27 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Barzanilerin beş yenilgisi

Mehmet Bedri Gültekin

Mehmet Bedri Gültekin

Eski Yazar

A+ A-

Barzanilerin beş yenilgisi - Resim : 1
ABD’nin üstü örtülü, İsrail’in ise açık desteği ile 25 Eylül’de referandum kararı alan Mesut Barzani’nin beklentisi, olumsuz bir gelişmeye ABD’nin müsaade etmeyeceği şeklindeydi.
Ama Barzani bir kez daha yanıldı. Yabancı bir güce dayanarak devlet kurma hayali Barzani ve gelişmekte olan ülkelerdeki Barzani benzeri etnik temelli hareketlerin deyim yerindeyse genlerinde vardır.
Onun için geçmişten ders almak diye durum bunlar için söz konusu değildir.
İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Barzaniler, yabancı devletlere dayanarak milliyetçi özlemlerini hayata geçirmeye çalıştılar. Bütün bu çabalarının sonucu, tam beş sefer neredeyse tek kurşun atmadan yenilmek oldu.

BİRBİRİNİN KOPYASI BEŞ YENİLGİ

1946 yılında İran devletinin zaafa düşmesi ve Sovyetler Birliği’nin desteği ile kurulan Mahabad Kürt Cumhuriyeti, ancak 11 ay yaşayabildi. Sovyetlerin desteğini çekmesi üzerine yıkılan “Cumhuriyet”in Genel Kurmay Başkanı baba Mustafa Barzani idi.
Aşiretinin kuvvetleriyle Mahabad’ın kuruluşuna katılan Baba Barzani, İran Ordusu’nun gelmesi üzerine Kuzey Irak’a kaçtı.
Barzanilerin yabancı bir güce dayanmalarının ardından yaşadıkları ikinci yenilgi 1975 yılında gerçekleşti. Bu sefer dayanılan yabancı güç ABD oldu. ABD, İran aracılığıyla Barzani’yi silah ve para olarak besledi.
Irak, Mart 1975’de Cezayir’de İran ile bir araya geldi. Aralarındaki sınır anlaşmazlığını, Basra körfezinde bulunan bazı adacıkları İran’a devrederek çözdü. Bunun üzerine İran üzerinden gelmekte olan ABD yardımı kesildi.
1970 yılından beri özerk yönetimin başında olan Barzaniler hiç direnmediler. 24 saat içinde Irak Ordusu, bütün Kuzey Irak’ta denetimi sağladı.
Baba Barzani, oğulları Mesut ve İdris ile birlikte İran üzerinden ABD’ye kaçtı. Molla Mustafa 1979’da Washington’da öldü.
Üçüncü yenilgi 1991 Mart’ında gerçekleşti. ABD, bu tarihte güneyden Irak’ı işgale başladı. Irak Ordusu’nun güneyde işgalci ABD emperyalistleriyle savaştığı günlerde, Barzani ve Talabani kuzeyde ayaklanma başlattılar. Deyim yerindeyse emperyalist işgalcilere karşı savaşan Irak’ı arkadan vurdular.
ABD ile ateşkesin sağlanmasının ardından Irak Ordusu kuzeye döndü. Barzani’nin peşmergeleri hiç direnemediler. Ordunun önünden Türkiye’ye ve İran’a doğru kaçtılar. Yüzbinlerce sivili de peşlerine takarak…
Daha sonra ABD devreye girdi. 36. Paralelin kuzeyini uçuşa yasak bölge ilân etti. Barzaniler ABD uçaklarının koruması altında Kuzey Irak’a döndüler. Çekiç Güç, Barzanilerin korumasını üstlendi.
Barzaniler ve PKK dördüncü yenilgiyi IŞİD karşısında aldılar. Rafet Ballı arkadaşımız 18 Ekim tarihli Aydınlık'ta, IŞİD’in 2014 yılında, adeta elini kolunu sallayarak Erbil’e ve Kobani’ye (Ayn-el Arap) doğru nasıl ilerlediğini çarpıcı bir şekilde yazdı.
KDP’yi Erbil önlerinde, PKK’yı ise Kobani’de; IŞİD’in elinden ABD uçakları kurtardı.
Barzanilerin beşinci yenilgisi referandum hamlesi ile geldi. “2. İsrail Musibeti” Batı Asya ülkelerini birleştirdi. Atlantik ötesindeki süper gücün doğrudan kapışmayı göze alamayacağı bir güç ortaya çıktı. ABD Dışişleri Bakanlığı, referandumun hemen ertesinde oluşan tabloya bakarak, “sonuçların kontrol edilemeyeceğini” söyleyerek daha en başından teslim bayrağı çekti.
Güvendikleri emperyalisti yanlarında görmeyen Barzani gene tek bir kurşun atmadan, IŞİD sayesinde ele geçirdiği her yerden çekildi. Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan oldu.

