Süleymancıları FETÖ’leştirme projesi! Alihan Kuriş’in eşi FETÖ evinde yetişti
2016’da Süleymancılar cemaatinin tartışmalı şekilde lideri olan Alihan Kuriş’in eşinin FETÖ’nün abla evlerinde yetiştiği öğrenildi. Cemaat kaynakları, Kuriş’in eşinin ‘Ayşe’ kod adını kullandığını, üniversiteden mezun olduktan sonra Alihan Kuriş’le evlendiğini söyledi
Süleymancılar cemaatinin lideri Alihan Kuriş’in babası Sabri Kuriş’in vefatının üzerinden 1 yıl geçti. Aydınlık’ın ulaştığı cemaat kaynakları, Sabri Kuriş’in Süleymancıların içine bir proje için sokulduğunu iddia etti.
Kaynaklar, Alihan Kuriş’in eşinin de FETÖ bağlantılı biri olduğunu belirterek, “Aslında yapılmak istenen, Süleyman Hilmi Tunahan’ın ailesini tasfiye edip cemaati kontrol altına almak. Böyle yönetici pozisyonlara istedikleri adamları yerleştirmek.” dedi.
Süleymancıların 1990’lardan beri FETÖ’leştirilmeye çalışıldığına dikkat çeken kaynaklar, Alihan Kuriş’in lider olduğu 2016 yılından bu yana, projenin daha etkin hale getirildiğini söyledi. Kaynaklar, son hamlenin, Alihan Kuriş’in FETÖ bağlantılı bir isimle evlendirilmesi olduğunu aktardı.
KEMAL KACAR RAZI OLMADI
Alihan Kuriş’in babası Mahmut Sabri Kuriş, 29 Nisan 2024’te hayatını kaybetti.
Mahmut Sabri Kuriş, 1981 yılında Süleyman Hilmi Tunahan’ın torunu Gülderen Denizolgun’la evlendi. Bu evlilikten Ali Erhan (Alihan) ve Hilmi Tuna Kuriş dünyaya geldi.
Ancak cemaatin o dönem lideri Kemal Kacar, Gülderen Denizolgun’la Mahmut Sabri Kuriş’in evliliğine rıza göstermedi.
Süleyman Hilmi Tunahan’ın torunu Fatih Süleyman Denizolgun, Kemal Kacar’ın evlilikle ilgili “1980'li yılların başında, Kemal Bey Ağabey’e Sultanahmet'teki Fazilet Takvim şirketinin önünde, ‘şu kişiyi evlendirmişler/vermişler’ diye sual edildiğinde; Kemal Bey Ağabey’in ‘Vah vah! Çok üzüldüm. Bula bula o aileyi mi bulmuşlar? O aile, oranın (İstanbul’a yakın bir vilayette) hırsızlığıyla nam salmış, en hırsız ailesidir. Başka evlenecek bir aile bulamamışlar mı?’ diye cevap vermesi gibi.” dediğini aktarmıştı.
LİDERLERİN ŞÜPHELİ ÖLÜMLERİ
Fatih Süleyman Denizolgun, sosyal medya paylaşımlarında, Kurişlerin aileye girmesinden itibaren cemaatte bazı şüpheli durumların yaşandığını açıklamıştı.
90’lardan itibaren cemaatin bazı önemli hocalarının ve Süleyman Hilmi Tunahan’ın talebelerinin geri plana çekildiğini söyleyen Denizolgun, cemaatin lideri Kemal Kacar’ın da 2000 yılında şüpheli şekilde öldüğünü belirtti.
Denizolgun, Kemal Kacar’ın sağlığının doktorları tarafından bozulmaya çalışıldığını ileri sürerek şunları dile getirmişti:
“Bazı ilaçları Ağabeyimize hap olarak verirlerken, sonra birden birileri serum yoluyla damardan verilmesine karar vermiş olup, daha kötüsü ev içindeki bazı birileri tarafından bir gece, o serumun damar yoluna geçerken ki hız kontrol ayarlarıyla kasti olarak oynanarak, o gece hızlı ve çok fazla yoğun ilaç geçişi maalesef sağlanarak, çok büyük insafsızlıkla Kemal Bey Ağabeyimizin o yaşlarda dahi sağlık dengesi bozulmaya çalışılmıştır.”
Kemal Kacar’ın ölümünün ardından da vasiyetinin değiştirilerek sahte bir vasiyet oluşturulduğunu dile getiren Denizolgun, cemaatte 2000’den sonra bozulmanın hızlandığına dikkat çekmişti.
Öte yandan cemaatin 2000-2016 yılları arasında liderliğini yapan Ahmet Arif Denizolgun’un ölümüyle ilgili şüpheler de hala sürüyor.
7 Eylül 2016’da İstanbul Beykoz’daki çiftliğinde hayatını kaybeden Ahmet Arif Denizolgun’un naaşına, vefatından 36 saat sonra ulaşılmıştı. Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı, Denizolgun’un ölümüyle ilgili hazırladığı raporda, Denizolgun’un ölümüyle ilgili çok sayıda şüpheye dikkat çekmişti.
Ancak adli tıp raporunda, ölümün “normal” olduğunun belirtilmesi üzerine herhangi bir hukuki işlem yürütülmemişti.
