20 Mayıs 2024 Pazartesi
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Gerçekçi eleştirinin gücü

Ferhan Bayır

Ferhan Bayır

Eski Yazar

A+ A-

Sen sıradan bir engereksin, ama Dobrolyubov bir kobra”

Turgenyev’den Çernişevski’ye

Dobrolyubov’un, Turgenyev’in “Öngün” (Devrimden Önce) eserine üzerine kaleme aldığı eleştiri yazısı ciddi bir tartışma başlatmıştı. “Estetik eleştiri, duygulu, içli genç kızlara ait bir şey olup çıktı” sözleriyle başlayan Dobrolyubov’un makalesi üzerine Turgenyev Nekrasov’dan, Sovrenmennik’in (Çağdaş’ın) yazı kurulumundan Dobrolyubov’un çıkarılmasını ister. Ne var ki Nekrasov, bu isteği kabul etmeyerek Dobrolyubov’u savunur. Bunun üzerine önce Turgenyev sonra Gonçarov, Tolstoy başta olmak üzere pek çok önemli yazar Sovrenmennik dergisinden ayrılır. Gerçekçi edebiyatın kalesi olan Sovrenmennik’te yaşanan bu deprem, aslında bir yıl önce yine Dobrolyubov “Oblomovluk nedir?” makalesinin yarattığı sarsıntının sonucuydu. Gonçarov’un eserini hedef alan bu eleştiri üzerine Herzen “Çok Tehlikeli” isimli bir yazı kaleme alarak Dobrolyubov’a cevap verir. Herzen bu yazısında; Rus aydınlarının liberal basınını ve liberal geleneklerini eleştiren Sovrenmennik’in çarlık rejimine yardımcı olduğunu ve mutlakçılığa yaptığı bu hizmetten dolayı madalyayı hak ettiklerini söyler. Herzen gibi dönemin en önemli demokrat düşünürden böylesi sert bir eleştiri Sovrenmennik’in yayıncılarını sarsar. Bunun üzerine Çernişevski, Londra’da sürgünde bulunan Herzen’i ziyaret ederek yüz yüze görüşüp yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırsa da Dobrolyubov bir yıl sonra Turgenyev’e yönelik eleştirileriyle, bu devrimci-demokrat derginin liberal-demokratlar yazarlar olan birlikteliği bir anlamda son bulur, yollar ayrılır.

Rusya’nın en önemli yazarlarını ve düşünürleriniçatisi altinda toplayan bu derginin Dobrolyubov gibi genç ve ateşli bir genç eleştirmen için bu yazarları kaybetmeyi göze alması ilk başta anlaşılmaz görünmektedir. 1860 yılı sadece edebiyat çevresi için değil bütün Rusya için büyük kırılmaların yaşanacağını haber vermekteydi. Rusya’nın en büyük sorunu olan serfliğin kaldırıp köylülerin özgürleşmesi başta olmak üzere neredeyse yüz yıldır süren demokratik haklar için yapılan mücadelede sona yaklaşılmıştı. Bu süreç boyunca Rusya’nın ilerlemesi ve çağdaş bir ülke olmasını isteyen bütün siyasi kuvvetler arasında görüş birliği bulunmaktaydı. 1861’deki hayata geçirilecek reformların içeriği somutlaşmaya başladıkça bu siyasi kuvvetler arasındaki ayrımlar belirginleşmeye başlamıştı. 1840’ların liberal kuşağı yapılacak reformlardan basta basın özgürlüğü ve anayasal haklar olmak üzere sınırlı demokratik hakların verilmesini beklerken, 1860’ların devrimci kuşağı eşit yurttaşlık hakkından mülkiyet ilişkilerine kadar daha radikal ve köklü değişikler bekliyordu.

Dobrolyubov’u Turgenyev, Herzen gibi yazarlarla karşı karşıya getiren bu siyasi gerilimlerdi. Edebiyat eleştirisi, liberal eğilimli yazarların reform konusundaki ılımlı tutumlarını eserleri üzerinde tartışmaya açarak, bir anlamda, siyasetin estetikle bu denli örtüştüğü benzersiz bir örneğin ortaya çıkmasını sağlamıştı.

Lüzumsuz Adamlar” ve “Eylemci Adamlar”

Sanılanın aksine Rus gerçekçi edebiyatı kendi sanatsal kriterlerinin benimsenip popülerleşmesi için bir süre aşk ve entrika konulu “çok satan” romanlarla mücadele etmişti. Özellikle okuma yazmanın dar bir çevreyle, sosyeteyle, sınırlı olduğu bu dönemde “salon eleştirmenleri”nin edebi değerden yoksun bu romanların parlatılmasında önemli roller vardı. Aşk romanlarının yazarları ilham kaynakları sosyeteye bu eleştirmenler sayesinde girebilmekte, eleştirmenler de bu romanların başarısıyla birlikte kendilerine baloların baş köşesinde yer kapmaktaydı.

