Açılım, AKP-PKK ittifakına dönüştü
AKP bütün alanlarda sallanıyor. Biri hariç: Kürt açılımı.
Gerçekçi olmalı, kabul etmeliyiz.
Açılım sürüyor.
Hem de öngörülenden "kararlı" şekilde.
Bakmayın siz PKK'nın şikâyetlerine.
Onlar bile bu kadarını beklemiyordu.
***
Açılım, giderek ittifaka dönüştü.
AKP-PKK ittifakına.
Ciddi sınamalarla ilerliyor.
İttifak, iki "meydan okuma"da sınandı.
İlki, Taksim isyanıydı.
İkincisi, 17 Aralık süreci.
***
Taksim, önemli bir sınavdı.
PKK: "Açılım kardeşliği"nin gereğini yerine getirdi.
Üç kesimin tepkisini göze aldı.
Bir: Yörüngesindeki liberallerin.
İki: Tabanındaki Kürt Alevilerin.
Üç: Kentli gençliğin.
Sonuç:
Örgüt Taksim'e uzak durdu.
İttifak için "sağlam" temel atıldı.
Bilinir: Örgütün pragmatizmi yüksektir.
Tabloyu doğru okumuştu: AKP gider, açılım biter.
***
AKP, PKK'dan bu kadarını beklemiyordu.
Destek karşılıksız olmaz.
Açıkça teşekkür etti örgüte.
***
BDP'den bir vekil anlatmıştı.
Örgütten bazılarının görevden alındığını.
Gerekçe: "Taksim'i anlamadıkları için."
Nasıl "doğru" anlayacaklardı?
Öcalan daha sonra talimat verdi.
"Doğru"nun ölçüsünü koydu.
"Taksim'i Ulusalcılara bırakmayın!"
Yani: Hedef AKP değil, Ulusalcılar olmalıydı.
***
17 Aralık süreci, ittifakı pekiştirdi.
İmralı, Kandil, BDP...
Tereddüt edilmedi.
Daha baştan tavır müşterek oldu.
İşleri daha kolay bu kez.
Anti-emperyalizm bile yapabiliyorlar.
Çünkü: "Cemaat'in arkasında ABD var" (Cemil Bayık).
***
Örgütle konuşuyorsun.
"AKP ile doku uyuşmazlığımız var."
Ama şimdi ittifak kurdunuz?
"İktidarda kim varsa onunla otururuz."
Adeta: Urfa'da Oxford vardı da okumadık mı?
***
Tuhaf bir durum yaşanıyor.
İktidar koalisyonu parçalanmış.
AKP en zayıf döneminde.
50 gün sonra seçim var.
Siyasi duyarlılığın arttığı süreçteyiz.
Açılım: Mayın tarlası gibi riskli.
Fakat:
Açılım ortakları adeta balayında.
Sürekli vites büyütüyorlar.
***
Açılımda kuvvetlerin pozisyonları.
AKP-PKK ortaklığı: Devam.
Cemaat: Destekliyor.
CHP: İtirazı "iyi" götürülmeyişine.
MHP: Demeç itirazcısı.
Atatürkçüler: Dikkatleri yurtseverlerin özgürlüğünde.
Halkta beslenen algı: Açılım, kan akmaması demektir.
Tablo özeti: Açılıma engel yok.
Açılım ittifakının cesareti: Engelsizliğinden kaynaklanıyor.
***
Abdullah Öcalan'ın ilk sorgu görüntüleri?
İşçi Partisi tam bu ortamda açıkladı.
İlk bölümünü ancak dün izleyebildim.
Tamamını henüz görmedim.
***
İlk tespitlerim:
Bütün örgütler kuvvete duyarlıdır.
PKK daha da duyarlıdır.
Evet, "sol" iddialıdır.
Fakat, milliyetçi tepki olarak ortaya çıktı.
Gelişmesini borçlu olduğu zemin:
İlk dönemde: Bölgesel çelişmelerden beslendi.
1991'den sonra: "İkinci İsrail" projesine yaklaştı.
1999'dan sonra: Önce Atatürkçülere meyletti. Birlikçiyim dedi.
AKP açılımıyla rotası tekrar değişti. Atlantik'i seçti.
Sonuç:
Ayrılık mı, birlik mi?
Ahlaki bir mesele değildir?
İhtiyaçlar ve kuvvet dengesi belirler.
***
Dün izlediğim bölümdeki Öcalan?
Kendisini tanırım.
İki uzun röportaj yaptım.
Şaşırtmadı.
Şartları ve nabzı okumuş.
Hattı hareketini ona göre ayarlamış.
***
Hepimizin düşünmesi gereken başka.
Ortada "bir" Öcalan, "iki" tutum var.
Atatürkçülerle temastayken: Birlikçi.
AKP ile temastayken: Ayrılıkçı.
Açılımın özeti budur.