ÇIKARILACAK DERSLER

Bütün bu yenilgilere rağmen Barzanilerin bugüne kadar var olmalarının nedeni emperyalizmin bölgemize ilişkin plânları ve hedefleridir. Etnik ve dini temelli hareketlerin hepsi, son elli yılda, ABD emperyalizminin bölgedeki faaliyetlerinin bir parçası olarak var oldular.
Öte yandan Barzanilerin 70 yıldır yaşadığı trajedi, çağımızın çok önemli bir yasasını tekrar tekrar kanıtlamıştır.
20. yüzyılda sömürgeciliğe karşı mücadele sonucunda tarih sahnesine çıkmış olan ulusal devletlerde etnik temelli milliyetçi hareketler, kaçınılmaz olarak emperyalist devletlere veya yabancı bir güce dayanmak zorundadırlar.
Yabancı gücün silahıyla devlet sahibi olmak isteyenlerde, tarihsel anlamıyla “Vatan” kavramı ve “vatan için ölmek” söz konusu değildir.
Dünya halklarının baş düşmanı bir gücün silahı ve parasına güvenerek hedefine ulaşmaya çalışanlarda ise; halk için, vatan için canını feda etme bilinci ve duygusu hiç olmaz.
Çağımız, her etnik topluluğun kendi küçük devletini kurduğu çağ değildir. Tam tersine ulusal devletlerin birleşerek bölgesel birlikler oluşturduğu bir tarihi dönemdeyiz. Barzaniler, bu tarihi gelişmeye karşı durdukları için kaybetmektedirler.
Batı Asya Birliği artık tarih sahnesine çıkmaktadır. Sadece bölgemizin değil, dünyanın kaderini değiştirecek olan bu süreç, önüne çıkan bütün engelleri silip süpürerek ilerlemektedir.
Bütün bu gerçeklere, ABD’nin tarihi olarak artık kaybeden bir güç olduğu olgusunu da eklemek gerekiyor. Günümüzde ABD’ye sarılan kaybeder. Barzani, ters tepen hamlesiyle bölgemizin ve dünyamızın yeni bir döneme adım atmış olduğunu göstermiş oldu.

GENERAL İSSAM ZAHREDDİN

18 Ekim tarihli ajanslar, dört yıl boyunca Deyr-u Zor’u IŞİD’li katil sürüsüne karşı kuşatma altında kahramanca savunan Suriyeli General İssam Zahreddin’in mayın patlaması sonucu hayatını kaybettiğinin haberini verdiler.
İssam Zahreddin ve emrindeki askerler ve elbette ki Deyr-u Zor halkı, bu direnişleriyle Suriye’nin, “Suriye milletinin vatanı” olmasını kanları ve canlarıyla başarıyorlar.
Barzani peşmergeleri arasından bir İssam Zahreddin çıkmadı, çıkamazdı da. İssam Zahreddinler tarih boyunca hep zalimlere ve sömürücülere karşı mücadele edenler ve ezilenlerin birliği için savaşanların içinden çıktı.
Zalimlerin eteğine yapışarak nemalanmak isteyenlerin kaderi ise ardına bakmadan kaçmaktır.