19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Osmanlı’da çoksesli müzik

Hayati Asılyazıcı

Hayati Asılyazıcı

Eski Yazar

A+ A-

Osmanlı’yı yanlış anlamak, yanlış değerlendirmek nedense bu iktidarın alışkanlığı haline geldi. Sanata karşı çıkılıyor, heykeller kırılıyor, resim sergileri basılıyor, birbirini tutmayan çelişkili olaylar... Osmanlı döneminde Batılı anlamdaki resim geçmişini ve yaygınlığını geçen Pazar (12 Kasım) günkü Aydınlık’ta ele almıştık. AKP’nin eğitimde ve kültürde başarılı olamadığını da 15 yıl sonra kendi anlatımından öğrenmiş bulunuyoruz. Cumhuriyet ilanından sonra çağdaş uygarlığın bir ürünü olan Eğitim Birliği uygulanmaya başlandı. Osmanlı’da gelişen Batılı anlamda resim sanatının Cumhuriyet’le birlikte ulusal ve uluslararası düzeye ulaştığını gördük. Sanatla eğitimi birbirinden ayırmayışımız sayesinde Cumhuriyetimiz müzikte de büyük gelişmeler göstermiştir.

OSMANLI’DA ÇOKSESLİ MÜZİK

Osmanlı’da çoksesli müziğin de oldukça derin bir geçmişi vardır. Osmanlıda çoksesli müzik, 19. yüzyılda II. Mahmut döneminde Mızıka-yi Hümayun kurularak, doğrusunu söylemek gerekirse, reform düzeyinde adımlarla tarihsel gelişme doğrultusuna girmiştir. Guiseppe Donizetti ülkemize davet edilmiş ve İkinci Mahmut’un buyruğu ile sözünü ettiğimiz kurumu oluşturmuştur. Bu açık bir başarı ve önemli bir yenilikti. Donizetti Paşa yaşamının sonuna kadar ülkemizde kalmış, çoksesli müziğin yaygınlaşmasında önemli atılımları gerçekleştirmişti. Donizetti’nin mezarı ise Dam dö Sion Lisesi’nin bahçesinde bulunmaktadır.

100 SORUDA OSMANLI MÜZİĞİ

Doç. Dr. Evren Kutlay 2010 yılında “Osmanlı’nın Avrupalı Müzisyenleri” kitabını, 2011 yılında ise “Doğunun Başkentinden Batılı Sesler: Dersaadette Avrupa Müziği” CD kaydını çıkarmıştı. Son kitabı 100 Soruda Osmanlı Müziğinde ise (Rumuz Y.) Osmanlı müziğinin tarihsel süreçteki devinimini, Avrupa ile karşılıklı etkileşimini de ele alıyor. Yazar, kitabın başında Osmanlı Müziğinin tanımını iki ayrı soruyla yapmış: Hem kendi gözünden hem de teknik anlatımıyla... Kendi tanımlamasında Osmanlı müziğinin yüzyılları kapsayan müzik kültür mirasının derinliğini, zenginliğini, donanımını ve kapsamını bu nitelikli kitabında anlatırken, Osmanlının müzik sorunlarına yaklaşımını “evrensel” ve “bilge” olarak tanımlıyor. İkinci soruyla ise kitabın çerçevesini, Klasik Osmanlı Müziği, Osmanlı Halk Müziği, Osmanlı Dini Müziği, Osmanlı Askerî Müziği ve Osmanlı Batı Müziği dallarına ayırarak çizmiş...

DOĞRU VE GERÇEK BİRİKİM

Kitapta, imparatorluğun tarihi boyunca Osmanlı sultanlarının hem özellikle yorum ve besteleriyle hem de izledikleri politikalarla müziğe yaklaşımları, Osmanlı müziğinin öğretimi, Osmanlı-Avrupa karşılıklı temaslarının ve etkileşimlerinin başlangıcından itibaren yüzyılları kapsayan süreçleri ve her iki tarafın müziklerindeki yansımaları, gösteri sahneleri, Osmanlı kadınının müzik hayatı, Cumhuriyet’e bırakılan müzik mirası ve Osmanlı müziğine dair nice merak edilen konu belgeler ve örnekler ışığında yer alıyor. Kutlay, kitabının sonunda ise genç araştırmacılara kılavuz olması niyetiyle Osmanlı müziğinin araştırma metodolojisi ile kaynakçanın yanı sıra öneriler içeren okumalara yer vermiş.

Ülkemizde eğitimle kültürün ne kadar birbirini tamamlayan yapı içerdiğini Kutlay’ın 100 Soruda Osmanlı Müziği kitabını okuduğumuzda çok daha iyi anlıyoruz. Görülen o ki kültürün, özellikle Osmanlı’dan bize kalan kültürün Cumhuriyet yönetiminde de üstüne yeni harç ve tuğla konarak çağdaş biçimde işlenip geliştirildi. Müzik tarihimiz ve kültürümüzün yanı sıra sanat tarihimizi doğru ve gerçek birikimi içinde öğrenmek isteyenlere bu iki kitabı öneriyorum.

Mektup adresi: Doç. Dr. Evren Kutlay, YTÜ - Sanat ve Tasarım Fakültesi - Müzik ve Sahne Sanatları Bölümü, Davutpaşa Kampüsü, Esenler, 34220 – İstanbul.