Yeni dönem yeni atılım
Ulusal Kanal, yeni yayın dönemine bu sabah yeni yüzüyle giriyor. Kanal yöneticileri, yeni program ve içerikleri özel bir yayınla izleyiciyle paylaşacak.
Ulusal Kanal çalışanları sizlerin de takip ettiği gibi uzunca bir süredir yeni yayın dönemine hazırlanıyor. Aylar önce önümüze koyduğumuz hedefin 15 Eylül Pazartesi günü olduğunu duyurmuştuk. Verdiğimiz sözü yerine getirmek için bizler yani tüm kanal emekçileri, birimler bazında yoğun süreç için kolları sıvadık. 7/24 diyebileceğimiz zorlu bir süreci göğüslemek için bir tek şeye ihtiyacımız vardı: yapabilirliklerimize güvenmek ve cesaret! Yönetim Kurulumuzdan çalışanlarımıza varana kadar adanmışlıkla donanmış bir ekibin yolculuğuydu bu. Süreç içinde bu emek kolektifinin, her türlü değerin üzerinde olduğuna bir kez daha şahit olduk.
Bir kez daha belirtmek istiyorum ki kurulduğundan beri Ulusal Kanal, akıl-cesaret-inanç ve adanmışlık kolonları üzerinde yükselen devrimci ve vatansever bir yapıdır. Önümüze yeni hedefleri koyarken, ardımızdaki yıllara varan olağanüstü emeğin ve inancın vicdâni sorumluluğunu da her dâim üzerimizde hissettik. Onun içindir ki bizim için Ulusal Kanal’ın Aydınlık Hafızası kıymetlidir, muhteremdir, tarihimizin bakiyesidir.
NE OLUP NE BİTTİĞİNİ MERAK ETTİĞİNİZİ BİLİYORUM…
Birkaç ipucu vereyim…
Bu sabahtan itibaren yepyeni ve çağın donanımlarıyla düzenlenmiş stüdyolarımızla buluşacaksınız. Stüdyolarımız diyorum çünkü artık Ulusal Kanal’ın iki ayrı mekânsal, buna bağlı dört ayrı “Açısal Stüdyo”su yeni yayın dönemine hazır. Bunlar, Ana Haber Stüdyosu dediğimiz Büyük Stüdyo ve Yeşil Oda (Green Box) dediğimiz stüdyolarımız. Bu mekanlarda Fon Stüdyo (Curtainarea) dediğimiz iki ayrı mekân da ayrıca kullanılır hale geldi. Unutmadan ekleyelim Ulusal Radyomuz da artık dijital yayında.
Ayrıca stüdyolarımızın ve reji alanlarımızın her türlü olumsuz hava şartlarına karşı bina iç ve dış izolasyonu kesin çözümü hedefleyerek ele alınmış ve günümüz teknolojileri ile izole edilmiştir.
Buna dayalı olarak teknik altyapı ve kamera sistemlerimizi dönüştürme hedefini de önümüz koyduk.
Tüm bunların yanında İzmir Bölge Temsilciliğimiz hızlıca oluşturulup, İzmir stüdyolarımız daha da aktif hale geldi.
Program içeriklerimiz hepsini birden gündeme alamayacağımız kadar çoğaldı ve çeşitlendi. Süreç içinde yeni programlarımız ve içeriklerimiz hızlıca ve peyderpey yayına girecektir. Program çeşitliliğimizi ve içeriklerini bu akşam 20.30 itibarıyla Özel Yayınımızda sizlerle paylaşacağız.
HABERDÂR ETME!
Ulusal Kanal’ın haber ve misyon kanalı olduğu gerçeğini saklı tutarak, misyonumuzla ve yayıncılık anlayışımızla örtüşen yayıncılık ile izlenirlik oranımızı çok daha yukarılara taşımak temel hedeflerimizden biridir. Yeni yayın dönemimizde Kültürün ve Sanatın dilini çok daha fazla hissedeceksiniz. Sinema, dizi film, kadın iklimi, resim, heykel, edebiyat, müzik, etnografi, sağlık, psikoloji, emek dünyası, Bilim ve Ütopya, Teori ve daha birçok alanda yeni programlarımızla buluşacaksınız. Kısacası Haber Dairesi Başkanlığımızın haber verme zenginliğine sanat ve kültürün diliyle “Haberdâr” etme anlayışını da katmış olacağız.
İLLE DE YAŞAYAN TÜRKÇE!
Temel ilkelerimizden biri tabii ki güzel dilimiz Türkçe ile nefes almak olacaktır.
Yıllar önce “Karamanoğlu Mehmet Bey’in Fermanı”nı okuyarak bu konuda bayrak açmış ve TRT İnt’de “Sözüm Türkçe Üzerine” adlı bir programı hazırlayıp-sunmuş bir arkadaşınız olarak özellikle ifade diyorum ki öncesinde olduğu gibi “Dilimiz Türkçe” olacaktır.
- Dilde her türlü emperyalist bozgunculuğa izin vermeyen bir Türkçe,
- Kökü belli, anlaşılır ve yapay müdahalelerle yıpratılmamış bir Türkçe,
- Emperyalizmin halk içinde oturmuş dilini bölen ve parçalayan oyununa her açıdan düşmeyen bir Türkçe.
YETMEZ!
Peki her şeyi çok mu iyi yaptık?
En doğrusunu mu yaptık? Tabii ki hayır. Daha çok yolumuz ve yapacaklarımız olduğu kesin… Bu bayrak yarışı elden ele Türkiye Devrim süreci ile birlikte yoluna devam edecektir.
Yeni yayın dönemimiz bereketli olsun.


