AKP’nin anlayamadığı: Şii Araplar Iraklıdır

Faruk Kaymakçı. Bağdat Büyükelçimiz.Musul krizinden sonra Irak Dışişleri’ne çağırıldı. Neler konuşuldu acaba?Kaynaklarımı yokluyorum.Bazı bilgilere ulaştım.*** Irak tarafının pozisyonu meşruiyetçi. Rus uçağını örnek veriyor.“Başkalarının uçağı biraz sınırınızı geçiyor. Vuruyorsunuz.”“Ama Irak’ta ne yapıyorsunuz? Sınırımızı bozdunuz. Ordu sevk ettiniz.”***Faruk Bey diplomat. Elbette meşruiyetçi.“Emsal” tutuma sarılıyor. Verdiği örnek Erbain anmaları.“Milyonlarca İranlı, Irak’a yürüdü. Kimse rahatsız olmadı.”“Biz küçük bir birlik yürütmüşüz. Eğitim amaçlı. Niye mesele ediyorsunuz?”***(Not: Erbain, Hz. Hüseyin ve arkadaşlarının katledilmesinin 40. günü.Her yıl 20 milyondan fazla Şii Kerbela’ya yürür. Anma amaçlı.Bu yılki Erbain 3 Aralık’a denk geldi. İran’dan katılımın 3 milyonu aştığı sanılıyor.)***Bağdat’taki görüşmeye devam edelim.Irak tarafı bir şey daha söylüyor. Dikkat çekici.Diyorlar ki: “Bakmayın şimdi güçsüz gözüktüğümüze. Irak büyük bir ülkedir.”“Büyüklük” için verdikleri örnek ise şaşırtıcı.“İran gibi bir ülkeyi 8 yıl işgal altında tuttuk.”Bakar mısınız, neyle övünüyorlar?Hani: Bağdat’taki Şii ağırlıklı hükümet Şii Tahran’ın kuklasıydı?***(Not: İran-Irak savaşı 8 sene sürdü/1980-88.Irak, İran’ın doğu bölgesini uzun süre işgal altında tuttu.)***Şimdi biraz duralım. Sahaya bakalım.Irak hükümetinde Şiiler ağırlıktadır.Bakan koltuğunda İbrahim Caferi oturuyor.Tecrübeli bir isim. Bütün taraflarca “akil” bilinir. Şii kökenlidir.***Caferi’nin başka özellikleri de var.Saddam Hüseyin muhalifiydi.Uzun yıllar İran’da yaşamak zorunda kaldı.ABD işgalinden sonra (2003) Irak’a döndü.***Sonrası önemli.2005’teki ilk “sivil” hükümetin başbakanı oldu.Diplomasi çevreleri merak içinde.Caferi ilk dış ziyaretini nereye yapacaktı acaba?Arap kardeşliği mi öne çıkacaktı? Mezhepdaşlık mı?Yani: Bir Arap ülkesine mi gidecekti? Yoksa İran’a mı?Böyle düşünülmesi normaldi.Diplomaside bu tür tercihlerin mesaj değeri vardır.Denmiş olur ki: “Bizim için en yakın ülke burasıdır.”Türkiye’den ziyaretlerin ilk durağı hiç değişmez: KKTC ve Azerbaycan.***Caferi herkesi şaşırttı.Ne Arap kardeşliği dedi, ne de İran.İlk ziyaretini laik Ankara’ya yaptı (20 Mayıs 2005).Elbette, tercihi kişisel değildi.Diğer Şii liderlerin de onayını almıştı. ***Caferi’nin Ankara ziyareti mesaj doluydu.Bir: 1 Mart tezkeresine hayır diyen Türkiye’ye teşekkür edilmişti.İki: Şiiler, “Dini bir rejim peşinde değiliz” demişlerdi.Üç: Şiilerin bir diğer mesajı “Biz Iraklıyız” olmuştu.Dört: Irak üç savaşta yanmış yıkılmıştı. Ülkenin yeniden imarında tercih Türkiye’ydi.Zemin uygundu. Irak’la ilişkilerimiz hızla gelişti. 2010’a kadar.***Fakat: AKP’nin mezhepçi bakışı ilişkileri zehirledi.Irak’ın iç siyasetine elini soktu.Partilere, seçimlere, koalisyon pazarlıklarına müdahale etti. Eski İhvancı “Tarık Haşimi vakası” bu zeminde patladı.Biliniyor: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Haşimi yargılanırken Türkiye’ye kaçtı.***2011’den beri ilişkiler hep sorunlu.Irak tarafı hep alttan aldığı için tırmanmıyor. Bakalım Musul krizi nasıl yönetilecek?Başlangıç pek umut vermiyor.Görünen: Bizimkiler “Musul mesaisi”ne yanlış isimle başladılar.Çünkü: Barzani bölgede “çözüm”ün değil, “sorun”un aktörlerinden.***Çözüm: Mezhep gözlüğü çıkarılarak gidilecek Bağdat’ta. Dikkat: Muhataplarımız Iraklı. Öncelikleri doğal olarak Irak’ın çıkarları.Tahran’ın, Moskova’nın ya da Şam’ın değil.Bizimkiler de “Türk” olursa mesele kalmaz.