Türk yatırımcılar konutta yurt dışına yöneliyor! 'Yerli yatırımcının güveni artırılmalı'
Türkiye'den yurt dışına yapılan konut alımları, rekor seviyelere ulaştı. Uzmanlar, bu artışın ardında Schengen vizesi kolaylıkları, döviz cinsinden kira gelirleri ve vergi muafiyetlerinin etkili olduğunu vurguladı. Emlakçılar, 'Yeni adımlarla yerli yatırımcı güveni artırılmalı.' dedi.
Yurt dışından konut alımlarında son yıllarda dikkat çekici bir artış yaşanıyor. Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam ve İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa bu artışın nedenlerine dair değerlendirmelerde bulundu.
Verilere göre, 2023 yılında yurt dışından yapılan gayrimenkul alımları, bir önceki yıla göre yüzde 183,76 oranında artışla 1 milyar 782 milyon dolara ulaştı. 2024’ün ilk iki ayında da yükseliş sürdü. Ocak-şubat döneminde ağırlığı konut olan yurt dışı gayrimenkul alımları, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 18,43 artarak 334 milyon dolar oldu. Şubat itibarıyla yıllıklandırılmış toplam ise 2 milyar 205 milyon dolara çıktı.
‘DÖVİZ NE YAZIK Kİ YURT DIŞINA KAYIYOR’
Bu artışın son yıllarda birkaç ana nedene dayandığını belirten Akçam şu ifadeleri kullandı:
“Türk yatırımcılar, döviz bazlı gelir elde etmek ve yatırımlarını çeşitlendirmek amacıyla yurtdışında gayrimenkul satın almayı tercih ediyorlar. Bunun yanı sıra Avrupa ülkeleri, özellikle Portekiz, Yunanistan ve İspanya gibi ülkeler, gayrimenkul yatırımı karşılığında oturum izni ve vatandaşlık hakkı sunan ‘Golden Visa’ programlarıyla Türk yatırımcıları cezbediyor. Daha stabil ekonomilere yatırım yapmak, yurtdışında yaşam ve iş imkanları arayışı, yüksek eğitim olanakları gibi faktörler de bu eğilimi destekliyor. Buna ek olarak Türkiye'deki konut satışlarının son yıllarda düşüş göstermesi, yurt dışındaki fırsatlara yönelimi artırıyor.
“Tüm bunların yanında yatırımcıların yurtdışını tercih etmesi ile ülkemizdeki döviz rezervi de ne yazık ki yurtdışına kaymış oluyor. Bu noktada son yıllarda Türk vatandaşlarının yurtdışında gayrimenkul yatırımları için harcadığı döviz miktarında ciddi bir artış gözlemleniyor. Örneğin, 10 yıl önce bu tutar yaklaşık 130 milyon dolar iken, günümüzde 2 milyar 86 milyon dolara yükselmiş durumda. Bu, son 10 yılda 22 katlık bir artış anlamına geliyor. Ayrıca, sadece son bir yılda bu yatırımlarda yüzde 163'lük bir artış yaşandığı belirtiliyor.
Yine resmi verilere göre en çok tercih edilen ülkelere bakacak olursak Türk vatandaşlarının yurtdışında gayrimenkul alımı için en çok tercih ettiği ülkeler arasında Yunanistan, Dubai, Portekiz, İspanya, ve Macaristan yer alıyor.
‘KONUT PİYASASINDAKİ DALGALANMALAR ETKİLİYOR’
“Yunanistan, Portekiz ve Macaristan gibi ülkeler, belirli bir yatırım karşılığında oturum izni ve vatandaşlık hakkı sunuyor. Dubai gibi ülkeler tercih ediliyor çünkü, cazip kira getirisi ve vergisiz yatırım avantajlarıyla dikkat çekiyor. Ne yazık ki Türkiye'deki kiracı-ev sahibi ilişkilerindeki sorunlar ve konut piyasasındaki dalgalanmalar, yatırımcıların yurtdışına yönelmesine neden oluyor. Yatırımcıların yurtdışını tercih etmesindeki diğer sorunlara da değinecek olursak Türkiye'deki ekonomik dalgalanmalar, yüksek enflasyon oranları ve döviz kurlarındaki belirsizlik, yatırımcıların daha stabil ekonomilere yönelmesine neden oluyor. . Türkiye'deki vergi politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini biz de birkaç kez dile getirmiştik. Vergi oranlarının yüksekliği yatırımcılar için caydırıcı olabiliyor.
