İsrail nereye koşuyor?

İsrail altın çağını yaşıyor. Kendisini askeri olarak tehdit eden Filistin ve Lübnan Hizbullahı’nın en önemli müttefiki Suriye, çok uluslu bir kirli savaş yaşıyor. Bu savaş, Suriye’nin bölgesel müttefiklerine gerekli askeri, siyasi ve lojistik desteğin verilmesini zorlaştırıyor. Suriye’yi meşgul eden bütün askeri yapılanmalara İsrail her türlü desteği sunuyor. İsrail,  Suriye’ye dayatılan ve dört senedir süren kirli savaşın en önemli aktörü ve taraftarı. Suriye’de savaşan en radikal gruplara askeri ve lojistik destek vermekten kaçınmadı. İnsansız hava araçları ve uydu haberleşme sistemleri üzerinden topladığı askeri istihbarat birikimini dini-dar yapılanmalarla paylaşıyor. İsrail, Filistin ve Lübnan mukavemetinin ana omurgalarından birisinin Suriye olduğunun idrakinde. Zayıf ve sürekli kan kaybeden bir Suriye’nin, anti-Siyonist bölgesel direnişe fazla katkı yapamayacağı inancından hareketle, Suriye’ye saldıran herkese destek veriyor.           

HİZBULLAH’IN ÖNÜNDEKİ ENGELLER

İsrail hava ve kara kuvvetleri Lübnan, işgal edilmiş Filistin (İsrail) ve Suriye hudut bölgelerinde silahlı terör gruplarına karşı operasyonlar yapan Suriye ordusuna karşı hava saldırıları düzenliyor. İsrail’in en etkili düşmanı Hizbullah, önemli bir askeri gücünü Suriye savaşında Suriye ordusunun başarıları için harcıyor. Ancak Lübnan sahasında Hizbullah’a karşı teşvik edilen dini-dar yapılanmalar Hizbullah’ı uğraştırıyor. Lübnan devleti aylardır cumhurbaşkanından yoksun idare ediliyor. Önemli bir siyasi güç olan Hizbullah, yorucu ve katmerli Lübnan iç siyasetiyle meşgul ediliyor. Lübnan sahasında Suudi, İsrail, Fransa ve ABD’nin desteklediği siyasi-askeri işbirlikçileri genelde Lübnan ordusu, özelde Hizbullah’ı espiyonaj, suikast, intihar eylemcileri ve bombalı araçlarla bir iç savaşın içine çekmeye çalışıyor. Bütün bunlara ilaveten, İsrail her fırsatta Hizbullah mevzilerine saldırıyor. Askeri teçhizat nakil güzergâhlarına yönelik hava operasyonları yapıyor. 

İsrail’in en son saldırısı, Suriye tarafında yer alan Golan bölgesinin vilayet merkezi Kunaytra kentine yönelik oldu. İsrail helikopterleri bölgede Hizbullah mensuplarını taşıyan araçları füzeyle vuruyor. 6 Hizbullah mensubu katlediliyor. Ölenlerin arasında, 2008 yılında Şam’da aracına konulan bombayla öldürülen Hizbullah’ın efsanevi komutanı İmad Muğniye’nin oğlu Cihad Muğniye de var. Saldırıda, İran Devrim Muhafızı komutanlarından General Muhammed Allahdadi ve 6 İranlı subayın katledilmesi İsrail ile İran’ın mücadelesine yeni bir boyut kazandıracağı muhakkak. İsrail, resmi olarak bu saldırıyı üstlenmese de bütün veriler kendisini işaret ediyor.

İSRAİL’DE KIRMIZI ALARM

El-Nusra yayınladığı resmi beyanında bu eylemi kendisinin organize ettiğini iddia ediyor. Ancak El-Nusra’nın bu açıklamalarının İsrail’e yönelik sert eleştirileri ve olası misillemeyi rafa kaldıramayacağı görüşü hâkim. Bazı İsrailli askeri ve siyasi yetkililer Netanyahu’nun bu faaliyetlerini “tehlikeli” bir eylem olarak görüyor. Suriye’deki savaşa ve Hizbullah’ın farklı meselelerle uğraşıyor olması hakikatine rağmen İran, Suriye, ama özellikle Hizbullah’ın İsrail’e yönelik askeri eylemlerinin kaçınılmaz olduğuna inanıyor. İsrail Golan bölgesi üzerinden sivil uçuşları yasaklıyor. “Demir Kubbe” olarak adını verdiği savunma bataryalarını Lübnan sınırına kaydırma kararı alıyor. Ülke genelinde kırmızı alarma geçilmiş durumda...  Hizbullah lideri Hasan Nasrallah havzalarında İsrail’in tahmin edemeyeceği nitelikte silahların mevcut olduğunu söylüyor. Hizbullah’ın bir sonraki saldırısında İsrail’e yönelik askeri harekâtın, İsrail’in bütününü kapsayacağını ilan ediyor. İsrail vatandaşlarının Temmuz 2006 savaşında Hasan Nasrallah için tedavüle soktukları bir deyimleri var: Vaat etti mi sözünü tutar! Bu hâsıl olduğu takdirde bölgesel bir savaşa topyekûn hazır olmalı demektir.