07 Mayıs 2024 Salı
İstanbul 22°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Astroego

Ferhan Şensoy

Ferhan Şensoy

Eski Yazar

A+ A-


Amasya’nın Gümüşhacıköy ilçesinde, Mehmet Paşa Ortaokulu’nda bir din dersi. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Abdussamet Arslan;
- Bir Sünni, Alevi ile evlenirse yüz kırbaç cezası ile cezalandırılır, çocuk yaparsa ölür!
buyuruyor.
Sanırım, öbür dünyadaki bir cezalandırmadan söz ediyor. Çok Alevi dostum var. Kimilerinin eşleri Sünni. Çocukları var, hiçbiri ölmediler! Yoksa Abdussamet, izdivacı yapan Sünni ölür, demek mi istiyor? Eşleri Alevi olan Sünni dostlarım da hayattalar!
Çocukların kafası karışıyor. Bakışıyorlar. Kimi sorular sormak isteyenler var, fakat cesaret edemiyorlar. Abdussamet kendisine soru sorulmasından hoşlanmıyor. Söylediklerinin eblehçe ezberlenmesinden yana.
Aleviler aydın insanlardır. Abdussamet aydınları sevmiyor.
-Kurtuluş Savaşı’na yardım eden bayanların başı kapalı olduğu için biz bu savaşı kazandık, bugün olsa kazanamayız!
buyuruyor Abdusssamet.
Başın açık ya da kapalı olması savaş kazanma nedeni olamaz, başörtüsü miğfer değil ki!
diye düşünüyor en ön sırada oturan çocuk. Düşüncesini dile getirmeye cesaret edemiyor.
Biz o savaşı, Mustafa Kemal’e inandığımız, peşinden inançla gittiğimiz için kazandık.
diye düşünüyor ikinci sırada oturan çocuk. Hiçbir şey söylemiyor. Çünkü Abdussamet Atatürk’ün adını duyunca çok sinirleniyor.
-Bugün eteğini kısaltan, yarın lisede en değerli şeyini kaybeder!
vecizesini de yumurtluyor, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni.
En arka sırada oturan kızın kafası karışıyor. Bekâret zarı, niçin en değerli şeyimiz oluyor, düşüncesi dolanıyor beyninde. Beynimiz daha mı değersiz?
Abdussamet’in beyninde sıkı bir örümcek temizliği yapılması şart!
Vecizeleri, basına yansıyınca, öğretmen hakkında, il ve ilçe müdürlükleri tarafından inceleme başlatılmış. Nasıl bir inceleme yapılacak acaba? Bir soruşturma açılacak herhalde, öğretmen ifade vermeye davet edilecek. İfade vermeye gitmeye de bilir.
-Önce Bilal gitsin!
diyebilir Abdussamet.
Ülkede olup bitenden çok sıkılan Astroego, atlayıp uçağına atta gidiyor. Kendisi sürekli astral bir yolculuk içinde.