Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’ten sahipsiz hayvan sorununa çözüm

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, gazeteci Kübra Par’ın Tv100’de sunduğu Farklı Açılar programına konuk oldu. Perinçek, programda gündeme ilişkin soruları cevapladı.

‘HAYVANLARI SEVMEK İNSANİ BİR TAVIRDIR’

Perinçek, Gazeteci Kübra Par’ın “Hayvanlar uyutulmalı mı? Sahipsiz hayvan sorunu nasıl çözülmeli?” sorusunu şöyle cevapladı:

Baktığımız zaman 1 buçuk milyar yıl içerisinde bir tek insan, doğaya hakim ve doğayı değiştirerek yaşıyor. Diğer bütün canlılar, doğayla uyum içinde yaşar. İnsanlar ata biniyor atlar insana binmiyor. İnsanlar merkeplerin sırtına semer vuruyor, merkepler insanların sırtına semer vurmuyor. İnsanlar tavuğu, sığırı yiyor, onlar insan eti yemiyor. İnsanların kapısında köpekler bekliyor, köpeklerin kapısında insan beklemiyor. İnsanla doğa arasındaki ilişkide insanın hakim olduğunu bütün canlılığın serüveninde görüyoruz. Bunu değiştirmeye kimsenin gücü yetmez. İnsan merkezli olmayan çözümlerle birbirimizi tatmin edebiliriz ama insanlık, insan merkezi olmayan çözümleri kabul etmemiştir. Tabi insan merkezli, dendiği zaman insanın bencil olduğu insancıllığı ifade etmiyoruz. Aynı zamanda hayvanları sevmek, insani bir tavırdır. Pir Sultan Abdal’ın çok güzel bir dörtlüsü vardır; ‘Öküzün damını alçacık yapın/ Yaş koman altına kuruluk serpin/Koşumdan koşuma gözlerin öpün/İreçberler hoşça tutun öküzü’ bu tabi üreticilerin üretimde kullandıkları hayvanlarla çok sıcak ve insani ilişkiler kurduklarını görüyoruz.

‘HEM SOKAK HAYVANLARINI HEM DE İNSANLARI DÜŞÜNECEĞİZ’

“Şöyle bir tespit ortaya koyabiliriz, birincisi insan merkezli çözümlerden kaçamayız. İkincisi insanlar ve hayvanlar eşit değildir hiç kimse onları eşit yapamaz. İnsanlarla otları da kimse eşit yapamaz. Çünkü hakim olan insandır. Üçüncü olarak da insanlığın, hümanizmin ve insanlık değerlerinin geliştiği medeniyetlerde hayvanlara karşı sevgi ve merhamet gösterilecektir.

“Sokak hayvanlarını düşüneceğiz ama sokak hayvanlarının ısırdığı insanları da düşüneceğiz. Hem insanı koruyacağız hem de hayvanlara karşı merhametli çözümler üreteceğiz. Bunun ayrıntısı tespit edilebilir. Önce felsefe olarak insan merkezli bakış açısında hayvanlara karşı merhametli ve hayvan sevgisinin de insancıl bir duygu olduğunu görmemiz lazım. Onun da insanları geliştiren bir yönü olduğunu görmemiz lazım.”

KÜLTÜRÜMÜZÜ KORUYACAĞIZ

“Liman Von Sanders, Çanakkale Savaşı sırasında köpekleri geceleri itlaf ediyor. Sebebi Türk askerleri, İngiliz, Fransız mevzilerine baskın yaptığı zaman köpekler havlıyor ve baskını duyuruyorlar. Bunun üzerine Alman komutan Liman Von Sanders, köpekleri itlaf ediyor. Bizim askerlerimiz buna müthiş isyan ediyor. Burada şunu görüyoruz, Anadolu insanımız kendi hayati tehlikesi olduğu halde hayvanları koruyan eğilimleri kaybetmiyor. Biz de bu kültürel eğilimleri koruyacağız. İnsan sevgisi de hayvan sevgisi de çok önemli. İnsan merkezli çözümler üretmemiz gerekir.”