Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Graham'ın gümrük tarifesi teklifi Rus petrolünü alan ülkeleri hedef alıyor: Türkiye özellikle tehdit altında

Cumhuriyetçi Senatör'ün daha önce S-400 ve Suriye operasyonları nedeniyle yaptırım çağrısı yaptığı Türkiye, bu kez yüzde 500’lük tarife tehdidiyle karşı karşıya. Tasarı, Rusya’dan ziyade, Rus gazına bağımlı müttefikleri vurabilir.

Senatör Graham'ın gümrük tarifesi teklifi Rus petrolünü alan ülkeleri hedef alıyor: Türkiye özellikle tehdit altında
Graham
A+ A-
ERKİN FEYYAZ EŞLİ

ABD Senatörü Lindsey Graham, Türkiye karşıtı tutumuyla tanınan bir siyasetçi olarak, Rusya'dan enerji ithalatını sürdüren ülkelere petrol, doğalgaz, petrokimya ürünleri ve uranyum dâhil olmak üzere yüzde 500 gibi çarpıcı bir gümrük vergisi uygulanmasını öngören bir yasa teklifi sundu.

Moskova’nın ekonomik olarak izole edilmesi amacıyla hazırlandığı öne sürülen bu girişim, Türkiye gibi kilit NATO müttefiklerini doğrudan hedef alıyor. Rus doğalgazına kısmen bağımlı olan Ankara, bu yasa geçerse ağır darbe alabilir. Tasarı, enerji ithal eden ülkeleri zora sokmakla kalmayıp; enflasyon, enerji dalgalanmaları ve jeopolitik belirsizliklerle mücadele eden kırılgan ekonomileri daha da istikrarsızlaştırma potansiyeli taşıyor.

EKONOMİK ŞOK DALGALARI: TÜRKİYE ÇATIŞMANIN ORTASINDA KALABİLİR

Graham’ın yaptırım tasarısı yasalaşırsa, Türkiye ekonomisi üzerinde yıkıcı bir etki yaratabilir. Hâlâ Rus petrolü ve doğalgazına bağımlı olan Türkiye, yüzde 500’lük önerilen tarife nedeniyle enerji fiyatlarında büyük bir sıçramayla karşı karşıya kalacak. Bu durum, hane halklarının elektrik ve ısınma giderlerini artırırken, ülke genelindeki işletmelerin de maliyetlerini yükseltecek.

Enerjiye yoğun biçimde bağımlı olan demir-çelik, çimento, tekstil ve kimya gibi sektörler üretim maliyetlerinde keskin artışlar görecek. Bu da Türkiye’nin ihracat rekabetçiliğini azaltabilir ve kilit sektörlerde iş kayıplarına yol açabilir. Aynı zamanda enerji fiyatlarındaki bu ani yükseliş enflasyonu körükleyecek ve Merkez Bankası’nı zorlayıcı para politikası adımlarına sevk edebilir.

YAPTIRIM MI, SİYASİ HESAP MI?

Tasarı, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlığına karşı bir yanıt olarak sunulsa da, Senatör Graham’ın Türkiye’ye yönelik uzun süredir devam eden husumeti, gerçek niyet hakkında soru işaretleri yaratıyor.

Graham, özellikle Türkiye’nin Suriye’deki operasyonları ve Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerini satın alması nedeniyle Ankara’ya yaptırım çağrısında bulunmuştu. Türk savunma ve finans sektörlerine yönelik cezalandırıcı düzenlemelerin hazırlanmasında öncü rol oynadı. NATO üyesi Türkiye’nin stratejik konumuna rağmen askeri işbirliğinin kesilmesini defalarca savundu.

Graham’ın Suriye’deki Kürt gruplarla siyasi ittifakı da bu ideolojik yaklaşımı güçlendiriyor. Graham, Türkiye’nin terör örgütü olarak tanımladığı ve onlarca yıllık isyanlar ile binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olan PKK’nın Suriye kolu YPG’ye açık destek verdi. Bu yapıyla bağlantılı en tartışmalı figürlerden biri olan Azad Simi’nin, 104 Türk askerinin şehit düştüğü Hakkâri saldırılarıyla bağlantılı olduğu öne sürülüyor. Simi’nin, ABD’li generaller ve istihbarat yetkilileriyle gizli toplantılara katıldığı ve Lindsey Graham ile Brett McGurk’e eşlik ederek gayriresmî diplomatik temaslarda bulunduğu biliniyor. Ayrıca Simi’nin ABD, İsrail ve Suriye rejimi temsilcileriyle yapılan görüşmelerde de yer aldığı bildiriliyor.

Graham’ın Simi gibi isimlerle temas kurarken Türkiye’ye ağır ekonomik yaptırımlar önermesi, bu tablonun arkasında yalnızca Rusya karşıtı bir politika değil, Ankara’yı cezalandırma arzusu da olabileceğini düşündürüyor.

STRATEJİK SONUÇLAR VE DİPLOMATİK GERİLİM

Bu yasa teklifi, NATO içi birlikteliğin kritik olduğu bir dönemde Washington ile Ankara arasında yeni bir gerilim dalgası başlatabilir. Ekonomik olarak, Türkiye enerji temininde aksaklık, enflasyon kontrolünde zorluk ve sanayi istikrarında risklerle karşılaşabilir. Siyasi açıdan ise bu hamle, müttefikler arasındaki güvensizliği derinleştirerek, Türkiye’yi Rusya ve İran gibi alternatif enerji ortaklarına daha fazla yakınlaştırabilir.

Sonuçta Moskova’yı izole etmeyi amaçlayan bu plan, ironik biçimde ABD müttefiklerini izole edebilir ve güçlendirilmek istenen koalisyonları zayıflatabilir.

STRATEJİK YAPTIRIM MI, HESAPLI İNTİKAM MI?

Senatör Graham’ın yasa tasarısı, kamuoyuna Rusya’ya karşı sert bir duruş olarak sunuluyor. Ancak tasarının yapısı ve Graham’ın geçmişteki siyasi çizgisi, daha derin ve hedefe yönelik bir ajandanın işaretlerini taşıyor. Türkiye gibi yakın bir NATO müttefikini orantısız biçimde etkileyecek enerji tarifeleriyle bu düzenleme, sadece bir dış politika aracı değil, aynı zamanda ekonomik misilleme olarak da algılanabilir.

Türkiye açısından bu yasa yalnızca bir görüş ayrılığı değil; uluslararası güvenlik söylemiyle örtülmüş ekonomik bir saldırı anlamına geliyor. Bu saldırı yalnızca hükümeti değil, tüm bir ekonomiyi cezalandırma riski taşıyor.

ABD Türkiye Rusya NATO PKK S-400