KIDEMLİ HOCALARI UZAKLAŞTIRDI
Ahmet Arif Denizolgun’un şüpheli ölümünün ardından Alihan Kuriş’in aynı gün liderliğini ilan etmesi ise cemaatte tartışmalara neden olmuştu.
Aydınlık’ın cemaat içinden ulaştığı kaynaklar, Kuriş’in ilk işinin kıdemli hocaları tasfiye etmek olduğunu belirtti. Hasan Arıkan ve Mehmet Arıkan başta olmak üzere Süleyman Hilmi Tunahan’ın tedrisatından geçen kıdemli hocalarla ters düşen Alihan Kuriş, kendine yakın isimlere üst düzey görevler verdi.
Kaynaklar, “Alihan kendine biat etmeyen hocaları uzaklaştırdı. Yakın isimleri de kurmay kadrosu yaptı. Ama kıdemli hocaların tamamı muhalif olmadı. Bazı eski hocalar da Alihan’la birlikteydi. Örneğin Ümraniye’deki merkez yurdun kıraat hocası A.G., Ahmet Arif Bey döneminden beri Alihan’ın liderliği için çalışmalar yaptı. Alihan lider olduktan sonra da yerini korudu. Hala aynı görevini sürdürüyor.” dedi. Alihan Kuriş’in yıllar öncesinden liderliğe hazırlandığını belirten kaynaklar, “Aslında yapılmak istenen, Süleyman Hilmi Tunahan’ın ailesini tasfiye edip cemaati kontrol altına almaktı.” ifadelerini kullandı.
MEHDİLİK İDDİASI
Alihan Kuriş, kendini cemaate kabul ettirebilmek için kendisinin “mehdi” olduğu yalanını da öne sürdü.
Kuriş, 28 Temmuz 1982’de doğmasına rağmen, Alihan Kuriş’e bağlı cemaat hocaları, Hicri takvime göre 1 Muharrem 1400’e denk gelen 21 Kasım 1979 tarihini ortaya attı.
Süleymancıların dünya genelindeki yurtlarında ve kurslarında görev yapan hocalar, Alihan Kuriş’in yeni bir yüzyıla (Hicri 1400 yılı) doğan mehdi olduğunu iddia etti.
Hocalar, cemaat sohbetlerinde Alihan Kuriş’ten “Kureyşi” (Hz. Muhammed soyu) diye bahsetti. Halbuki Kuriş ailesinin Hz. Muhammed soyundan gelmediği biliniyor.
Öte yandan yine hocalar, Alihan Kuriş’ten “emir-ül müminin” diye bahsederek onun tüm İslam aleminin lideri olduğu yalanını öne sürdü. Mehdilik ve tüm İslam aleminin liderliği iddialarını Fetullah Gülen ve Adnan Oktar da kullanmıştı.
FETÖ İLE TEMAS
Alihan Kuriş’in liderliğinin ardından cemaatin FETÖ’yle yakın temas kurması toplumdan büyük tepki çekti.
Cemaatin bazı hocalarının hem Türkiye’de hem de Avrupa’da FETÖ mensuplarıyla görüşmesi, iki grubun birlikte ibadetler yapması ve kitlelerini buluşturma girişimini Süleymancılar da eleştirdi.
FETÖ’nün firari imamlarından Hamdullah Öztürk, 2022’de Youtube kanalında Alihan Kuriş’e başarılar dileyen ve dua eden bir video yayınlamıştı. Öztürk, FETÖ’nün başına gelenlerin Süleymancıların da başına gelmemesi için Alihan Kuriş’e uyarılarda bulunmuştu. Ayrıca FETÖ soruşturmalarında, bazı Süleymancı bürokratların FETÖ’ye yardım ettiği öğrenilmişti.
DİYANET RAPORU
Kaynak Yayınları’nın 2019’da yayınladığı Diyanet’in Gizli Tarikatlar Raporu’nda ise Süleymancılarla ilgili “Yeni FETÖ” uyarısı yapılıyor. Cemaatin yabancı istihbarat bağlantısının altının çizildiği raporda, Süleymancılara yönelik olumsuz değerlendirmelerin yer alması dikkat çekiyor. 48 tarikat ve cemaat hakkında tespitlerin aktarıldığı raporda, “Yeni FETÖ” uyarısının yalnızca Süleymancılar ve Alihan Kuriş yönetimi için yapılması da oldukçu önemli.
KOD ADI ‘AYŞE’ İDDİASI
Aydınlık’ın ulaştığı cemaat kaynakları, Alihan Kuriş’in eşinin FETÖ bağlantılı bir şahıs olduğunu belirtti.
Kuriş’in eşinin, Sakaryalı bir aileye mensup olduğu, üniversiteyi de bu şehirde okuduğu öğrenildi.
Üniversite döneminde “FETÖ’nün abla evlerinde” kaldığı ileri sürülen şahsın burada “Ayşe” kod adını kullandığı da iddia edildi.
Kaynaklar, “Alihan Bey’in babası Sabri Bey, cemaatin onayı olmadan aileye dahil oldu. Aynı şekilde Alihan Bey de Ahmet Arif Bey’in rızası olmadan bu hanımefendiyle evlendi. Sonuç olarak Alihan Bey de eşi de FETÖ bağlantılı, yabancı istihbarat bağlantılı. Bu yöntemle cemaat yönetiminden Süleyman Hilmi Tunahan’ın ailesini tasfiye etmeye çalışıyorlar.” ifadelerini kullandı.
