Makale yazdırdılar! ABD basını gururla sunar: Karşınızda İsrail işbirlikçisi Gazzeli Ebu Şebab
ABD yayını İsrail'in Gazze'deki silahlı piyonunun 'eline kalem tutuşturdu', İsrail'in hedeflerini tekrarlattı. Şebab, Gazze'nin yeni lideri olmayı hedefliyor, İsrail'in Gazzelileri toplama kamplarına gönderme planını destekliyor. Sahada ise çetesiyle yardımları çalıyor, İsrail'e kalkan oluyor.
Amerikan Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Gazze’de işgal güçleriyle işbirliği yapan, silahlı çete lideri Yaser Ebu Şebab imzasıyla bir makale yayımladı. Yazıda HAMAS, Birleşmiş Milletler (BM) yardım kuruluşu UNRWA ve Gazze halkı doğrudan hedef alınırken, Ebu Şebab İsrail’in yıllardır sürdürdüğü söylemleri neredeyse birebir tekrar etti. Daha da bir ileri bir adım atarak Gazze'de, kendi liderliğinde yeni bir “bağımsız Filistin yönetimi” kurulması çağrısında bulundu!
WSJ’deki yazının en dikkat çeken kısmı Refah’ta yıkıntıların üzerine yeni bir “yerleşim alanı” kurulması oldu. Ebu Şebab, “uygun destek sağlanırsa” 600 binden fazla Filistinlinin Refah’ın doğusuna taşınabileceğini ve “savaş döngüsünün dışına çıkarılabileceğini” ileri sürdü. Bu plan, İsrail’in Gazze’yi bölgesel olarak parçalama ve yeniden yapılandırma stratejisiyle birebir aynı.
Bu plan, Gazze nüfusunun yaklaşık üçte birinin, savaş yoluyla boşaltılmış bir alanda denetim altına alınmasını öngörüyor. Bu, İsrail’in Gazze’yi parçalayarak yeniden yapılandırma planının bir parçası. Hedef, çok kötü koşullarda tıkış pıkış yaşatılacak olan Filistinlilerin “gönüllü” olarak başka bir ülkeye gitmesini sağlamak.
KENDİ ÇALIYOR 'HAMAS YAPTI' DİYOR
Ebu Şebab makalesinde, HAMAS’ın yardım kamyonlarını “çaldığını”, bölgede açlık krizinin temel sorumlusunun direniş olduğunu öne sürdü. UNRWA’yı da “HAMAS tarafından domine edilmekle” suçladı.
Ancak sahadaki gerçeklik ve uluslararası raporlar, bu iddiaları çürütüyor. Reuters'in haziran sonlarında sızdırdığı bir ABD iç yazışmasında, HAMAS’ın yardım malzemelerine sistematik biçimde el koyduğuna dair hiçbir kanıt bulunmadığı belirtildi. BM’ye bağlı İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) ise yardım konvoylarına yönelik saldırılar konusunda bizzat Ebu Şebab’ın çetesini suçladı. OCHA’ya göre Kerem Şalom geçişi yakınlarında yaşanan yardım yağmalamaları bu yapı tarafından, İsrail askerlerinin gözetimi altında yapılıyor. OCHA raporunda, “gerçek yardım hırsızlığı”nın bu yapılar eliyle sürdüğü vurgulandı.
HAKKINDA ÖLÜM ÇAĞRILARI

Ebu Şebab’ın İsrail destekli faaliyetleri yalnızca dışarıda değil, kendi toplumu içinde de büyük tepki çekti. Mensubu olduğu Tarabin aşiretinin önde gelenleri, kamuya açık bir şekilde kendisini reddettiklerini ilan etti. Aşiret liderleri, İsrail’le işbirliği yapan bir kişinin “artık kendilerinden sayılamayacağını” belirterek Ebu Şebab hakkında açık şekilde ölüm çağrısında bulundu.
İSRAİL ASKERLERİNE KALKAN
HAMAS’a göre Ebu Şebab’ın silahlı çetesi İsrail askeri operasyonlarında “gizli destek gücü” olarak görev yapıyor. İsrail tarafından sağlanan üniforma ve silahlarla donatılan bu işbirlikçi yapı, evlerin ve tünellerin taranması, tuzaklama, bilgi toplama ve İsrail askerlerinin sahadaki güvenliğinin sağlanması gibi görevler üstleniyor.
GÜLE OYNAYA FİRAR
Ebu Şebab’ın geçmişi, bugünkü pozisyonunun tesadüf olmadığını ortaya koyuyor. 2015 yılında HAMAS tarafından uyuşturucu kaçakçılığı ve hırsızlık suçlamalarıyla tutuklanan Şebab, 25 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. 2023 Ekim’inde ise Gazze'de tutulduğu cezaevi, İsrail’in hava saldırısıyla hedef alındı. Resmî açıklamalarda, saldırı sonucunda Şebab’ın “kaçtığı” belirtildi.
Ancak cezaevinin yalnızca belirli bölümlerinin hedef alınması, sadece Ebu Şebab ve yakın adamlarının “firar etmesi”, sonrasında bu kişilerin doğrudan İsrail güçleriyle sahada çalışmaya başlaması; sürecin önceden planlanmış bir tahliyeye işaret ettiğine dair güçlü şüpheler doğurdu.
NETANYAHU: BUNDA NE VAR Kİ?
Ebu Şebab’ın adının öne çıkması, eski İsrail Savunma Bakanı Avigdor Liberman’ın geçen haftalarda yaptığı açıklamayla başladı. Liberman, Tel Aviv’in bazı radikal gruplarla işbirliği yaptığını, bu güçlere silah ve ekipman sağladığını duyurdu. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise Ebu Şebab’a verilen desteği, “Bunda ne var ki? HAMAS’la savaşan herkesle ittifak yapabiliriz” sözleriyle savundu.
İsrail kaynakları, Ebu Şebab’ın grubunun geçmişte Mısır’daki Sina Yarımadası’nda El Kaide bağlantılı gruplara silah kaçakçılığı yaptığının bilindiğini doğruladı.
Rus S-400 hava savunma sistemleri İran'da: Operasyonel saha testleri başladıDünya
Yemen denizlerde 4. aşamayı başlattı: Artık İsrail'e selam veren her gemiye füze atacaklarDünya
Fransız muhalif lider Le Pen: AB-ABD ticaret anlaşması ekonomik, politik ve askeri bir fiyaskoDünya