Dobrolyubov “Oblomovluk nedir?” yazısında, önce Rusya’da hakim olan bu sanatsal beğeni ölçütlerini eleştirerek başlar ve Gonçarov’un eserini savunur: “Romanda ilk ağızda sürükleyici bir konuyla karşılaşmayı seven okur kitlesi Oblomov’un ilk bölümünü bıktırıcı buldu, bölümün başında kendisini yatar gördüğümüz divanda bölümün sonuna dek yatışını sürdürüp duruyordu...Kısacası romanın ilk bolumu çoğu okur üzerinde pek hoş sayılmayacak bir etkide bulundu... edebiyatı bir eğlence olarak gören ve bir edebiyat eserini ilk izlenime göre değerlendiren bizim toplumumuzda... Ne var ki gerçek sanat kendi sözünü söylemekte gecikmedi.” Belinski’nin, dönemin beğeni ölçütlerini yıkan Gogol’un “Ölü Canlar” romanına sahip çıkması gibi Dobrolyubov da Gonçarov’un romanın alışılmadık biçim ve içeriğine sahip çıkar. Dobrolyubov öncelikle Gonçarov gibi gerçekçi edebiyatın benzersiz örneklerini sunan yazarı salon eleştirmenlerinden korumayı amaçlamaktadır: “Oblomov pek çok eleştirmenin ilgisini üzerine toplayacağına kuşku yok. Bu eleştirmenlerin bir bölüğü de herhalde düzeltmen-eleştirmenler olacaktır. Bunlar büyük olasılıkla romanda dil yanlışlıkları arayacaklar, patetik haykırışlarla romanın kimi sahnelerini ve karakterlerini övecekler ve roman kişilerini kimya terazisiyle belirlenmiş estetik ölçülerine vurarak, bunların, ellerindeki reçeteye nerelerde uygunluk gösterdiğini ve nerelerde reçetenin dışına çıktığını büyük bir duyarlıkla saptayacaklardır. Biz doğrusu böyle ince denetlemeler yapmak niyetinde değiliz.”

Dobrolyubov’un bu satırlarında özgün bir sanat eserinin hakim olan beğenenlerin köreltici etkilerine, yönlendirmelerine karşı “gerçek eleştirmenin” varlığının ne kadar önemli olduğu görülmektedir. Elbette gerçek eleştiri sadece özgün eserlerin kendi yatağında özgürce yol almasını amaçlamaz; aynı zamanda bu özgün eserlerin tomurcuk halindeki karakteristik özelliklerinin filizlenip yeşermesini de hedefler. Dobrolyubov’un temsil gerçekçi eleştiri, Puşkin ve Gogol ile başlayan gerçekçi edebiyatın daha halkçı ve toplumcu bir karakter kazanması için mücadele vermişti. Gerçekçi eleştiri hiçbir zaman yazarlara reçete sunmamış, yazarların eserleriyle doğrudan tartışmaya girmiştir. Dobrolyubov, toplumcu edebiyatın yeni ve ilerici yönlerini kucaklarken “ Oblomovluk, Rus hayatına ilişkin pek çok bilmecenin çözümünde anahtar görevi gören bu söz, Gonçarov’un romanını, toplumsal ayıpları açığa çıkarıp şiddetle kınayan bütün öteki romancılarımızdan çok daha önemli kılıyor, ona toplumsal yönden öbürleriyle kıyaslanamayacak bir değer kazandırıyor... güçlü bir sanatçının başarısıyla yarattığı sıradan bir öyküden çok daha fazlasını, Rus hayatını, günümüz Rusya’nın eğilimlerini buluyoruz”; öte yandan, eseri halkçı çizgiden uzaklaştıran eğilimlerine karşı uyarılarda bulunmuştur: “Aslında Oblomov bizim edebiyatımızda büsbütün yeni bir tip değildir...Puşkin Onegin’i ile Oblomov arasında kan bağları buluruz... Oblomov’un karakteristik özellikleri, dünyada olup biten her şeye karşı duyumsamazlığından kaynaklanan tam bir atalet, hareketsizlik, ilgisizlik.”

Oblomov’u, Onegin, Peçorin gibi “lüzumsuz adamlar” geleneğine bağlayarak Dobrolyubov, bir anlamda reform tartışmaları sırasında liberal yazarların tutumunu, tembelliğin ve sorumsuzluğun beslediği yozlaştırıcı, eyleme geçebilme yeteneğine sahip olmamaları bakımdan Oblomov’a benzeterek eleştirir. Rus edebiyatında büyük yarılmayı başlatan işte bu tartışmadır. Keskin ve sert eleştirileriyle Dobrolyubov, Sovrenmennik’ten liberal edebiyatçıların ayrılmasına neden olduğu gibi derginin daha halkçı bir çizgiye yönelmesini yol açar. Aralarındaki büyük fikir ayrılığına rağmen Turgenyev’i de belli ölçüde daha “devrimci” bir edebiyata doğru yönelmesini sağlamıştır Dobrolyubov. Rudin karakteriyle “lüzumsuz adam” geleneğini devam ettiren Turgenyev, “Arifesinde” eserindeki İnsarov gibi eylemci ve hayat müdahale eden bir karakter yaratmış, daha sonra “Ham Toprak” eseriyle, bir türlü uzlaşamadığı, 1860 kuşağının tutkulu devrimci gençlerini içtenlikle selamlamıştır.