19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Münir Özkul'u biri kez daha anımsamak

Hayati Asılyazıcı

Hayati Asılyazıcı

Eski Yazar

A+ A-

Dünyaca ünlü ülkemizin yetiştirdiği en büyük tiyatro sanatçılarından biri olan Münir Özkul’u yitirdik. Acısını, ben hala yüreğimde taşıyorum. Muhsin Ertuğrul tiyatrosunun sahnesinde düzenlenen cenaze töreninde özgeçmişi çok eksik olarak okundu. Bu yazımda onu düzeltmek istiyorum

Muhsin Ertuğrul yönetimindeki Küçük Sahne Tiyatrosu (1952-1957) kapandı. Muhsin Hoca’nın yönettiği bu tiyatronun sponsoru Yapı Kredi Bankasıydı. Marcel Achard’ın yazdığı oyun “Arpa Anbarı” adlı oyunu, Küçük Sahnede son olarak sahneye koydu. Münir Özkul boşrol oynadı ve iki dönem afişte kaldı. 1959-60 döneminde Muhsin Ertuğrul, Münir Özkul’un Şehir Tiyatrolarına girmesine sağladı. Ancak, başrejisör unvanı kaldırıldı. Bu bir kumpastı. M. Ertuğrul istifa etti. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğüne atandı. Bu arada Vasfi Rıza Zobu, Refik Erduran’ın yazdığı “Deli” adlı oyunu Vasfi Rıza sahneye koydu, başrolleri Behzat Butak ile paylaştı. Münir Özkul’a bu oyunda Zobu figuran rolü verdi.! Özkul, dönem sonuna kadar bu rolü oynadı ve dönem sonunda istifa etti. Bunu duyan Muhsin Ertuğrul, Devlet Tiyatrolarına davet etti Özkul’u. Orada bir dönem daha kaldı. Jean Anoil’ün “Toryodeor’la Valsi” ‘nde başrolü oynadı. Oyun büyük ilgi gördü. Kapalı gişe gitti Ankara’da. Ankara da yalnızlığı kaldıramayan Münir Özkul, Muhsin Hoca’dan izin alarak yıl sonunda DT’dan da ayrıldı.

MÜNİR ÖZKUL ŞEHİR TİYATROLARINDA

1977 de Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği görevine atandım. İlk işim Münir Özkul’un Şehir Tiyatrolarına girmesini sağlamam oldu. Başkan Aytekin Kotil hemen onayladı ve kadrosunu çıkardı. Aynı dönem, Haldun Taner’in “Sersem Kocanın Kurnaz Karısı”nı oynama kararı aldık. Harbiye Sahnesinde Çetin İpekkaya’nın sahneye koyduğu oyun olağan üstü ilgi gördü. Oyun Harbiye Tiyatrosunun yazgısını değiştirdi. Bu güzel ve büyük tiyatro nedense seyirci ile buluşamıyordu. Öyle anlar oluyordu ki ayda iki oyun sahneye konuluyordu. Buna karşın Tiyatro izleyicisi Harbiye Tiyatrosuna ilgi göstermiyordu. Diğer dört tiyatro sahnesinde
(Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi, Fatih Reşat Nuri Sahnesi , Kadıköy Halk Eğitim Merkezi ve Bayrampaşa Sahnesi) oyunlar kapalı gişe gidiyordu. İşte Münir Özkul’lu “Sersem Kocanın Kurnaz Karsı” Harbiye Tiyatrosu için bir kırılma noktası oldu. Dört yıl boyunca diğer sahneleri de dolaşan oyun afişte kaldı. İzleyicisi hiç azalmıyordu ve repertuarda kalması kararını almıştık. Dördüncü yılda Kanlı Nigar’ı hazırladık. Yine Münir Özkul’un ölümsüz rollerinden biriydi Kanlı Nigar’da ki geleneksel rolü. Yeni dönem için hazırladığımız bu oyunu İstanbul Festivaline adına Rumeli Hisarında dört gösteri sundu. Oradaki ilgide görülmeye değerdi zaten bütün Hisar doluydu. Nerdeyse kapıları kırıyorlardı. Fakat 12 Eylül darbesi Şehir Tiyatrolarına ve Büyükşehir Belediyesine kara bir perde çekiyordu. Belediye Başkanı dâhil bütün çalışanlar görevden alındı. Belediye de Başkan Aytekin Kotil ‘de gidenler arasındaydı, yerine aşırı sağcı bir Tuğgeneral olan İsmail Hakkı Akansel getirildi. İstanbul Belediyesi, kültür ve sanat kurumları en büyük zararı gördü.

Münir Özkul ile beraber “Sersem Kocanın Kurnaz Karısı” büyük ilgi görürken ondan sonra sahneye koyduğumuz, Taner Barlas’ ın oyunlaştırıp sahneye koyduğu Fakir Baykurt’un ünlü romanı olan “Tırpan” , oyun olarak büyük ilgiyi topladı. O da kapalı gişe gitti. Üçündü oyun olarak Cengiz Gündoğdu’nun yazdığı, Burçin Oraloğlu’nun sahneye koyduğu” Karar 70”adlı oyunda, kapalı gişe olarak dönem boyunca devam etti. Orhan Asena’nın yazdığı, Oben Güney’in sahneye koyduğu “Ölü Kentin Nabzı” büyük ilgi gören oyunlardandı. Yine Haldun Taner’in yazdığı, Zihni Küçümen’in sahneye koyduğu “Ay Işığında Şamata” dahil bütün bu oyunlar afişten inmedi ve dört yıl boyunca sahnelendi. Bir başka uygulama daha getirmiştim dönemimde, büyük ilgi gören ve gişe yapan oyunları repertuarda tutmak...

Münir Özkul adına bu vefasızlığı içime sindiremedim. Erhan Yazıcıoğlu döneminde 100 yıllık Şehir Tiyatrolarını anlattım. Yiğit Sertdemir’in yönetiminde, Şehir Tiyatrolarına kayda alındı. Bu bilgiler Şehir Tiyatrolarının arşivinde yer almaktadır. Bu da Tiyatro tarihini bilmemektir bir çeşit! Bu arada “Darülbedayi’den Şehir Tiyatrosu’na 100.Yıl” adlı, 100 yıllık Tiyatroyu anlatan Özdemir Nutku’nun bu kitabını da herkese öneriyorum..