Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Sanayici üretiyor kâr başkasına yazılıyor’

Türk sanayisinin düşük katma değer, düşük gelir ve düşük verimlilik’ şeklinde bir kısır döngüye girdiğini belirten TÜRKONFED Başkanı Sönmez, ‘Sanayide biz üretiyoruz, kâr başkasının hanesine yazılıyor.’ dedi

‘Sanayici üretiyor kâr başkasına yazılıyor’
EKONOMİ SERVİSİ

Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), 26. İş Dünyası Zirvesi’ni ‘Küresel Kırılma Döneminde Türkiye’ temasıyla düzenledi. Batı Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (BAKSİFED)’nun ev sahipliğinde Antalya’da yapılan zirvede sanayiciler, uygulanan politikalar nedeniyle sanayicinin değil başkalarının kazandığını işaret etti.

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin, Uluslararası Yönetim Geliştirme Enstitüsü’nün (IMD) açıkladığı Dünya Rekabetçilik Endeksi 2025 listesinde bir önceki yıla göre 13 sıra gerileyerek 69 ülke arasında 66’ncı sırada yer aldığını söyledi. Sönmez, “‘Düşük katma değer, düşük gelir ve düşük verimlilik’ şeklinde bir kısır döngüye sıkışmış durumdayız. İstanbul’un geliri, Van-Bitlis-Muş’un gelirinin dört katı; üretim ve finansal ağırlığı ikinci sıradaki Ankara’dan bile iki kat fazla. Bu devasa farklar ne ekonomik ne de toplumsal olarak sürdürülebilir. Öte yandan büyük şirketlerimizin verimlilik oranı AB ortalamasının yarısı kadar; bu oran KOBİ’lerde beşte bir seviyesine düşüyor. Böyle bir ortamda OVP’de 2028 için öngörülen kişi başına 20 bin dolar hedefine ulaşsak da yapısal sorunlarımızı çözmeden müreffeh bir ülke olamayız.” dedi.

‘DIŞ TİCARET AÇIĞI ASLINDA TEKNOLOJİ AÇIĞI’

Dış ticaret açığının aslında bir teknoloji açığı olduğunu dile getiren Sönmez, şöyle devam etti:

“Bugün bazı sektörlerde tökezlesek de otomotiv, beyaz eşya ve savunma sanayisinde bölgemizin lideriyiz ve milli gelirimizin dörtte birini sanayiden elde ediyoruz. Ancak fiyat rekabeti içinde olduğumuz Çin’de yüksek teknolojili ürün ihracatının payı yüzde 30’a dayanmışken bu oran bizde yüzde 3-4 seviyesinde kalıyor. Sanayide biz üretiyoruz, kâr başkasının hanesine yazılıyor. Biz sanayi ham maddesi satıyoruz, ihracat pazarlarımızdaki iş ortaklarımız bunun üzerine inovasyonu, tasarımı ve markalaşmayı ekleyerek kendi milli gelirlerine bizimkinin katbekat fazlasını kazandırıyor. Ar-Ge harcamalarımızı yüzde 1,5’tan, yüzde 3,5 seviyesine taşıyarak agresif bir yüksek teknoloji atılımını ve ara malı üretiminde bir millileşme hamlesini başlatmamız gerekiyor.

“İhracatı belli sektörlerdeki sayılı şirketin başarısı olmaktan çıkarıp Anadolu sathında bir kalkınma yolculuğuna dönüştürmeliyiz. Tüm şirketlerin ortak kullanabileceği Ar-Ge ve inovasyon merkezlerini hem bizzat kurmalı hem de kurulmasını talep etmeliyiz. Birbirimizden öğrenme ve ‘rekaberlik’ kültürünü geliştirebilmeliyiz. Türk diasporası aracılığıyla Silikon Vadisi, Berlin, Singapur, Dubai gibi teknoloji merkezleriyle daha güçlü bağlar kurmalıyız.”

KÜRESEL DEĞİŞİMLERE DİKKAT UYARISI

Dünyada çok sayıda değişimin aynı anda yaşandığını ifade eden Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Değişimleri çok yakından takip etmemiz gerekiyor. Jeopolitik dengelerin, küresel ekonomik sistemin, teknolojinin, iklimin ve hatta toplumların hızla değiştiği, belirsizliğin ve riskin çok yüksek olduğu, buna karşılık, zamanında değişimin gerektirdiği uyumu yapanlar için büyük fırsatların da olduğu bir dönemden geçiyoruz. Kısa vadede karşı karşıya olduğumuz zorlukları iyi yönetirken uzun vadeli hedeflerimizden de vazgeçmemeliyiz. Uzun bir süredir kabul ettiğimiz iş modellerinin kökten değişmesine, kendimizi, şirketlerimizi, şehirlerimizi ve ülkemizi hazırlamalıyız. Dünyadaki değişimi doğru okur ve önlemlerimizi zamanında alırsak bu süreçten kazançlı çıkarız.” diye konuştu.

TÜRKONFED Türkiye İş Dünyası