edilme olasılığı tartışıldı. Neden ABD ve Avrupa'nın politikalarına dair farklı görüş ve değerlendirmeleriniz var?
Sergey Lavrov: Çoğu Avrupa başkenti, şu anda Ukrayna'daki düşmanlıkları mümkün olduğunca uzun süre devam ettirme arzusunda olan sözde "gönüllüler koalisyonun" çekirdeğini oluşturuyor. Görünüşe göre seçmenlerinin dikkatini hızla kötüleşen iç sosyoekonomik sorunlardan başka bir şekilde dağıtma yolları yok.
Avrupa vergi mükelleflerinin parasıyla Kiev'deki terörist rejime sponsor oluyorlar. Rusya bölgelerindeki savaştan ve Nazi yardakçılarından kaçmaya çalışan sivilleri ve Ukraynalıları öldürme yönündeki tutarlı çabaların bir parçası olarak kullanılan silahları tedarik ediyorlar. Her türlü barış çabasını baltalıyorlar ve Moskova ile doğrudan temastan kaçınıyorlar. Ekonomileri için bumerang etkisi yaratan giderek daha fazla yaptırım uyguluyorlar. Avrupa'yı Rusya'ya karşı yeni bir büyük savaşa açıkça hazırlıyorlar ve Washington'ı dürüst ve adil bir çözümden vazgeçmeye ikna etmeye çalışıyorlar.
Temel hedefleri, başlangıçtan beri diyaloğu savunan, Rusya'nın pozisyonunu inceleyen ve kalıcı bir barış arayışına istekli olduğunu gösteren mevcut ABD yönetiminin konumunu tehlikeye atmaktır. Donald Trump kamuoyu önünde defalarca, Rusya'nın eyleminin nedenlerinden birinin NATO'nun genişlemesi ve ittifakın altyapısının ülkemizin sınırlarına doğru ilerlemesi olduğunu söyledi. Bu, Başkan Putin ve Rusya'nın son yirmi yıldır uyardığı şeydir. Washington'da sağduyunun galip gelmesini, ilkeli pozisyonunu korumasını ve çatışmayı bir sonraki gerginlik seviyesine taşıyabilecek eylemlerden kaçınmasını umuyoruz.
Tüm bunlar göz önüne alındığında, silahların Avrupa'dan mı yoksa ABD'den mi geldiği ordumuz için bir fark yaratmıyor ve tüm askeri hedefleri derhal imha ediyorlar.
Soru: Hillary Clinton ile birlikte "sıfırlama" düğmesine basan sizdiniz, oysa olaylar daha sonra farklı bir yöne evrildi. Avrupa ile ilişkiler sıfırlanabilir mi? Ortak güvenlik, mevcut ilişkileri iyileştirmek için bir platform görevi görebilir mi?
Sergey Lavrov: Avrupa elitlerinin düşüncesiz ve ölü doğmuş politikasından kaynaklanan yüzleşme, Rusya'nın tercihi değildir. Mevcut durum, halkımızın çıkarlarına uygun değildir. Çoğu azgın bir Rus karşıtı gündemi izleyen Avrupa hükümetlerinde böyle feci bir politikanın farkındalığının yerleştiğini görmek isteriz.
Avrupa zaten Napolyon bayrakları altında ve geçen yüzyılda da Hitler'in Nazi pankartları ve renkleri altında bize karşı savaşlar yürüttü. Bazı Avrupalı liderlerin hafızası çok kısadır. Bu Rus düşmanı saplantı -buna daha iyi bir ifade bulamıyorum- azaldığında, temaslara açık olacağız, eski ortaklarımızın bizimle iş yapmaya devam edip etmeyeceğini dinlemeye hazır olacağız. Ve sonra adil ve dürüst bağlar kurma olasılığı olup olmadığına karar vereceğiz.
Batı'nın çabaları, 2022 öncesi biçimindeki Avro-Atlantik güvenlik sistemini tamamen itibarsızlaştırdı ve parçaladı. Bu bağlamda, Başkan Putin, Avrasya'da eşit ve bölünmez güvenliğe sahip yeni bir mimari kurma inisiyatifiyle ortaya çıktı. Bu, kıtanın Avrupalı kısmı dahil olmak üzere tüm uluslarına açıktır, ancak eşitlik, karşılıklı saygı ve çıkarlar dengesi temelinde, yeni-sömürgeci kibirden yoksun, kibar bir davranış gerektirir.
