'Münbiç Yol Haritası'nda neler var? ABD'nin hedefi ne?
Afrin'in ardından TSK'nın rotasını çevirdiği Münbiç'te Türkiye ile ABD'nin 'yol haritası'nı onayladığı duyuruldu. Peki bu yol haritasında neler var? ABD'nin bu yol haritasıyla planı ne?
Washinton'da bir araya gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Münbiç için hazırlanan yol haritasını onayladı.
Türk Dışişleri'nden yapılan açıklamda, "İki Bakan Türkiye ve ABD’nin karşılıklı kaygılarını müttefik ortaklık ruhu içinde ele alma yönündeki taahhütlerinin sürdüğünü teyid etmiştir. İki Bakan, Suriye konulu Ortak Çalışma Grubu'nun Menbiç’te güvenlik ve istikrarın sağlanması için adımların atılmasını da içerecek şekilde, Suriye’de ortak çıkarları ilgilendiren konularda ikili işbirliğimizin geleceğine ilişkin tavsiyelerini değerlendirmiştir" denildi.
Washington'daki Münbiç zirvesinde yol haritası onaylandı
"Münbiç Yol Haritası" konusunda, Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye-ABD Çalışma Grubu toplantısında mutabık kaldığı yol haritasının ayrıntıları açıklamış değil ancak, Dışişleri kaynakları Mevlüt Çavuşoğlu’nun daha önce konuyla ilgili yaptığı açıklamalardaki genel çerçevenin geçerli olduğunu vurguluyor. Buna göre, PKK/YPG Münbiç’ten çekilecek ve bölge Türkiye ile ABD ortak askeri kontrolü altında olacak. Çavuşoğlu, burada anlaşılan çerçeve hayata geçirildikten sonra Fırat’ın doğusunda da aynı modelin uygulanacağını savunmuştu.
BOLTON'UN 'SÜNNİSTAN' PLANI
ABD'nin Münbiç anlaşmasıyla hayata geçirmeyi planı Aydınlık.com.tr yazarı Fikret Akfırat, 29 Mayıs tarihli "Münbiç anlaşması ve John Bolton’un ‘Sünnistan’ projesi" başlıklı yazısında şöyle özetlemişti:
"ABD’nin hedefini açığa çıkaran resmi tamamlayan unsur, Trump’un Mart ayının sonunda Ulusal Güvenlik Danışmanlığı’na atanan John Bolton’un Suriye ve Irak’ı kapsayan yeni bir Sünni devlet kurulması planı. Bolton, 2015 yılında bu planını gündeme getirmiş ve bölgede Musul’dan Halep’e uzanan bir “Sünnistan” kurulmasının tek seçenek olduğunu ileri sürmüştü...
Proje şu: Suriye ve Irak’ın kuzeyinde belli bölgelerde Kürt bölgeleri, güneyinde de Sünni Arapların yönetiminde, petrolü paylaşacak olan ayrı devletlerin kurulması hedefleniyor. Bu koşullarda, “Artık Suriye toparlanamaz, kurulacak ‘Kürdistan’ ve ‘Sünnistan’ sizin himayeniz altında düşman olacağına dost olur” kandırmacası Türkiye’nin önüne getiriliyor...
ABD'NİN YENİ SOPASI
Tüm bunlar, Suriye’de iç çatışmaları başlatan 2011 öncesi süreçte ABD yetkililerinin Ankara ile yaptıkları görüşmelerde masaya koyduklarını hatırlatıyor. Yalnız bu kez havuç değil sopalar öne geçmiş durumda. Seçimler ve ekonomi nedeniyle köşeye sıkışmış olan Erdoğan yönetimi, ABD dayatmalarına açık hale gelmiş durumda...
Suriye’nin sahadaki başarılı ilerleyişi, Rusya ve İran’ın Suriye’deki askeri varlığı, TSK’nın Suriye’deki oyun değiştirici askeri müdahalesi bu plaınn uygulanma zeminini ortadan kaldırmak için kuvvetli etkenler. Ayrıca, son olarak İran ile nükleer anlaşmadan çekilmesiyle ortaya açıkça çıkan, dünya dengelerinde ABD aleyhine değişiklikler, Washington için planları uygulama döneminin sonunun geldiğini ortaya koyuyor." Yazının tamamı için tıklayınız
