Sanayi üretiminde son beş ayın en sert düşüşü
Türkiye’de eylül ayında sanayi üretimi yüzde 2,2 düşerken, imalat sanayi yüzde 2,3 gerileyerek üretimdeki sert düşüşün öncüsü oldu. Madencilik ve taş ocakçılığı artış gösterdi, elektrik ve enerji üretimi ise geriledi; yıllık artış yüzde 2,9 ile marttan bu yana en yavaş seviyede kaydedildi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2025 yılı Eylül ayında sanayi üretimi bir önceki aya göre yüzde 2,2 azaldı. Bu, son beş ayın en sert aylık düşüşü olarak kaydedildi. Ekonomistler, düşüşte özellikle imalat sanayindeki daralmanın etkili olduğunu belirtti
ALT SEKTÖRDE DURUM
Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde şu tablo ortaya çıkıyor:
- Madencilik ve taş ocakçılığı: Endeks bir önceki aya göre yüzde 1,2 artış gösterdi.
- İmalat sanayi: Bir önceki aya göre yüzde 2,3 düşüş kaydetti.
- Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi: Sektör endeksi yüzde 2,4 azaldı.
YILLIK BAZDA ARTIŞ YAVAŞLADI
Sanayi üretimi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,9 artış gösterdi. Ancak bu artış, mart ayından bu yana kaydedilen en yavaş yıllık yükseliş olarak dikkat çekti. Bu durum, ekonomideki toparlanmanın hızının yavaşladığını da gösterdi.
Alt sektörlerin yıllık performansı şöyle:
- Madencilik ve taş ocakçılığı: Yüzde 3,1 artış kaydetti.
- İmalat sanayi: Yıllık bazda yüzde 2,7 artış gösterdi.
- Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi: Endeks yüzde 5,3 yükseldi.
Uzmanlar, özellikle elektrik ve enerji üretimindeki artışın yıllık bazda pozitif katkı sağladığını, ancak imalat sektöründeki yavaşlamanın genel sanayi üretiminde baskı oluşturduğunu belirtiyor.
EKİMDE DE SANAYİDE DARALMA YAŞANMIŞTI
Bunları destekleyen veriler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan Ekim ayı Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) ile de doğrulanıyor. Buna göre, mevsimsellikten arındırılmış RKGE bir önceki aya göre 1,2 puan artarak 102 seviyesine yükseldi; mevsimsellikten arındırılmamış endeks ise 100,8 olarak kaydedildi.
Görünürde bir toparlanma sinyali veriyor gibi görünse de verilerin ayrıntılı tablosu daha dalgalı görünüyor.
İktisadi Yönelim Anketi’ne katılan imalat sanayinde faaliyet gösteren 1828 iş yerinin yanıtlarına göre, üretim hacmi, mevcut toplam sipariş miktarı, ihracat siparişleri ve sabit sermaye yatırım harcamalarına ilişkin beklentiler endeksi destekledi.
Ancak bu artış, özellikle son üç aya ilişkin toplam sipariş miktarının sınırlayıcı etkisiyle gölgeleniyor. Başka bir deyişle, firmalar hâlâ yeterli sipariş bulmakta zorlanıyor.
Gelecek üç ayda üretim ve ihracat sipariş artışı bekleyenlerin oranı düşerken, istihdam beklentilerinde olumsuz yönlü öngörüler yalnızca hafifledi. Ortalama birim maliyetlerde artış bekleyenlerin oranı artmış olsa da bunun iş yerleri için mali baskıyı artırabileceği yorumları yapılıyor. Ankete katılanların sadece yüzde 54’ü üretimlerini kısıtlayan bir faktör olmadığını belirtirken, yüzde 13,7’si talep yetersizliğinin hâlâ üretimlerini sınırlayan en önemli sorun olduğunu ifade etti.
Uzmanlar, RKGE’deki artışın “yüzeysel” bir iyimserlik yansıttığını, gerçekçi tabloya bakıldığında iç ve dış talepteki belirsizliklerin sanayi üretimi üzerinde hâlâ baskı oluşturduğunu vurgulamıştı. Görünürde güven artmış olsa da sipariş ve talep verileri ekonomideki kırılganlığın devam ettiğini gösterdi.