19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Likidite tuzağı yerine gerçekçilik!

Ufuk Söylemez

Ufuk Söylemez

Eski Yazar

A+ A-

Hazine ve Maliye Bakanı B. Albayrak, piyasaların alt üst olduğu, önce Kara Pazartesi, ardından da Kara Perşembe’nin yaşandığı süreçte nedense pek ortalarda görünmedi.

Yaklaşık 10 gün sonra yani dün (pazartesi) “sosyal medya” hesaplarından, T. Erdoğan’ın tabiri caizse “müjde” paketlerini açıklayacağını duyurdu.

Biz de zaten T. Erdoğan’ın konuşmalarını bayağı bir özlemiştik.

Günde en az 3-4 posta yaptığı, 30 TV kanalının 28’inden naklen yayınladığı, o veciz konuşmalarına hasret kalmıştık.

Ama şu koronavirus ortaya çıkınca, bizim cihana meydan okuyan reisimizi göremez olduk TV’lerde. Hâlbuki aynı gün içinde AKP, gençlik kolları, bilahare AKP Kadın Kolları ardından da AKP İl Başkanlarını toplayıp, onların çılgınca alkışları arasında yaptığı konuşmalara maruz kalmaya bayağı alışmış gibiydik.

Şaka bir yana, koronavirüs salgını ile başlayan petrol savaşları ile bambaşka bir boyut kazanan süreçte, ekonomiyle ilgili kısa ve orta vadeli alınması gereken çok sayıda tedbir var hâlbuki.

***

B. Albayrak’ın indi dediği CDS-Kredi Temerrüt Primleri- geçen hafta 500 puana yaklaştı. 500 üzeri risk primi dünyada en ağır riski olan ve yatırım yapılamaz ekonomilere ait bir seviye ne yazık ki.

Ağır işsizlik, yüksek borçluluk, çift haneli enflasyonla zaten çok sıkıntılı bir süreç yaşayan ekonomide, koronavirusün, an itibariyle görülen ve henüz görülmeyen riskleri, resesyonun yani durgunluk ve enflasyonun bir arada yaşanacağı, geçen yıl yaşadığımız süreci bir kez daha yaşamımıza neden olabilir maalesef.

Turizm, ulaştırma, otomotiv başta olmak üzere, hemen her sektörde etkilerin görüleceği açık çünkü. Tek olumlu gelişme geçici de olsa petrol savaşı nedeniyle, petrol fiyatlarının (Brent) 30-35 dolar aralığına düşmesi oldu.

Bunun kısa vadede ekonomimize olumlu yansıması olacak kuşkusuz ki. Her 10 dolarlık ortalama fiyat düşüşü bize 3-3,5 milyar dolarlık petrol faturasını azaltma imkânı verecek. Ama petrol ihraç eden 50’ye yakın ülkenin petrol gelirleri azalacağı için, onlara yaptığımız/yapacağımız ihracatın olumsuz etkisi de ihtimal dahilinde önümüzdeki aylar itibariyle. Çünkü ihracatımızın en az dörtte birini bu ülkelere yapıyoruz. Doğalgaz faturalarına petrol fiyatlarındaki indirim ise altı ay gecikme ile yansıyacağı için hemen bir tahminde bulunmak için erken görünüyor.

***

Hem arz yönlü, hem talep yönlü bir krize giriyor dünya. Ani duruş riski var. Haklı olarak salgına karşı alınan önlemler öncelikle esnaf ve sanatkârlarımızı ve KOBİ’leri ardından tüm sektörleri olumsuz etkileyecek görünüyor.

İnsanlar ihtiyat saiki ile ve endişe taşıdıkları için nakitte kalmayı tercih edeceklerdir. Piyasaya para pompalayan merkez bankalarının yapabileceği fazlaca bir şey yok aslında. Çünkü faizleri FED’in yaptığı gibi sıfıra da indirseniz, FED’le birlikte Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Japonya Merkez Bankası’nın yaptığı gibi piyasayı paraya da boğsanız, üretim-yatırım ve risk isteğini canlandıramazsınız bu koşullarda.

Ekonomide bu duruma “likidite tuzağı” deniyor.

Yani faizleri ne kadar indirirseniz indirin, piyasaya ne kadar likidite verirseniz verin, insanlar nakitte kalmayı, yatırım ve üretime yönelmemeyi ve beklemeyi tercih ediyorlar.

***

Öncelikle yapılacak şey, para politikası dışında, etkili maliye politikalarını da hayata geçirmek olmalıdır.

Vergi-sigorta ödemelerinin ertelenmesi, kredi kartı ve kredi borç taksitlerinin ötelenmesi, turizmde konaklama vergisinin bu yıl alınmaması, ulaşımda, havayolu ve diğer şirketlere vergi-teşvik ve ödeme kolaylıklarının getirilmesi gibi birçok irili-ufaklı önlemler alınabilir.

Hazirandan itibaren, havaların ısınması, açık havada vakit geçirme imkânının artması, önlemlerin sonuç vermesi, aşı-ilaç vs. bulunması ihtimali nedeniyle, ilk altı ayın ekonomik olarak kaybedilmesini takiben yeniden bir toparlanma sürecinin başlamasını umut ediyoruz ekonomide. Umarız en az can kaybıyla ve vakayla bu büyük salgını atlatırız. Turizm, tekstil, otomotiv ve ulaşım sektörleriyle gerekli destek ve dayanışma gösterilmelidir.

Hane halkının borçlarını ve taksitlerini ödemelerinde yardımcı olunmalıdır.

Esnaf ve sanatkârlar ile KOBİ’lere vergi-sigorta ötelemeleri getirilmelidir.

Gün pembe tablolar çizerek, Türk’ün Türk’e propagandası yapılarak, algı yaratmaya çalışma günü değildir.

Gerçekçi ama karamsar olmayan sağlıklı -dengeli-bilgili ve sağduyulu yaklaşımlara ihtiyaç var.

Toplumu rahatlatmak, güven sağlamak, öncelikle gerçekçi olmaktan, doğru ve güvenilir bir liderlik ve rol modelliği ortaya koymaktan geçer.