Türk Milleti’ne düşmanlığın sefaleti! Onlara ‘Fransız’ bize ‘Türkiyeli’

CHP için hazırladığı anayasa çalışmasında “Türk” ifadesini kullanmayan, her fırsatta Türkiye’yi yabancı barolara şikâyet eden İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, yeniden gündemde. Kaboğlu, Fransa’da katıldığı konferansla ilgili paylaşımında, “Türkiyeli avukatlar” ifadesini kullandı. Ancak Fransa’daki barolar için “Fransız baroları” demekten rahatsız olmadı.

ONURSAL ÜYELİK VERDİLER

İbrahim Kaboğlu, şubat ayında yabancı baroları davet ettiği ve Türkiye’yi şikâyet ettiği Olağanüstü Kurultay’ın ‘ödülünü’ Batılı merkezlerden aldı. Fransa'daki baroların çatı örgütü olan Baro Başkanları Konferansı (Birliği), İstanbul Barosu Başkanı Av. Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu'na "onursal üyelik" statüsü verdi. Kaboğlu, dün Paris'te düzenlenen Genel Kurul’a hitaben konuşma yaptı, burada yabancı temsilciler tarafından alkışlandı.

Kaboğlu’nun onursal üyeliğiyle ilgili paylaşımında kullandığı ifadeler tepki çekti. Fransa’daki barolardan “Fransız” diye söz etmesine rağmen Türkiye’deki avukatlara “Türk” diyemedi, “Türkiyeli avukatlar” diye niteledi:

“Paris'te 164 Fransız barosunun çatı örgütü Baro Başkanları Birliği’nin Genel Kurulu’ndaki bu alkışlar, yalnızca ‘onursal üye’ seçilmem nedeniyle değil. Aynı zamanda başta İstanbul Barosu avukatları olmak üzere tüm Türkiye'de her gün her saat meslektaşlarımızın maruz kaldığı saldırılar karşısında gösterilen samimi dayanışmanın bir ifadesi. Sözkonusu saldırılara rağmen, hukukun üstünlüğünü savunma ve insan haklarını koruma mücadelesi veren tüm Türkiyeli avukatlara gönderilen bir selam!”

MAH: BÖLÜCÜLÜĞE KARŞI TAVIR ALMAYA ÇAĞIRIYORUZ

Kaboğlu’nun paylaşımı özellikle avukatlar ve kendisinden önceki baro başkanları tarafından eleştirildi. Milliyetçi Avukatlar Hareketi (MAH)’nden yapılan açıklamada şu tepki dile getirildi:

“18 Şubat 2025 günü kuruluşumuzu ilan ettiğimiz metinde İstanbul Barosu yönetiminin makyajının aktığını, baromuzun bölücülüğe ve gericiliğe kalkan edilerek kötüye kullanılmasını kabul etmediğimizi, siyasi duruşu ve desteklediği baro grubu ne olursa olsun ABD destekli etnik bölücülüğe karşı meslektaşlarımızı tavır almaya çağırdığımızı ifade etmiştik.

“Seçildiği an Anayasa’nın değiştirilemez ilk dört maddesine dil uzatan İstanbul Barosu Başkanı, bir ulus devlet olan Fransa’da ‘Fransız baroları’ ifadesini kullanmasına karşın, söz konusu yine bir ulus devlet olan Türkiye Cumhuriyeti olunca ‘Türk avukatlar’ demekten imtina edip ‘Türkiyeli avukatlar’ ifadesini kullanmaktadır.

“Biz 18 Şubat 2025’te ifade ettiğimiz çağrımızı yeniliyor ve haykırmaktan çekinmiyoruz: NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!”

‘ATATÜRK’ÜN TANIMI NETTİR’

Kaboğlu’ndan bir önceki Baro Başkanı Avukat Filiz Saraç da “Atatürk’ün tanımı nettir: ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına, Türk Milleti denir.’ Fransıza Fransız diyen Sayın İbrahim Kaboğlu, bize de Türkiyeli avukat değil Türk avukatları demekten çekinmeyin!” dedi.

Ondan önceki Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu da “Onlar Fransız Barosu oluyor da biz neden Türkiyeli avukat oluyoruz?” diye sordu.

‘BU ÖDÜLÜ ‘TÜRKİYELİ’ DEDİĞİNİZ İÇİN Mİ VERDİLER?’

Önce Avukat Grubu Kurucu Başkanı Av. Elif Görgülü de Kaboğlu'na şu sözlerle tepki gösterdi: “Sayın İbrahim Kaboğlu bu sözlerinize, Fransız avukatlardan aldığınız bu alkışlar biz İstanbul Barosu’na mensup TÜRK AVUKATLAR için onur kırıcı bir durumdur. Siz Anayasa’yı ezbere bilen, her konuyu eninde sonunda Anayasa’ya getiren bir hukukçu olarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na bile bile aykırı davrandınız. Soruyorum size; bu onur ödülünü Türk avukatlara ‘Türkiyeli avukatlar’ dediğiniz için mi verdiler? Bizleri ‘Türkiyeli avukat’ olarak takdim eden bir baro başkanını biz başkanımız olarak kabul edemeyiz.”

‘FARKLI BİR ŞEY ZATEN BEKLENMEZ’

İstanbul Milliyetçi Avukatlar Grubu Başkanı Av. Hakan Çatak da “İstanbul Barosu Başkanlığı’nı işgal etmesine rağmen bir an olsun bu makamı doldurmaktan uzak olan bir zihniyetten farklı bir şey beklemek zaten olmazdı. Saygısızca ortaya konan ve açıkça Anayasa’ya aykırı olan bu tavrı en başta İstanbul Barosu mensubu meslektaşlarımın takdirine sunuyorum. Birileri kendisini ‘Türkiyeli’ olarak tanımlayabilir. Türk olmak elbette her kula nasip olmaz. Ne mutlu Türk’üm diyene!” diye konuştu.

Ankara Barosu’ndan Türk Milliyetçisi Avukatlar Grubu (TÜMAG) şu açıklamayı yaptı: “Fransa söz konusu olduğunda ‘Fransız’ kelimesini telaffuz eden, ancak konu Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısı olduğunda ‘TÜRK AVUKATLAR’ demekten açıkça imtina eden; sözde anayasa hukuku profesörü olan ve halihazırda İstanbul Barosu Başkanlığı makamını işgal eden zatı kınıyoruz. Ankara Barosu Genel Kurulu’nda dile getirdiğimiz üzere; bir kez daha ve gururla: NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!”