14 Mayıs 2024 Salı
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Fizik, merak ve geleceğe yolculuk

Şule Perinçek

Şule Perinçek

Gazete Yazarı

A+ A-

Prof. Dr. Mete Atatüre, Cambridge Üniversitesi’nin ünlü Cavendish Laboratuvarı’nın Bölüm Başkanlığı’na getirildi. Laboratuvar geçmişinde birçok önemli bilimsel buluşa ve 30 Nobel ödüllü bilim insanına ev sahipliği yapmış. Atatüre, ışık seviyesinin gürültü ölçümünü yaptığı için “İmkânsız denileni ölçen” fizikçi diye anılıyor.

Bilkent Üniversitesi mezunu. Sonra Boston ve Zürich. 2007’den bu yana 15 yıldır Cambridge’de.

Fizik, merak ve geleceğe yolculuk - Resim : 1
Prof. Dr. Mete Atatüre Cambridge Üniversitesi Cavendish Laboratuvarı’nın başkanı oldu. Türkiye’den beyin göçünü ancak tersine çevirerek engel olunabileceği görüşünde.

NEDEN FİZİKÇİ NEDEN FİZİK

İlk başta anne ve babasının etkisiyle “sanatla bilim”, “duyguyla düşünce” arasında gidip gelmiş.

Nasıl fizikçi olmuş?

Kendisiyle yapılan bir söyleşide aktardığına göre,13 yaşındayken babasının işi nedeniyle gittikleri Amerika’da ortaokuldaki fizik öğretmeni onu etkilemiş. Öğretmenin verdiği kitaplarda sadece fizik problemleri değil, 2. Dünya Savaşı’ndaki ilk nükleer silahların geliştirildiği Manhattan projesi, projenin başında olup sonra nükleer silahlanmayla karşı mücadele veren Robert Oppenheimer’ın hayatı gibi konular da varmış. Fiziksel kavramların bir öyküsü olması ilgisini çekmiş. Neden fizik? Bir ülkenin gelişiminde temel bilimlerin yeri önemli. Fizik okuyunca mutlaka akademisyen olmak gerekmiyor. Örneğin Cambridge’te fizik bölümünü bitirenlerin yarısı başka mesleklere yöneliyormuş. Finanstan yöneticiliğe birçok iş kolunda problem tanımlayan ve çözen kişiler olabiliyorlar.

Fizik, merak ve geleceğe yolculuk - Resim : 2
Geleceğin bilim insanı adaylarının neredeyse hemen hepsinin Asyalı olduğu sizin de dikkatinizi çekiyor mu?..

BATI’YA DOĞU HAVASI

Kendisi de ders anlatırken “Öğrettiğini varsaymayan bir hoca” olduğunu söylüyor. Yol gösteren. Özne o değil, öğrenci. Ayrıca bir denklemin hangi şartlarda, hangi zamanlarda ortaya çıktığını anlatmak, o denkleme daha bir anlam kazandırıyor. Başına getirildiği Cavendish Laboratuvarı’nı “sorgulama ve meydan okuma dürtüsüyle hareket eden harika bir bilimsel keşif yeri” olarak tanımlıyor. 48 yaşındaki genç bilim insanı Prof. Dr. Atatüre, göreve geldikten sonra yaptığı açıklamada şöyle diyor:

“150 yıllık bilimsel mirası taşıyoruz ancak gözümüz gelecekte olmalı. Geçmişteki başarılar bugünümüzü şekillendirdiği gibi, bugünün meraka olan bağlılığı da yarının atılımlarını tanımlayacak.”

Cavendish Laboratuvarı’nın sürekli bir yolculuk halinde olduğunu, onu ve meslektaşlarımı heyecanlandıran ve insanları onlara çeken şeyin bu olduğunu vurguluyor ve “Teşvik, olasılık duygusu, yenilik ve bugün bunda daha da aktif rol almaktan gurur duyuyorum.” diyor. Ana kaynaklarının insan olduğunu, amaca yönelik inşa edilmiş, en son teknolojiye sahip tesislerinin hem bilimsel hem de sosyal kültür üzerinde olumlu bir etki yaratacağını, meslektaşlar arasındaki etkileşimi en üst düzeye çıkaracağını, çok yaklaşan yeni çağda toplumu desteklemek için elinden gelen her şeyi yapacağını ekliyor.

