Urumçi’de iftar saatinde bir aileye konuk olduk: Dinimiz korunuyor, camiler hep açık
Urumçi şehrinin Changji yerleşim yerinde Shengkui ailesine konuk olduk. Çok sıcak karşılandık. Müslüman bir ülkeden geldiğimizi söylediğimizde eşinin heyecanı gözümüzden kaçmadı. Bizden izin isteyerek mutfağa girerek iftar sofrası hazırlamaya koyuldu. Sohbete başladık...
"Adım Cai Shengkui, tarım yapıyorum, dört kişilik bir ailemiz var: Ben, eşim, oğlum ve kızım. Geçen yıl pamuk ektik, bu yıl yine pamuk ekmeyi planlıyoruz, biraz da mısır ekeceğiz. Eşim, ev hizmetleri şirketlerine aracılık yapıyor. Firmalara ev hizmetlerinde çalışacak insanlar buluyor, yani insanlara iş buluyor. Oğlum meslek yüksekokulunda okuyor ve şu anda staj yapıyor. Kızım ise 11. sınıfa gidiyor, geçen yıl ilçe birinci okulunu (Zhou Yi Zhong) bitirdi ve önümüzdeki yıl üniversite sınavına girecek.
‘ETRAFIMIZDA ÜÇ CAMİÎ VAR KAPILARI HER ZAMAN AÇIK’
"Ramazan ayında normal şekilde oruç tutuyoruz, sabah saat 05.30’da kalkıp eşimle birlikte biraz yemek yapıyoruz, sonra orucumuzu tutmaya başlıyoruz. Basit bir şeyler yiyip sonra camiye gidiyoruz. Etrafımızda üç camiî var, hangi camiye gideceğimiz fark etmiyor, kapılar her zaman açık. Dinî faaliyetlerimiz, Çin hükûmetinin yasalarıyla korunuyor ve biz her gün camide beş vakit namaz kılıyoruz.
"Oğlum ve kızım öğrenci olduğu için oruç tutmuyorlar. Eşim ve ben oruç tutuyoruz. Sahura beraber kalkıyoruz, akşam iftarı da yine ikimiz açıyoruz. Akşamları basit bir yemek yapıyoruz; çorba, pilav, salata ve bazlama gibi şeyler. Akşam yemeğimizi evde yedikten sonra camiye gidip dinî faaliyetlere katılıyoruz.”
Mütevazı bir şekilde hazırladıkları sofrada kendilerinin fotoğrafını çekmek için izin istedik. Büyük bir memnuniyetle izin verdiler.