Soru: Ukrayna'daki silahlı çatışma ve ardından Rusya'nın uluslararası alanda yalnızlaşması, Orta Doğu gibi diğer kriz bölgelerinde daha etkili hareket etmenizi imkânsız hale getirmiş olabilir mi?
Sergey Lavrov: Eğer "tarihi Batı" kendisini birinden uzaklaştırmaya karar verdiyse, buna öz izolasyon denir. Ancak oradaki saflar yine de sağlam değildir. Bu yıl Vladimir Putin, Amerika Birleşik Devletleri, Macaristan, Slovakya ve Sırbistan liderleriyle görüşmeler yaptı. Açıkçası, bugünün dünyası Batı azınlığına indirgenemez. Çok kutupluluğun ortaya çıkışından bu yana o çağ sona ermiştir. Dünya nüfusunun yüzde 85'ini oluşturan Küresel Güney ve Küresel Doğu uluslarıyla ilişkilerimiz ilerlemeye devam ediyor.
Eylül ayında Rusya Devlet Başkanı Çin'e devlet ziyareti yaptı. Yalnızca son birkaç ayda Vladimir Putin, ŞİÖ, BRICS, BDT ve Rusya-Orta Asya zirvelerine katıldı, yüksek düzeyli hükümet heyetlerimiz ise APEC ve ASEAN zirvelerine katıldı ve şimdi G20 zirvesine hazırlanıyorlar. Rusya -Afrika ve Rusya- Körfez İşbirliği Konseyi formatlarında zirveler ve bakanlar düzeyinde toplantılar düzenli olarak yapılmaktadır. Küresel Çoğunluk ülkeleri, eski sömürge güçlerinin talimatları yerine temel ulusal çıkarları tarafından yönlendirilmektedir.
Arap dostlarımız, Rusya'nın Orta Doğu'daki bölgesel çatışmaların çözümüne yapıcı katılımını takdir etmektedir. BM'de Filistin sorunuyla ilgili devam eden tartışmalar, etkili tüm dış aktörlerin yeteneklerinin bir araya getirilmesi gerektiğini teyit etmektedir, aksi takdirde renkli törenler dışında kalıcı hiçbir şey ortaya çıkmayacaktır. Ayrıca Orta Doğu'daki dostlarımızla yakın veya benzer pozisyonları paylaşıyoruz, bu da BM'de ve diğer çok taraflı platformlarda etkileşimimizi kolaylaştırmaktadır.
Soru: Teşvik ettiğiniz ve desteklediğiniz yeni çok kutuplu dünya düzeninde, Rusya'nın ekonomik ve askerî olarak Çin'e daha bağımlı hale geldiğini ve bunun da Pekin ile olan tarihsel ittifakınızda bir dengesizlik yarattığını düşünmüyor musunuz?
Sergey Lavrov: Biz çok kutuplu dünya düzenini "teşvik etmiyoruz", zira onun ortaya çıkışı nesnel bir sürecin sonucudur. Bu süreç, sömürgeci güçlerin düzenlerini inşa etme ve kapitalizmi getirme şekli olan fetih, köleleştirme, boyun eğdirme veya sömürünün aksine, işbirliğini, birbirlerinin çıkarlarını dikkate almayı ve katılımcı ülkelerin ve entegrasyon yapılarının karşılaştırmalı rekabet avantajlarına dayalı akıllı iş bölümünü sağlamayı içerir.
Rusya-Çin ilişkilerine gelince, bu, kelimenin geleneksel anlamında bir ittifak değil, daha ziyade etkin ve gelişmiş bir etkileşim biçimidir. İşbirliğimiz herhangi bir blok oluşturmayı ima etmez ve herhangi bir üçüncü ülkeyi hedef almaz. Soğuk Savaş dönemi ittifaklarının, liderlik edenler ve takip edilenlerden oluşması oldukça yaygındır, ancak bu kategoriler bizim durumumuzda alakasızdır. Bu nedenle, herhangi bir dengesizlik hakkında spekülasyon yapmak uygunsuz olacaktır.
Moskova ve Pekin, bağlarını eşit temelde inşa etti ve onları kendi kendine yeterli hale getirdiler. Bunu, kökleri yüzyıllara dayanan komşuluk ilişkilerine dayanan karşılıklı güven ve destek temelinde yaptılar. Rusya, iç işlerine karışmama ilkesine olan sarsılmaz bağlılığını yeniden teyit etmektedir.