KENTSEL DÖNÜŞÜM BAŞKANLIĞI KURULACAK

Kentsel dönüşüm sorunlarını tam yazmaya başlıyordum ki, neredeyse yalnızca Ulusal Strateji Merkezi’nin (USMER) çekmecelerinde dosyalar dolusu malzeme olduğunu anımsayınca sustum.
Deprem ülkesi Türkiye’nin can güvenliği sorunu. Terörden sonra ne diye sorarsanız.
Biraz düşünür “Bu!” diyebilirim.
Yalnızca deprem de değil.
Bunun seli var, toprak kayması vb var.
Tek bir disiplin de değil en az dört-beş alandaki uzmanlar bir araya gelecek.
Hele de en kalabalık kentimiz İstanbul. Can ve ekonomik kayıpların en yüksek olacağı bölgemiz.
Acil! Acil!
Önlemler gerekiyor.
Ama öyle de sorunlar var ki… kaynaklarımızı doğru kullanacağız.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kurmak istediklerini açıkladı.
Başkanlığın altında üç genel müdürlük olacakmış. Biri yalnızca İstanbul’u, ikincisi Türkiye’yi takip edecek, üçüncü genel müdürlük de kaynak oluşturacakmış. Çalışmaları biz de takip edeceğiz!

 

GALATASARAY O PARALARLA NE YAPACAK

Bir Türk takımının hele Batı’nın ünlülerinden birine karşı başarısı milletimizi hep heyecanlandırır.
Limon sıkacaksınız ve diyeceksiniz ki ama takım bizim mi, çoğu yabancı…
Bir yanıyla doğru. Ama Batı takımları da neredeyse hepsi Asyalı, Afrikalı…
Özür olsun diye söylemiyorum.
Benim iflah olmaz bir alt yapıcı olduğumu bilirsiniz.
Ancak şu da bir gerçek, bizim o milletçe “takım” anlayışımız, heyecanımız yabancı oyunculara da geçiyor.
Bir başarıda hemen sevince ortak olmak için seyirciye koşuyorlar farkında değil misiniz?..
Batının holiganlarından farklı bir duygu alış verişi.
Zaten o duyguları paylaşamıyorlarsa seyirci de onu fark ediyor, oyuncuyu benimsemiyor, didikleyip duruyor… en iyisinden en pahalısından da olsa o da başarılı olamıyor… uzun duramıyor… postalanıyor… alkışlar içinde gelse de gidince oh bir ferahlıyoruz… rahatlıyoruz… Hani bir durun daha takıma alışamadı, yeni transfer filan bile fayda etmiyor. Taraftar gözünden anlıyor bu işi.

MADDİ DUYGUSALLIK HESABI

Gelelim maddi “duygusallığa…”
Galatasaray Manchester United’ı deplasmanda 3-2 yenince Şampiyonlar Ligi gelirini artırdı. Kulübün daha dört maçı var. Şimdiden gelirini 3 milyon 730 bin avroya çıkardı Kopenhag beraberliği ile 930 bin avro kasasına girmişti.
Manchester United galibiyetiyle 2,8 milyon avro daha kazandı. Gruplara kalmayı başararak katılım payından 15,6 milyon avroya ek olarak katsayı gelirinden de 9 milyon 96 bin avro ve market payından da 1.5 milyon avro geldi. Toplam geliri ise 29 milyon 960 bin avroya kadar çıktı.
Hele şunun bir sonuna kadar gidelim.
Sonra bu paraları masanın üzerine koyalım. Kaynakların rasyonel kullanımı çerçevesinde ne yapacağımıza karar verelim. Bir yabancı bacağına vereceğimiz paraları bir kefeye koyalım, ötekine de daha çok daha çok başarıyı… Yılların görünen köy hesabı.

TEKNİK DİREKTÖR ERİK TEN HAG: HEPİMİZ İŞİN İÇİNDEYİZ

Fizik, merak ve geleceğe yolculuk - Resim : 3

Manchester United’ın Hollandalı Teknik Direktörü Erik ten Hag, Galatasaray maçının yenilgisinin ardından mağlubiyeti takım olarak hep birlikte üstlendiklerini söyledi ve ekledi:

“Zihinsel olarak, bu seviyede bu hataları yapmamalısınız. Böyle cezalandırılırsınız. Hepimiz bu işin içindeyiz ve birlikte daha fazlasını yapmalıyız.”

Genç forvet Rasmus Hojlund’un iki gol atmasını da şöyle yorumladı: “Rasmus’un iki harika golü için memnunuz ama maçı kazanamadık. Attığı goller yüzünden mutlu olabilir.”