“Ekonomide yaşanan dalgalanmalarla da bu sonuç kesinlikle ilişkilendirilebilir. Türkiye'deki döviz kurlarındaki dalgalanmalar, yurtiçinde yatırım yapmayı riskli hale getirirken, yurtdışındaki döviz bazlı yatırımları daha cazip bir seçenek olarak gösteriyor. Yüksek enflasyon oranları, Türk lirasının alım gücünü zayıflatırken, yatırımcıların daha istikrarlı ekonomilere yönelmelerine neden oluyor. Türkiye'deki ekonomik dalgalanmalar nedeniyle uzun vadeli yatırım getirisinin öngörülememesi, yurtdışında daha güvenilir ve stabil yatırım alanlarına ilgiyi artırıyor.
‘YERLİ YATIRIMCILARIN KALMASI SAĞLANMALI’
“Türk yatırımcıların yurtdışına yönelmesini engellemek için alınabilecek çeşitli önlemler olacaktır ve bu noktada da çalışmaların yürütüldüğünü biliyoruz.” diyen Akçam, şu önerilerde bulundu:
-
Döviz kurlarındaki dalgalanmaları azaltmak, enflasyonu kontrol altına almak ve yatırımcı güvenini artırmak için ekonomik reformlar yapılabilir. Bunun için de hükümetimiz büyük çalışmalar yapıyor ve birçok yeniliği devreye sokmuş durumda.
-
Türkiye’deki gayrimenkul yatırımlarını cazip hale getirmek için vergi indirimleri, kira garantisi gibi teşvikler sunulabilir. Sosyal konut projelerini buna örnek olarak sunabiliriz.
-
Yatırımcı haklarını koruyan ve hukuki süreçleri hızlandıran düzenlemeler yapılabilir.
-
Arz-talep dengesini sağlamak, fiyat dalgalanmalarını kontrol etmek ve kiracı-ev sahibi ilişkilerini iyileştirmek için politikalar geliştirilebilir.
-
Türkiye'deki gayrimenkul piyasasını uluslararası standartlara uygun hale getirerek yabancı yatırımcıları da çekmek, yerli yatırımcıların yurtdışına yönelmesini azaltabilir. Bu adımlar, hem yerli yatırımcıların Türkiye'de kalmasını teşvik edebilir hem de genel ekonomik büyümeye katkı sağlayacaktır.”
‘VİZE VE İKAMET HAKKI CAZİP’
Nizamettin Aşa da özellikle Avrupa ülkelerine yönelik ilginin artmasında vize ve oturum kolaylıklarının önemli rol oynadığını belirterek şunları söyledi:
“Avrupa ülkelerine olan ilginin başında Schengen vizesi geliyor. Vatandaşlar, bu tip evleri alarak ikamet hakkı veya vize muafiyeti sağlıyor. Bu da cazip hale geliyor. Bunun dışındaki Dubai ve Kuzey Kıbrıs'ta olan yatırımların en büyük özelliği de döviz bazında kira geliri olması ve bazı vergi muafiyetleri. Bu da insanlara cazip geliyor. “Özellikle Kuzey Kıbrıs'ta elde ettiğiniz kira gelirinin vergisi yok, döviz bazında da kira aldığınız için bir şekilde cazip hale geliyor. Ayrıca amortisman süreleri de düşük. Türkiye’deki herhangi bir dava veya icra konusu ile ilgili işlem yapılamıyor… Bu gibi sebepler başta geliyor.”