Rusya-Çin'in ticaret, yatırım ve teknoloji alanındaki işbirliği her iki ülkeye de fayda sağlamış, istikrarlı ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi teşvik etmiş ve aynı zamanda halklarımızın refahını artırmıştır. Yakın askerî-askerî bağlara gelince, bunlar birbirimizi tamamlamamızı sağlayarak, ülkelerimizin küresel güvenlik ve stratejik istikrar açısından ulusal çıkarlarını savunmasına olanak tanırken, aynı zamanda geleneksel ve yeni meydan okumalara ve tehditlere karşı etkili bir şekilde koyulmasını sağlamaktadır.
Soru: Kasım 2024 de dahil olmak üzere defalarca söylediğiniz gibi İtalya dost olmayan ülke etiketini taşıyor. Bu konuda özel bir vurgu yaptınız. Ancak, son aylarda İtalyan hükümeti, Ukrayna konusunda bile ABD yönetimiyle dayanışmasını gösterirken, Vladimir Putin, ABD'den bahsederken müttefik demeye kadar ileri gitmese de ortak kelimesini kullandı. Moskova'ya yeni bir büyükelçinin atanması göz önüne alındığında, Roma'nın bir tür yakınlaşma aradığına inanmak için nedenler var. İkili ilişkilerimizin seviyesini nasıl değerlendirirsiniz?
Sergey Lavrov: Rusya için dost olmayan uluslar veya insanlar yoktur, ancak dost olmayan hükümetlere sahip ülkeler vardır. Ve Roma için durum böyle olduğundan, Rusya ile İtalya arasındaki ilişkiler savaş sonrası tarihin en ciddi krizinden geçiyor. Topu yuvarlayan biz değildik. İtalya'nın, Rusya'ya stratejik yenilgi adını verdikleri şeyi yaşatmaya bahse girenler arasına kolaylık ve hızla katılması ve İtalya'nın eylemlerinin kendi ulusal çıkarlarıyla çelişmesi bizi gerçekten şaşırttı.
Şu ana kadar, bu agresif yaklaşımı değiştirmeye yönelik herhangi bir anlamlı hamle görmedik. Roma, Kiev'deki neo-Nazilere çok yönlü desteğini sürdürüyor. Tüm kültürel bağları ve sivil toplum temaslarını koparma yönündeki kararlı çabası da aynı derecede kafa karıştırıcı. İtalyan makamları, önde gelen Rus orkestra şeflerinin ve opera şarkıcılarının performanslarını iptal ediyor ve İtalya'da kurulmuş olmasına rağmen, Avrasya işbirliğine dair Verona Diyaloğu'na birkaç yıldır izin vermeyi reddediyor. İtalyanlar, insanlar arası bağları teşvik etmeye açık, sanatsever bir üne sahip, ancak bu eylemler onlar için oldukça doğal dışı görünüyor.
Aynı zamanda, İtalya'da Ukrayna trajedisine neyin sebep olduğunu anlamaya çalışan oldukça fazla insan var. Örneğin, önde gelen İtalyan sivil aktivist Eliseo Bertolasi, Ukrayna'daki Çatışma Bir İtalyan Gazetecinin Gözünden adlı kitabında, Kiev'deki yetkililerin uluslararası hukuku nasıl ihlal ettiğine dair belgesel kanıtlar sundu. Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. Aslında, bugünlerde Avrupa'da Ukrayna hakkındaki gerçeği bulmak oldukça zorlu bir görev haline geldi.
Hem Rusya hem de İtalya halkları, iki ülkemiz arasındaki eşit ve karşılıklı yarar sağlayan işbirliğinden fayda sağlayacaktır. Eğer Roma, karşılıklı güvene dayalı ve birbirinin çıkarlarını dikkate alan diyaloğu yeniden tesis etmeye doğru ilerlemeye hazırsa, bize bir sinyal göndermelidir, çünkü biz her zaman elçiniz de dahil olmak üzere söyleyeceklerinizi dinlemeye hazırız.
İtalyan basınında bir skandal daha: Bu sefer Lavrov'u sansürledilerDünya
Ukrayna'da yolsuzluk skandalı: Zelenskiy yurt dışına kaçan ortağını derhal sattıDünya
İbrahim kardeşliği: Birleşik Arap Emirlikleri de Gazze'de Türk varlığını reddediyorDünya